MEZHEPÇİLİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



MEZHEPÇİLİK harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli MEZHEPÇİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MEZHEP18, HEPÇİL17, PEKMEZ14, ÇİZMEK13, HİÇLİK13, İPEKÇİ13, PİÇLİK13, PEÇELİ13, HİKEMİ11, ÇİLEME10, ÇELMEK10, ÇELMİK10, EZİLME10, EMEKÇİ10, İPEKLİ10, İZLEME10, İÇİLME10, ELEKÇİ9, KEÇELİ9, EKİLME7, EMEKLİ7, İKİLEM7, KELİME7, MELİKE7


EKİLME


[isim]
  • Ekilmek işi

EMEKLİ


[sıfat]
  • Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli
[isim]
  • Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt

    Buraya gelenler hep asker emeklileridir. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emekli olmak
  • emekliye ayırmak (veya çıkarmak veya çıkartmak)
  • emekliye ayrılmak (veya çıkmak)
  • emekliye sevk etmek

Birleşik Kelimeler: emekli aylığı, emekli ikramiyesi, emekli maaşı, malulen emekli


İKİLEM


[isim] [mantık]
  • İki önermesi bulunan ve her iki önermenin vargısı olan tasım, kıyasımukassem, dilemma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikilemde kalmak
  • ikileme düşmek


KELİME (Kelime Kökeni: Arapça kelime)


[isim]
  • Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük, lügat

    Tayyare kelimesine alışan millet, uçak kelimesine de alışır. - Orhan Veli Kanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kelimeleri tartarak konuşmak
  • kelimenin tam anlamıyla

Birleşik Kelimeler: kelime cambazı, kelime hazinesi, kelimeişehadet, kelime kadrosu, kelime karışıklığı, kelime oyunu, kelime sıklığı, kelime türü, kelime vurgusu, kelimesi kelimesine, anahtar kelime, basit kelime, birleşik kelime, bitişik kelime, kesik kelime, kısaltmalı kelime, taklidî kelime, türemiş kelime, yalın kelime, olumsuzluk kelimesi


MELİKE (Kelime Kökeni: Arapça melike)


[isim] [eskimiş]
  • Kadın hükümdar

    Saba melikesi Belkıs da kendisine Yemen iklimlerinin en güzel atlarından hediyeler göndermişti. - Necip Fazıl Kısakürek

Birleşik Kelimeler: çayırmelikesi


ELEKÇİ


[isim]
  • Elek yapan veya satan kimse

KEÇELİ


[sıfat]
  • Keçesi olan

ÇİLEME


[isim]
  • Çilemek işi

ÇELMEK


[-i]
  • Ayak uzatarak birisini düşürmek
[spor]
  • Topa gidiş yönünü değiştirecek biçimde vurmak
[mecaz]
  • Kendi yanına çekmek, beğenisini, sevgisini kazanmak

    Gönlümü çelen bir söz söyle.

[mecaz]
  • Düşünce ve davranış birbirini tutmamak, birbirine ters düşmek

    Bu sözünüz deminkini çeliyor.


ÇELMİK


[isim] [halk ağzında]
  • Buğday ve başakla karışık iri saman

EZİLME


[isim]
  • Ezilmek işi
[kimya]
  • Pigment ve dolgu maddesi gibi katı maddelerin bağlayıcı içinde bağdaşık olarak dağılması

EMEKÇİ


[isim]
  • Geçimini yaptığı işlerle sağlayan kimse

    Çocukluğundan başlayarak emekçilerle, sokaktakilerle düşüp kalkmıştı. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: emekçi sınıfı, kol emekçisi


İPEKLİ


[sıfat]
  • İpekten yapılmış veya içinde ipek bulunan (kumaş)

    İpekli bir kumaş yırtar gibi suları yararak rıhtıma doğru geliyordu. - Halide Edip Adıvar


İZLEME


[isim]
  • İzlemek işi, takip

    Töreni izlemeye gelenlerin bir kısmı bu iş için tutulmuş insanlardı. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: ön izleme


İÇİLME


[isim]
  • İçilmek işi