MAKASSIZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



MAKASSIZ harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli MAKASSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SIZMA11, KIZMA10, KAZIM10, SIZAK10, SAKIZ10, AZMAK9, AKMAZ9, KAZMA9, MAZAK9, SAZAK9, KISMA8, KISSA8, KISAS8, KASIM8, SISKA8, SIMAK8, SIKMA8, SAMSA8, SAKSI8, ASMAK7, AKSAM7, KASMA7, MAKAS7


ASMAK


[-e] [-i]
  • Bir şeyi aşağıya sarkacak bir biçimde bir yere iliştirip sarkıtmak

    Lambayı tam pencerenin karşısına astı. - Sait Faik Abasıyanık

[-i]
  • Bir kimseyi boğazından ip vb. geçirip sallandırarak öldürmek, idam etmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asıp kesmek
  • astığı astık, kestiği kestik


AKSAM (Kelime Kökeni: Arapça aḳsām)


[isim]
  • Kısımlar

KASMA


[isim]
  • Kasmak işi

MAKAS (Kelime Kökeni: Arapça miḳaṣṣ)


[isim]
  • Bir eksen çevresinde dönebilecek biçimde çapraz eklemlenmiş, birbirine bakan yüzleri keskin iki çelik lamadan oluşmuş, arasına yerleştirilen herhangi bir şeyi kesmeye yarayan araç, sındı

    Her iki eliyle kullanırdı makasıyla tarağını. - Necati Cumalı

[mecaz]
  • Çalma, kırpma
[mimarlık]
  • Dirsek
[denizcilik]
  • Üst uçları birbirine bağlı, alt uçları açık olan iki direkten kurulmuş, ağırlık kaldırma düzeni
[hayvan bilimi]
  • Bazı eklem bacaklı hayvanların ön ayaklarında bulunan, savunma ve saldırmada kullanılan kıskaç
[spor]
  • Su topunda iki ayağın teker teker yarım daire biçiminde çevrilmesiyle yapılan bir hareket

Ata Sözleri ve Deyimler

  • makas almak
  • makas değiştirmek
  • makas vurmak

Birleşik Kelimeler: makas hakkı, makas payı, bahçe makası, çember makası, sürfile makası, tırnak makası


KISMA


[isim]
  • Kısmak işi

Birleşik Kelimeler: kısma ad


KISSA (Kelime Kökeni: Arapça ḳiṣṣa)


[isim] [eskimiş]
  • Ders çıkarılması gereken anlatı, olay

    Babam, beni ve kız kardeşimi yanına çağırıp birtakım mucize ve keramet kıssaları anlatmayı da severdi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: kıssadan hisse


KISAS (Kelime Kökeni: Arapça ḳiṣāṣ)


[isim] [eskimiş] [hukuk]
  • Bir suçluyu, başkasına yaptığı kötülüğü kendisine aynı biçimde uygulayarak cezalandırma

    Orada âdeta kısas kaidesi hükümfermadır, öldüren ölüme yollanır. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kısas etmek

Birleşik Kelimeler: kısasa kısas

[isim] [eskimiş]
  • Kıssalar, hikâyeler, öyküler

KASIM (Kelime Kökeni: Arapça ḳāsim)


[isim]
  • Yılın on birinci ayı, son teşrin, teşrinisani

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kasımdan on gün evvel ek, on gün sonra ekme

Birleşik Kelimeler: kasımpatı


SISKA


[sıfat]
  • Çok zayıf ve kuru, kaknem, çelimsiz, arık

    Bodrum katında kalan sıska oğlanın salonunun tam üstüne denk düşüyordu odası. - Elif Şafak

[eskimiş]
  • Karın boşluğuna su dolmuş olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sıska olmak
  • sıskası çıkmak


SIMAK


[-i] [halk ağzında]
  • Kırmak, bozmak

SIKMA


[isim]
  • Sıkmak işi

    Bu vicdan azabının demirden pençesi yüreğini sıkmaya başlıyordu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[sıfat]
  • Sımsıkı bağlanmış

    Sırtına giymiş sıkma sayayı / Yedeğine almış ağca mayayı - Halk türküsü

[sıfat]
  • Sıkılmaya, suyu alınmaya elverişli (portakal)
[halk ağzında]
  • Dar bir tür kadın yeleği

Birleşik Kelimeler: sıkma baş, sıkma köfte


SAMSA


[isim]
  • Baklavaya benzeyen bir tür hamur tatlısı

SAKSI


[isim]
  • Pişmiş toprak, plastik vb.nden yapılan, çiçek yetiştirmekte kullanılan kap

    Yaz kış yeşil, bir saksı ıtır pencerede. - Ahmet Muhip Dranas

[argo]
  • Baş, kafa

Birleşik Kelimeler: saksıgüzeli, saksı toprağı


AZMAK


[isim] [halk ağzında]
  • Küçük su birikintisi, gölcük
[nesnesiz]
  • Taşkınlıkta ileri gitmek

    Çocuklar azdı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • azan kurda kızan köpek
  • azmış kudurmuştan beterdir


AKMAZ


[isim] [coğrafya]
  • Durgun su, gölet