MAGNEZYUMLU Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



MAGNEZYUMLU harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli MAGNEZYUMLU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GAMZE13, UYGUN13, GAZEL12, UYMAZ12, YEGAN11, MEZUN10, MUYLU10, MUMYA10, UYUMA10, UZMAN10, YUMMA10, ZAMME10, MUMLU9, YUNMA9, MEYAN8, MAMUL8, MALUM8, MEMUL8, MEMNU8, ULUMA8, UMMAN8, MELUN7, NAMLU7, ULEMA7, MALEN6


MALEN (Kelime Kökeni: Arapça mālen)


[zarf] [eskimiş]
  • Malca

MELUN (Kelime Kökeni: Arapça melʿūn)


[sıfat]
  • Tanrı tarafından lanetlenmiş olan, lanetli

    Melun şeytan.

[isim]
  • Lanetlenmiş kimse

    Kendisini Müslüman adıyla takdim eden bu kır saçlı melunu da tanıdım. - Aka Gündüz

[mecaz]
  • Nefretle karşılanan, kötü

    Baykuşlar uğursuzdu ama yeterince melun değil. - Elif Şafak


NAMLU (Kelime Kökeni: Farsça nāmlū)


[isim] [askerlik]
  • Tüfek, tabanca, top vb. ateşli silahların ucunda bulunan boru biçimindeki parça

ULEMA (Kelime Kökeni: Arapça ʿulemā)


[isim] [eskimiş]
  • Bilginler
[din bilgisi]
  • Sarıklı din bilginleri

    Bursa uleması bütün memleketçe tanınır ve sevilirdi. - Tarık Buğra


MEYAN


[isim] [bitki bilimi]
  • Meyan kökü

Birleşik Kelimeler: meyan balı, meyan kökü, acı meyan, dikenli meyan

[isim] [eskimiş]
  • Ara, orta

    Meclis azaları meyanından aykırı birtakım prensiplere temayül gösterenler zuhura başlamıştı. - Atatürk

Birleşik Kelimeler: bu meyanda

[isim] [müzik]
  • Şarkıların makam geçişlerinin yapıldığı ve melodik hareketin nakarata bağlandığı bölüm

MAMUL (Kelime Kökeni: Arapça maʿmūl)


[sıfat]
  • Yapılmış, işlenmiş, imal edilmiş (eşya, yiyecek)

Birleşik Kelimeler: yarı mamul


MALUM (Kelime Kökeni: Arapça maʿlūm)


[sıfat]
  • Bilinen, belli(II)

    Balkan Harbi'nin fecaatlerinden sonraki hadiseler de malumunuzdur. - Etem İzzet Benice

[mecaz]
  • Herkesçe bilinen ancak dile getirilemeyen

    Malum kişi. Malum çevre.

[zarf]
  • Bilindiği üzere, bilindiği gibi, kuşkusuz
[isim] [dil bilgisi]
  • Etken, meçhul karşıtı
[eskimiş] [matematik]
  • Bilinen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • malum değil
  • malum olmak
  • malumu ilam etmek
  • malum ya!


MEMUL (Kelime Kökeni: Arapça meʾmūl)


[sıfat] [eskimiş]
  • Umulan, düşünülen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • memul etmek
  • memul olmak


MEMNU (Kelime Kökeni: Arapça memnūʿ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Yasak

    Esasen evvelce de söylediğimiz gibi dilenmek şiddetle memnu idi. - Asaf Halet Çelebi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • memnu olmak

Birleşik Kelimeler: memnu meyve, memnu mıntıka


ULUMA


[isim]
  • Ulumak işi

    Çılgın gözlerini haddinden fazla açarak uzun uzun bir havlama, bir ulumadır tutturmuş. - Abdülhak Şinasi Hisar


UMMAN (Kelime Kökeni: Arapça ʿummān)


[isim] [eskimiş] [coğrafya]
  • Okyanus

    O, bütün hayatı dalgalı bir ummanda ve kaptan köprüsünde geçen kocasından, sahilde sessiz bir balıkçı kulübesine mahsus bir yaşayış istemez. - Necip Fazıl Kısakürek


MUMLU


[sıfat]
  • Mumu olan, mum konulmuş olan

    Yedi mumlu pasta.

Birleşik Kelimeler: mumlu kâğıt


YUNMA


[isim]
  • Yunmak işi

MEZUN (Kelime Kökeni: Arapça meʾẕūn)


[sıfat]
  • Bir okulu bitirerek diploma almış (kimse)

    Bu kitabı ilk okuduğumda, çiçeği burnunda bir fakülte mezunuydum. - Adalet Ağaoğlu

[eskimiş]
  • İzin almış, izinli

    Vedia'dan öğrendim, seyahate çıkacakmışsınız, mezunmuşsunuz. - Peyami Safa

[eskimiş]
  • Bir iş için yetki verilmiş, yetkili

    Bunu yapmaya mezun değilim.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mezun olmak


MUYLU


[isim] [teknik]
  • Başka bir parça için dönme ekseni görevini yapan, silindir biçiminde parça

Birleşik Kelimeler: muylu yatağı