Maz ile Başlayan Kelimeler



MAZ ile başlayan 32 kelime bulunuyor. Başında MAZ olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Maz ile biten kelimeler. İçinde maz olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

MAZERETSİZLİK21

10 Harfli Kelimeler

MAZHARİYET20, MAZERETSİZ18, MAZOTLAMAK16

9 Harfli Kelimeler

MAZLUMLUK16, MAZOTLAMA15, MAZERETLİ13

8 Harfli Kelimeler

MAZIDAĞI23, MAZOHİZM21, MAZOŞİZM20, MAZOHİST18, MAZGALLI17, MAZOŞİST17, MAZURYUM17, MAZARRAT12

7 Harfli Kelimeler

MAZGİRT15, MAZILIK13, MAZBATA13, MAZURKA12, MAZERET11

6 Harfli Kelimeler

MAZRUF17, MAZHAR14, MAZGAL14, MAZBUT13, MAZMUN12, MAZLUM12, MAZNUN11

5 Harfli Kelimeler

MAZUR10, MAZOT10, MAZAK9

4 Harfli Kelimeler

MAZI9, MAZİ8


MAZİ (Kelime Kökeni: Arapça māżī)


[isim]
  • Geçmiş

    Mazinin mefahirini yaşatmak, bir millete yapılacak en büyük hizmet. - Cemil Meriç

[eskimiş] [dil bilgisi]
  • Geçmiş zaman

Ata Sözleri ve Deyimler

  • maziye karışmak

Birleşik Kelimeler: naklî mazi


MAZAK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kırlangıç balığıgillerden, Atlantik Okyanusu, Akdeniz ve Marmara denizinde yaşayan, kırmızı renkli, lezzetli bir balık (Trigla lineata)

MAZI (Kelime Kökeni: Farsça māzū)


[isim] [bitki bilimi]
  • Servigillerden, yaprakları almaşık ve küçük pullar biçiminde, gövdesi düz olan, dipten dallanan bir süs bitkisi (Thuya)

Birleşik Kelimeler: mazı meşesi

[isim] [halk ağzında]
  • Kağnı ve arabalarda iki tekerleği birbirine bağlayan ağaç dingil

Birleşik Kelimeler: kağnı mazısı


MAZUR (Kelime Kökeni: Arapça maʿẕūr)


[sıfat]
  • Mazereti olan, mazeretli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mazur görmek
  • mazur olmak


MAZOT (Kelime Kökeni: Rusça)


[isim] [kimya]
  • Yakıt olarak kullanılan, ham petrolün damıtma ürünlerinden biri, motorin

Birleşik Kelimeler: mazot göstergesi, kırsal mazot


MAZERET (Kelime Kökeni: Arapça maʿẕeret)


[isim]
  • Özür

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mazeret bulmak

Birleşik Kelimeler: mazeret kâğıdı


MAZNUN (Kelime Kökeni: Arapça maẓnūn)


[isim] [eskimiş] [hukuk]
  • Sanık

    İkinci maznun kalabalık ağızlı bir koltukçu idi. - Ömer Seyfettin


MAZARRAT (Kelime Kökeni: Arapça mażarrat)


[isim] [eskimiş]
  • Zarar

MAZURKA (Kelime Kökeni: Slav.)


[isim]
  • Bir tür Leh dansı

MAZMUN (Kelime Kökeni: Arapça mażmūn)


[isim] [eskimiş]
  • Anlam, kavram
[edebiyat]
  • Divan edebiyatında bazı kavramları dolaylı anlatmak için kullanılan nükteli ve sanatlı söz

MAZLUM (Kelime Kökeni: Arapça maẓlūm)


[sıfat]
  • Zulüm görmüş, kendisine zulmedilmiş

    Millî Mücadele, mazlum bir milletin kaynayan benliğinden taşmıştır. - Aka Gündüz

[mecaz]
  • Sessiz ve uysal, boynu bükük

    Mazlum ve mütevekkil, kadıncağız çıkıp gitti. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mazlumun ahı yerde kalmaz


MAZERETLİ


[sıfat]
  • Mazereti olan, mazur

MAZILIK


[isim]
  • Mazı ağaçlarının çok olduğu yer

MAZBATA (Kelime Kökeni: Arapça mażbaṭa)


[isim] [eskimiş]
  • Tutanak

Birleşik Kelimeler: mazbata muharriri


MAZBUT (Kelime Kökeni: Arapça mażbūṭ)


[sıfat]
  • Ele geçirilmiş, zapt edilmiş