MÜTEBESSİM Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



MÜTEBESSİM harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli MÜTEBESSİM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BÜST9, ÜMMİ8, BESİ7, BEİS7, SÜET7, SÜİT7, ÜTME7, ÜSTE7, ÜMİT7, BETİ6, ESME6, ESİM6, EBET6, EMMİ6, EMME6, MEME6, MEST6, SEME6, SEMT6, ETME5, EMET5, İTME5, SİTE5


ETME


[isim]
  • Etmek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etme bulma dünyası


EMET


[isim]
  • Kütahya iline bağlı ilçelerden biri

İTME


[isim]
  • İtmek işi

    Bir ayağıyla koltukları itmeyi sürdürürken bir yandan da oğlunun beslenme çantasını hazırlıyordu. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: öz itme


SİTE (Kelime Kökeni: Fransızca cité)


[isim]
  • Genellikle belli meslek adamları için yapılmış veya belli amaçlarla kurulmuş konutlar topluluğu, iş merkezi
[eskimiş]
  • Şehir
[tarih]
  • İlk Çağda kendi yasalarıyla yönetilen bir veya birkaç kentten oluşan devlet
[bilişim]
  • Kişi veya kuruluşların genel ağda oluşturduğu değişik konulardaki bilgilendirici veya eğlendirici sayfalar

Birleşik Kelimeler: kültür sitesi, sanayi sitesi


BETİ


[isim]
  • Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi

ESME


[isim]
  • Esmek işi

    Meltemin esmeye başladığı güneyden yavaş yavaş rüzgârsız ölü dalgalar sallana sallana gelmeye koyuldu. - Halikarnas Balıkçısı


ESİM


[isim] [halk ağzında]
  • Yelin esişi

EBET (Kelime Kökeni: Arapça ebed)


[isim] [eskimiş]
  • Sonu olmayan gelecek zaman, sonsuzluk

    İşte bu, ezelden bilinmemiş, ebede kadar bilinmeyecektir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: ezel ebet


EMMİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamm)


[isim] [halk ağzında]
  • Amca

    Bir kız bana emmi, dedi, n'eyleyim. - Karacaoğlan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emmim dayım kesem, elimi soksam yesem

Birleşik Kelimeler: emmi kızı, emmi oğlu


EMME


[isim]
  • Emmek işi
[fizik]
  • Soğurma
[teknik]
  • Petrol ile ilgili işlemlerde bir akışkanın çekilişi

Birleşik Kelimeler: emme basma tulumba


MEME


[isim] [anatomi]
  • Yavrularını emzirmek için, memelilerin göğsünde türlü biçim ve sayıda bulunan, meme başı denilen çıkıntıları olan organ, bicik, emcek, emcik
[askerlik]
  • Ateşli silahların veya bazı patlayıcıların ateşlendiği çıkıntı

    Tüfek memesi.

[denizcilik]
  • Gemi çıpasında kolların birleştiği şişkin yer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • memeden kesmek
  • memede olmak
  • meme vermek
  • meme yapmak

Birleşik Kelimeler: meme başı, meme bezi, meme süngeri, basur memesi, göz memesi, gözyaşı memesi, keçimemesi, kızmemesi, köpekmemesi, kulak memesi, tavşanmemesi


MEST (Kelime Kökeni: Farsça mest)


[sıfat]
  • Sarhoş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mest etmek
  • mest olmak

Birleşik Kelimeler: sermest

[isim]
  • Üzerine mesh edilebilen, kısa konçlu, hafif ve yumuşak bir ayakkabı türü

SEME (Kelime Kökeni: Farsça seme)


[sıfat]
  • Sersem, ahmak, alık

Birleşik Kelimeler: seme tavuk, uyku semesi


SEMT (Kelime Kökeni: Arapça semt)


[isim]
  • Şehirde yerleşim bölgesi, yaka

    Gölgesinde bir semti barındıran gürbüz bir çınarın yıldırımla vurulmasına bile güç dayanılır. - İbrahim Alâeddin Gövsa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • semtine uğramamak

Birleşik Kelimeler: semtürreis, kenar semt


BESİ


[isim]
  • Yaşatmak ve geliştirmek için gereken besinleri yedirip içirme işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • besiye çekmek

Birleşik Kelimeler: besi doku, besihane, besi hayvanı, besi örü, besi suyu, besi yeri, aşırı besi, ham besi suyu, ongun besi suyu