MEKANİZE Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



MEKANİZE harflerini içeren 4 harfli 57 kelime bulunuyor. 4 harfli MEKANİZE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AZİM8, EZME8, İMZA8, İZAM8, MİZA8, MEZE8, MAZİ8, ZAMK8, EZAN7, EZİK7, ENEZ7, İZAN7, İKAZ7, KEZA7, NİZA7, NAZİ7, ZİNA7, ZEKİ7, ZEKA7, AMİN5, AKİM5, EKİM5, EKME5, ENAM5, EMİN5, EMİK5, EMEN5, EMEK5, EMAN5, İNME5, İNAM5, İMAN5, KAME5, KAİM5, KEME5, MİNK5, MİNE5, MİKA5, MANİ5, MAKİ5, MAİN5, MENİ5, MEKE5, NEMA5, NAME5, AKNE4, ENİK4, EKİN4, ENEK4, İNEK4, İNAK4, İANE4, İKNA4, İKEN4, KANİ4, KAİN4, KENE4


AKNE (Kelime Kökeni: Fransızca acné)


[isim] [tıp]
  • Yağ bezlerinin deri üzerinde oluşturduğu iltihaplı sivilce

ENİK


[isim]
  • Kedi, köpek vb. çok memeli hayvanların yavrusu

    Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[argo]
  • Çocuk

    Evliyim ya, üç de enik var arkamda. - Necati Cumalı


EKİN


[isim]
  • Tahılın tarlaya atıldığı andan harman oluncaya kadar aldığı durum

    Yağmur, vaktinde ve yeterince yağmalı; ekinlere kına, pancarlara kurt düşmemeli. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: ekin biti, ekin iti, ekin kargası


ENEK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Enenmiş, burulmuş, erkekliği giderilmiş

İNEK


[isim]
  • Dişi sığır
[argo]
  • Çok çalışan öğrenci
[kaba konuşmada]
  • İbne
[sıfat] [mecaz]
  • Aptal, bön

Birleşik Kelimeler: inekhane, inek yağı, sağmal inek, denizineği, Macar ineği, süt ineği


İNAK


[isim] [felsefe]
  • Dogma

İANE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāne)


[isim] [eskimiş]
  • Yardım

    Sen birkaç kuruş iane verirsen belki bir şey olur. - Memduh Şevket Esendal


İKNA (Kelime Kökeni: Arapça iḳnāʿ)


[isim]
  • Bir konuda birinin inanmasını sağlama, inandırma, kandırma

    Sinirleniyor, kendi kendimi ikna için daha ısrarla, daha fazla konuşuyordum. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikna etmek
  • ikna olmak


KANİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳāniʿ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kanmış, inanmış

    İyi ama Ali, Göksel'in kaybolduğuna kani değildi ki. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kani olmak


KÂİN (Kelime Kökeni: Arapça kāʾin)


[sıfat] [eskimiş]
  • Bulunan, olan

KENE


[isim] [hayvan bilimi]
  • Koyun, köpek, at vb. hayvanların veya insanların derisinde asalak olarak yaşayan, bulaşıcı hastalıklara neden olan böceklerin genel adı, sakırga

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kene gibi yapışmak

Birleşik Kelimeler: kene ağacı, kene göz, kene otu


ÂMİN (Kelime Kökeni: Arapça āmīn)


[ünlem] [din bilgisi]
  • `Öyle olsun, Allah kabul etsin` anlamlarında, duaların arasında ve sonunda kullanılan bir söz
[isim] [kimya]
  • Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı

AKİM (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳīm)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kısır, verimsiz, döl veremeyen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akim kalmak


EKİM


[isim]
  • Ekme işi

    Ekim biçim işlerini tamamıyla kadınlara bırakmışlardı. - Ömer Seyfettin

Birleşik Kelimeler: doku ekimi


EKME


[isim]
  • Ekmek işi