MAYABOZAN Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



MAYABOZAN harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli MAYABOZAN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BOZA10, AYAZ9, BOYA9, BAZA9, AZMA8, MAYO8, OYMA8, OZAN8, YABA8, YOMA8, ZONA8, AYMA7, MAYA7, ONAY7, YAMA7, AYNA6, AYAN6, BANA6, MANO6, ONMA6, ANAM5, ANMA5, AMAN5, MANA5


ANAM!


[teklifsiz konuşmada]
  • kadın erkek, büyük küçük herkese karşı kullanılan bir seslenme sözü

    Dur, anam, saçını düzelteyim!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ana avrat küfretmek (veya düz veya dümdüz gitmek)
  • ana bir, baba ayrı
  • anadan doğmuşa dönmek (veya anadan yeni doğmuş gibi olmak)
  • ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz
  • ana ile kız, helva ile koz
  • ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar (veya ana kızına taht kurmuş, baht kuramamış)
  • anam avradım olsun
  • anam babam
  • anamın (veya anasının) ak sütü gibi (helal olsun)
  • anamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
  • anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi?
  • ananın bahtı kızına
  • ananın bastığı yavru incinmez
  • anan yahşi, baban yahşi
  • anası ağlamak
  • anasına avradına sövmek
  • anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al
  • anasından doğduğuna bin pişman
  • anasından doğduğuna pişman etmek
  • anasından doğduğuna pişman olmak
  • anasından emdiği süt burnundan (fitil fitil) gelmek
  • anasından emdiği sütü burnundan getirmek
  • anasını ağlatmak
  • anasını bellemek
  • anasını eşek kovalasın!
  • anasının gözü
  • anasının ipini satmış (veya pazara çıkarmış)
  • anasının kızı
  • anasının körpe kuzusu
  • anasının nikâhını istemek
  • anasının oğlu
  • anasını sat! (veya satayım!)
  • anası turp (veya sarımsak), babası şalgam (veya soğan)
  • anası yerinde


ANMA


[isim]
  • Anmak işi, yâd

Birleşik Kelimeler: anma gerilim, anma töreni


AMAN (Kelime Kökeni: Arapça amān)


[ünlem]
  • Yardım istenildiğini anlatan bir söz

    Aman yakalayın.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • amana gelmek
  • aman Allah (veya Allah'ım)
  • aman bulmak
  • aman dedirtmek (veya amana getirmek)
  • aman derim!
  • aman dilemek
  • aman diyene kılıç kalkmaz
  • aman vermek
  • aman vermemek

Birleşik Kelimeler: amanname, aman zaman


MANA (Kelime Kökeni: Arapça maʿnā)


[isim] [dil bilimi]
  • Anlam

    Ne Hak buyruğun tutarsın ne kul sözün işitirsin / Hiç bilmezsin mana nedir, ne dilde çağırmak gerek - Yunus Emre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mana (veya manası) çıkmak
  • mana çıkarmak
  • manasına gelmek
  • mana vermek
  • manaya gelmek

Birleşik Kelimeler: tam manasıyla


AYNA (Kelime Kökeni: Farsça āyīne)


[isim]
  • Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat

    Bir elinde cımbız, bir elinde ayna / Umurunda mı dünya? - Orhan Veli Kanık

[sıfat] [argo]
  • İyi bir durumda, yolunda

    İşimiz ayna.

[mecaz]
  • Bir olayı, bir durumu yansıtan, göz önünde canlandıran olay, durum, şey

    Bir ülkenin sanat ve kültür hayatı bir bakıma o ülkenin uygarlık aynasıdır. - Haldun Taner

[denizcilik]
  • Küreğin yassı uç bölümü
[denizcilik]
  • Gemilerde işaretçi erlerin kullandığı dürbün
[denizcilik]
  • Akıntı ve anaforun birleştiği yerde oluşan su burgacı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayna gibi

Birleşik Kelimeler: aynagöz, ayna taşı, ayna tırnağı, döner ayna, boy aynası, cüce aynası, deniz aynası, dev aynası, dikiz aynası, endam aynası, ışık aynası


ÂYAN (Kelime Kökeni: Arapça aʿyān)


[isim] [eskimiş]
  • İleri gelenler
[sıfat] [eskimiş]
  • Belli, açık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayan olmak

Birleşik Kelimeler: ayan beyan


BANA


[zamir]
  • Ben zamirinin yönelme durumu eki almış biçimi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bana bak!
  • bana da ... demesinler
  • bana dokunmayan yılan bin yaşasın
  • bana mısın dememek

Birleşik Kelimeler: dokunmabana


MANO (Kelime Kökeni: İtalyanca mano)


[isim] [argo]
  • Kumar oynatan kişinin kazançtan aldığı pay

    Para döner döner, manoyu toplayanın cebinde birikir. - Kerim Korcan


ONMA


[isim]
  • Onmak durumu

AYMA


[isim]
  • Aymak işi

MAYA (Kelime Kökeni: Farsça māye)


[isim] [kimya]
  • Bazı besinlerin yapımında mayalanmayı sağlamak için kullanılan madde, ferment

    Ekmek mayası. Yoğurt mayası. Kımız mayası.

[kimya]
  • İçerdikleri enzimlerin katalizör niteliği etkisiyle şekerleri karbondioksit ve alkole dönüştüren bir hücreli bitki organizmaları
[mecaz]
  • Yaradılış, öz nitelik

    Belki biri soyutlanmaya daha az yatkın, öteki daha fazla tetikti ama mayaları galiba birdi. - Attila İlhan

[argo]
  • Arsız, utanmaz kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • maya çalmak
  • mayasında olmak

Birleşik Kelimeler: maya ağacı, mayabozan, mayası bozuk, ekşi maya, bira mayası, ekmek mayası

[isim] [halk ağzında] [hayvan bilimi]
  • Damızlık dişi hayvan
[isim]
  • Uzun havalardan bir tür halk türküsü

ONAY


[isim]
  • Uygun bulma, tasdik, icazet, izin

    Sonunda, üstlerinin de onayıyla bir sınav yapmaya karar verdi. - İhsan Oktay Anar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • onay (veya onayını) almak


YAMA


[isim]
  • Delik ve yırtığı uygun bir parça ile onarma, kapatma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yama gibi durmak
  • yama küçük, delik büyük
  • yama vurmak

Birleşik Kelimeler: gizli yama, kırkyama


AZMA


[isim]
  • Azmak işi
[sıfat] [biyoloji]
  • Melez

MAYO (Kelime Kökeni: Fransızca maillot)


[isim]
  • Deniz, göl, havuz vb. yerlere girerken veya güneşlenirken giyilen, tek parçadan oluşan giyisi

Birleşik Kelimeler: güreş mayosu