LAVTACILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



LAVTACILIK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli LAVTACILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

CIVALI17, CIVATA16, CAVLAK15, VATLIK13, ACILIK11, ACIKLI11, AKILCI11, ILICAK11, KALICI11, KILCAL10, LAKACI10, TAKACI10, CAKALI10, ATKILI8, ALTILI8, AKILLI8, TIKALI8, TAKILI8, ATALIK7, ALTLIK7, LATALI7


ATALIK


[isim]
  • Ataya yakışır davranış, babalık

ALTLIK


[isim]
  • Tabak, bardak vb. nesnelerin altına konulan şey

    Bardak altlığı.

[halk ağzında]
  • Hayvanların altına yayılan ot veya saman
[halk ağzında]
  • Arabaya koşulan atların yolları kirletmemesi için kuyruğunun altına yerleştirilen torba

Birleşik Kelimeler: ütü altlığı


LATALI


[sıfat]
  • Latası olan

ATKILI


[sıfat]
  • Atkısı olan

ALTILI


[sıfat]
  • Altı parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden altı tane bulunan

    Altılı şamdan.

[isim]
  • İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde altı işareti bulunan kâğıt veya pul
[isim]
  • Divan edebiyatında her bendi altı dizeden oluşan nazım biçimi
[isim]
  • Altılı ganyan

Birleşik Kelimeler: altılı ganyan


AKILLI


[sıfat]
  • Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

    İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]
  • Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz
[alay yollu]
  • Uyanık geçinen

    Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
  • akıllı geçinmek
  • akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • akıllım
  • akıllı olmak

Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı


TIKALI


[sıfat]
  • Kapanmış, herhangi bir şeyin geçmesine imkân vermeyen, tıkanmış

Birleşik Kelimeler: kulağı tıkalı


TAKILI


[sıfat]
  • Takılmış, tutturulmuş, asılmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılı kalmak


KILCAL


[sıfat]
  • Kıl gibi olan, çok ince

Birleşik Kelimeler: kılcal boru, kılcal damar, kılcal etki, kılcal kök


LAKACI


[isim]
  • Lakçı

TAKACI


[isim]
  • Taka işleten kimse

CAKALI


[sıfat]
  • Cakası olan, caka ile yapılan, gösterişli

    Formalarımız cakalı değil, sonra ne de olsa baklava börekle büyümediğimiz için ilk bakışta biraz sıskaca duruyoruz ama. - Nazım Hikmet


ACILIK


[isim]
  • Acı olma durumu

    Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]
  • Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

    Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu


ACIKLI


[sıfat]
  • Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun

    Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acıklı başta akıl olmaz

Birleşik Kelimeler: acıklı komedi


AKILCI


[sıfat] [felsefe]
  • Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)