MALEZYA Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



MALEZYA harflerini içeren 4 harfli 22 kelime bulunuyor. 4 harfli MALEZYA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AYAZ9, AZMA8, AYMA7, AZEL7, ALAZ7, EMAY7, LAZA7, MAYA7, YAMA7, AYLA6, AYAL6, ALAY6, ALEM5, ALMA5, AMAL5, AMEL5, ELMA5, LAMA5, LAME5, MALA5, MEAL5, MALE5


ÂLEM (Kelime Kökeni: Arapça ʿālem)


[isim] [gök bilimi]
  • Evren
[zamir]
  • Herkes, başkaları

    Bu yaptığından dolayı âleme rezil oldun.

[mecaz]
  • Eğlence

    O gün evde iki gün önceki araba âlemlerini düşünüyordu. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • âleme verir talkını (veya telkini), kendi yutar salkımı
  • âlemin ağzı torba değil ki büzesin
  • âlemi var mı?
  • âlem yapmak

Birleşik Kelimeler: bir âlem, cümle âlem, devriâlem, dış âlem, dünya âlem, el âlem, harcıâlem, ibretiâlem, içki âlemi, kibarlar âlemi, masal âlemi, oturak âlemi, rakı âlemi

[isim]
  • Bayrak
[mecaz]
  • Simge

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alem olmak


ALMA


[isim]
  • Almak işi, ahiz, derç, ittihaz, kabız

Birleşik Kelimeler: açığa alma, kültüre alma, satın alma, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat alma organı


AMAL (Kelime Kökeni: Arapça aʿmāl)


[isim] [eskimiş]
  • İşler, işlemler

Birleşik Kelimeler: amalierbaa


AMEL (Kelime Kökeni: Arapça ʿamel)


[isim]
  • Yapılan iş, edim, fiil
[din bilgisi]
  • Bir kimsenin dinin buyruklarını yerine getirmek için yaptıkları
[mecaz]
  • İshal

Birleşik Kelimeler: aksülamel


ELMA


[isim] [bitki bilimi]
  • Gülgillerden, çiçekleri pembe veya beyaz bir ağaç (Pirus malus)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • elma da alma da demesini biliriz
  • elma gibi
  • elmanın dibi göl, armudun dibi yol
  • elmayı çayıra, armudu bayıra

Birleşik Kelimeler: elmabaş, elma çayı, elma hoşafı, elma kompostosu, elma sirkesi, elma suyu, elma şarabı, elma şekeri, elma şurubu, elma yanaklı, acı elma, çürük elma, ekşi elma, Kızılelma, âdemelması, Amasya elması, Amerikan elması, dağ elması, deveelması, ferik elması, fil elması, Japon elması, kabak elması, kiraz elması, misket elması, pamuk elması, şeytan elması, yer elması


LAMA (Kelime Kökeni: Fransızca lama)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Geviş getirenlerden, Güney Amerika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, yük hayvanı olarak kullanılan, karadan aka kadar türlü renklerde olabilen, tüyleri uzun, boyu yüksek ve boynu uzun hayvan
[isim]
  • Tibetlilerde ve Moğollarda Buda rahibi

Birleşik Kelimeler: dalay lama

[isim]
  • Küçük maden veya cam şerit

LAME (Kelime Kökeni: Fransızca lamé)


[isim]
  • Dokusunda çoğunlukla gümüş ve altın renginde tel bulunan kumaş veya metal parlaklığı verilmiş deri
[sıfat]
  • Böyle bir kumaş veya deriden yapılan

    Zehra, lame balo pabuçlarından görünecek olan ayak tırnaklarını da cilaladı. - Cahit Uçuk


MALA (Kelime Kökeni: Farsça māle)


[isim]
  • Harç alıp sürmeye yarayan, çoğu üçgen biçiminde, yassı, demirden, üstten tahta saplı sıvama aracı

MEAL (Kelime Kökeni: Arapça meʾāl)


[isim] [eskimiş]
  • Anlam, kavram, mefhum

    Her cepheden tek mealde bir telgraf geliyor. - Aka Gündüz


AYLA


[isim]
  • Hale

Birleşik Kelimeler: ışık aylası


AYAL (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyāl)


[isim] [eskimiş]
  • Karı, eş

    Çocuklar uyumuştur / Efendi gazete okur / Ayali dikiş dikmektedir - Orhan Veli Kanık


ALAY


[isim]
  • Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk

    Düğün alayı. Fener alayı.

[askerlik]
  • Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu

    Topçu alayı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaya çıkmak

Birleşik Kelimeler: alay alay, alay beyi, alaybozan, alay malay, bir alay, miralay, bayram alayı, cenaze alayı, düğün alayı, fener alayı, gelin alayı, gidiş alayı, kılıç alayı, mevlit alayı, muhafız alayı, sürre alayı, süvari alayı

[isim]
  • Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaya almak
  • alaya bozmak
  • alaya vurmak
  • alay etmek
  • alay geçmek
  • alay gibi gelmek

Birleşik Kelimeler: alay yollu


AYMA


[isim]
  • Aymak işi

AZEL


[isim] [ekonomi]
  • Sunumun birkaç satıcı tarafından yapıldığı ve bu az sayıdaki satıcının birbirlerinin üretim kararlarından etkilendiği piyasa türü, oligopol

ALAZ


[isim] [halk ağzında]
  • Alev, yalaz

Birleşik Kelimeler: alaz alaz