MOBİLYASIZ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



MOBİLYASIZ harflerini içeren 4 harfli 62 kelime bulunuyor. 4 harfli MOBİLYASIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BOZA10, BAZI10, YAZI10, BOYA9, MAZI9, ZİYA9, ZAYİ9, AZİM8, AZOL8, BASI8, BAYİ8, İMZA8, İZAM8, MİZA8, MAZİ8, MAYO8, OYMA8, OYSA8, SOYA8, SOBA8, SABO8, SAYI8, YISA8, YOMA8, ASIM7, AYLI7, AYOL7, AZİL7, ABİS7, BALO7, LOBİ7, MİSO7, MAYİ7, OLAY7, SOMA7, SİYA7, SABİ7, SIMA7, YALI7, ZAİL7, ASIL6, ABLİ6, ALIM6, LASO6, MOLA6, OLMA6, SİLO6, SİMA6, SALI6, SAMİ6, SILA6, ASİL5, ASLİ5, ALİM5, AMİL5, İMLA5, İSAL5, İMAL5, İLAM5, LİMA5, MALİ5, MAİL5


ASİL (Kelime Kökeni: Arapça aṣīl)


[sıfat]
  • Soylu

    Kaybettiğimiz bu asil adamın bizimle beraber çalışmasına hakikaten imkân yokmuş. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

Birleşik Kelimeler: asilzade


ASLİ (Kelime Kökeni: Arapça aṣlī)


[sıfat]
  • Birincil

    Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. - Anayasa

Birleşik Kelimeler: asli düşünce, asli maaş, asli nüsha


ÂLİM (Kelime Kökeni: Arapça ʿālim)


[isim]
  • Bilgin

    Hiçbir şeye inanmayan, ne inkılapçı ne muhafazakâr ne âlim ne şair olabilir. - Orhan Seyfi Orhon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • âlim unutmuş, kalem unutmamış

[sıfat] [eskimiş]
  • Bilen

AMİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāmil)


[isim]
  • Etken, etmen, sebep, faktör

    Acaba bu cereyan ne gibi tarihî amillerin tesiriyle doğdu. - Fuat Köprülü


İMLA (Kelime Kökeni: Arapça imlāʾ)


[isim]
  • Yazım

    İmla bahsi yalnız bizde değil Fransa'da dahi gariplikler uyandırmıştır. - Ahmet Rasim

[eskimiş]
  • Doldurma, doldurulma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imla etmek
  • imlaya gelmemek


İSAL (Kelime Kökeni: Arapça īṣāl)


[isim] [eskimiş]
  • Ulaştırma

İMAL (Kelime Kökeni: Arapça iʿmāl)


[isim]
  • Ham maddeyi işleyip mal üretme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imal etmek


İLAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿlām)


[isim] [eskimiş]
  • Bildirme, anlatma
[hukuk]
  • Bir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmî belge

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilam etmek

Birleşik Kelimeler: boşanma ilamı, veraset ilamı


L



MALİ (Kelime Kökeni: Arapça mālī)


[sıfat]
  • Mal ile ilgili

    Mali durumu zaten kötü. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: mali analist, mali belge, mali cebir, mali senet, mali yıl


MAİL (Kelime Kökeni: Arapça māʾil)


[sıfat] [eskimiş]
  • Eğilimi olan

    Türk ruhu, çocukluğu anından itibaren mücerrede maildir. - Asaf Halet Çelebi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mail olmak


ASIL (Kelime Kökeni: Arapça aṣl)


[isim]
  • Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı

    Bir belgenin aslı.

[sıfat]
  • Gerçek, esas

    Ama benim asıl niyetim eski sevgilisinin adını öğrenmek. - Ahmet Ümit

[sıfat]
  • Bir şeyin temelini oluşturan, ana
[sıfat]
  • Aranılan nitelikleri en çok kendinde toplamış olan

    Asıl sanat budur.

[sıfat]
  • Bir görevde sürekli bulunan, yedek karşıtı

    Asıl jüri üyesi toplantıya gelmediğinden yedek üye çağrıldı.

[zarf]
  • (a'sıl) Gerçekten, gerçek olarak

    Bana umut vermeye çalışıyor ama asıl onun teskin edilmeye ihtiyacı var. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asıl azmaz, bal kokmaz
  • aslı çıkmak
  • aslına bakarsan

Birleşik Kelimeler: asıl nüsha, asıl sayılar, aslı astarı, aslı faslı, aslı nesli


ABLİ (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga

Ata Sözleri ve Deyimler

  • abliyi kaçırmak (veya bırakmak veya koyuvermek)


ALIM


[isim]
  • Alma işi
[mecaz]
  • Kurum, çalım, gurur
[mecaz]
  • Çekicilik

    O ne eda, o ne alım, o ne çalım! - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: alım çalım, alım satım, dış alım, ön alım, spot alım, zor alım, destekleme alımı


LASO (Kelime Kökeni: Fransızca lasso)


[isim]
  • Kement