MİKROPLANMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



MİKROPLANMAK harflerini içeren 6 harfli 54 kelime bulunuyor. 6 harfli MİKROPLANMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KOPMAK12, MİKROP12, PROMİL12, KAPLAM11, KAPMAK11, KAPORA11, NAPALM11, OPALİN11, PARMAK11, PAROLA11, KAPLAN10, KAPARİ10, KALPAK10, LAPİNA10, PİRANA10, PARLAK10, ARMONİ8, KONMAK8, KORKMA8, KALOMA8, MİKRON8, MORİNA8, NORMAL8, OKRAMA8, OKLAMA8, ONARMA8, ONAMAK8, ANORAK7, AMİRAL7, ALAKOK7, KOKAİN7, KİKLON7, KLORİK7, KRONİK7, KANMAK7, KAOLİN7, KARAİM7, KARMAK7, KALİKO7, KALKMA7, KALMAK7, KALORİ7, MANİLA7, MALKAR7, MANİKA7, MARKKA7, MARİNA7, MAKİNA7, ORANLA7, OLANAK7, ARKAİK6, ARNİKA6, KARİNA6, KALKAN6


ARKAİK (Kelime Kökeni: Fransızca archaïque)


[sıfat]
  • Güzel sanatlarda klasik çağ öncesinden kalan
[edebiyat]
  • Konuşulan ve yazılan dilde, kullanımdan düşmüş olan (eski söz veya deyim)

ARNİKA (Kelime Kökeni: İtalyanca arnica)


[isim] [bitki bilimi]
  • Öküzgözü (I)

KARİNA (Kelime Kökeni: İtalyanca carena)


[isim] [denizcilik]
  • Gemi omurgası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karina etmek
  • karinaya basmak


KALKAN


[isim]
  • Ok, kılıç vb.nden korunmak için savaşçıların kullandığı korunmalık
[mecaz]
  • Koruyucu

    Akbabanın kanatlarından başka kalkanı yoktu galiba. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalkan etmek
  • kalkan olmak

Birleşik Kelimeler: kalkan bezi, kılıçkalkan

[isim] [hayvan bilimi]
  • Yan yüzergillerden, büyük, yassı, derisi düğme veya çivi denilen birtakım sivri kemiklerle örtülü, beyaz etli balık, kalkan balığı (Scophtalmus maximus)

Birleşik Kelimeler: kalkan balığı, kalkan böcekleri, çivisiz kalkan


ANORAK (Kelime Kökeni: Fransızca anorak)


[isim]
  • Başlıklı, su geçirmeyen spor ceket

AMİRAL (Kelime Kökeni: Fransızca amiral)


[isim] [askerlik]
  • Rütbesi general ile aynı olan deniz subayı

    Amiralin sözlerine inanmak lazım, boş konuşmaz. - Feridun Fazıl Tülbentçi

Birleşik Kelimeler: büyük amiral, koramiral, oramiral, tuğamiral, tümamiral, visamiral


ALAKOK (Kelime Kökeni: Fransızca à la coque)


[isim]
  • Rafadan yumurta

    Sabahleyin kendisine bir alakok ziyafeti çekecekti. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


KOKAİN (Kelime Kökeni: Fransızca cocaïne)


[isim] [kimya]
  • Koka yapraklarından çıkarılan ve bağımlılık yapan uyuşturucu bir alkaloit

    Kocası kokain alır, zati hep bu yüzden satıp savdılar. - Falih Rıfkı Atay


KİKLON (Kelime Kökeni: Almanca Kyklon)


[isim]
  • Siklon

KLORİK (Kelime Kökeni: Fransızca chlorique)


[isim] [kimya]
  • Klorik asit

Birleşik Kelimeler: klorik asit, hidroklorik asit


KRONİK (Kelime Kökeni: Fransızca chronique)


[sıfat] [tıp]
  • Süreğen

    Kronik astım. Kronik bronşit.

[isim]
  • Olayların birbiri ardınca sıra ile yazıldığı tarih, vakayiname
[mecaz]
  • Uzun süredir bir çözüm getirilmemiş

    Kronik işsizlik.


KANMAK


[-e]
  • Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak

KAOLİN (Kelime Kökeni: Fransızca kaolin)


[isim]
  • Arı kil

KARAİM (Kelime Kökeni: İbranice)


[isim]
  • Çoğu Türk soyundan olan ve genellikle Polonya ve Litvanya topraklarında oturan bir Musevi topluluğu, Karay

KARMAK


[-i]
  • Karıştırmak, birbirine katmak
[nesnesiz]
  • Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur veya hamur durumuna getirmek

    Yapı için harç karmak. Boya karmak.

Birleşik Kelimeler: betonkarar