MESLEKTAŞLIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



MESLEKTAŞLIK harflerini içeren 6 harfli 36 kelime bulunuyor. 6 harfli MESLEKTAŞLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ALTMIŞ11, KIŞLAK10, KALKIŞ10, MEŞALE10, ŞEAMET10, TAŞLIK10, KISMAK9, KISMET9, KALLEŞ9, MISKAL9, SIKMAK9, SALKIM9, ŞELALE9, TELAŞE9, ELMALI8, KISTAK8, KESMEK8, KILMAK8, MESLEK8, MESELA8, MATLIK8, SALTIK8, SAKLIK8, SIKLET8, SEKMEK8, SEKLEM8, TIKMAK8, TAMLIK8, TALKIM8, ALTLIK7, KESTEL7, KASKET7, LATEKS7, MAKTEL7, TELEKS7, TELLAK6


TELLAK (Kelime Kökeni: Arapça tellāk)


[isim]
  • Hamamda hizmet eden ve erkek müşterileri yıkayan erkek

ALTLIK


[isim]
  • Tabak, bardak vb. nesnelerin altına konulan şey

    Bardak altlığı.

[halk ağzında]
  • Hayvanların altına yayılan ot veya saman
[halk ağzında]
  • Arabaya koşulan atların yolları kirletmemesi için kuyruğunun altına yerleştirilen torba

Birleşik Kelimeler: ütü altlığı


KESTEL


[isim]
  • Bursa iline bağlı ilçelerden biri

KASKET (Kelime Kökeni: Fransızca casquette)


[isim]
  • Genellikle erkeklerin giydiği, önü siperli başlık

    Kaldırımın önünde esas vaziyete geçip kasketini çıkardı. - Orhan Kemal


LATEKS (Kelime Kökeni: Fransızca latex)


[isim] [bitki bilimi]
  • Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu

MAKTEL (Kelime Kökeni: Arapça maḳtel)


[isim] [eskimiş]
  • Cinayet işlenen yer

TELEKS (Kelime Kökeni: Fransızca télex)


[isim]
  • Telsiz ve telem araçlarına uzaktan haber yazdırma düzeni

ELMALI


[isim]
  • Antalya iline bağlı ilçelerden biri

KISTAK


[isim] [coğrafya]
  • Bir yarımadayı karaya bağlayan, iki yanı su, dar kara parçası, berzah, dil (I)

KESMEK


[-i]
  • Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak

    İpi kesmek.

[nesnesiz]
  • Ucunu almak

    Saç kesmek. Tırnak kesmek.

[nesnesiz]
  • Hayvanın başını gövdesinden ayırmak, boğazlamak

    Koyun kesmek. Tavuk kesmek.

[nesnesiz] [-den]
  • Verilecek şeyin bir bölümünü alıkoyup vermemek

    Ücretinden beş lira kesmişler.

[nesnesiz]
  • Susmak

    Kes artık yeter!

[nesnesiz] [argo]
  • Uydurmak, yalan söylemek
[mecaz]
  • Birini yermek, kötülemek

    Hiç değil beni kesmeden edemez o. - Orhan Kemal

[mecaz]
  • Karşı cinsten birisini sürekli olarak süzmek, dikkatli bir biçimde bakmak
[mecaz]
  • Vahşice öldürmek
[spor]
  • Oyuncuyu takım kadrosuna almamak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kesip atmak
  • kesip biçmek
  • kes parmağını çık pazara, merhem buyuran çok olur
  • kestiği tırnak olamamak

Birleşik Kelimeler: kesyap, kesyapıştır, ateşkes


KILMAK


[yardımcı fiil]
  • Etmek, yapmak

MESLEK (Kelime Kökeni: Arapça meslek)


[isim]
  • Belli bir eğitim ile kazanılan, sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş

    Araya giren yıllar zarfında meslekten kopunca eski arkadaşlarıyla ünsiyeti de kopmuştu. - Osman Aysu

[felsefe]
  • Öğreti
[felsefe]
  • Dizge
[eskimiş]
  • Çığır, okul, ekol

    Edebî meslekler.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesleğinin eri (veya erbabı) olmak
  • meslek edinmek

Birleşik Kelimeler: meslek içi eğitim, meslek yaşamı, serbest meslek


MESELA (Kelime Kökeni: Arapça mes̱elā)


[edat]
  • Söz gelişi

    Mesela hep aynı saatlerde telefon çalardı. - Elif Şafak


MATLIK


[isim]
  • Mat olma durumu

SALTIK


[sıfat] [felsefe]
  • Mutlak
[toplum bilimi]
  • Bağımsız, göreli olmayan ve kendi başına tam sayılan (bir olgunun niteliği)