LAVAJ ile Oluşan Kelimeler (LAVAJ Kelime Türetme)



LAVAJ harflerinden oluşan 8 kelime bulunuyor. LAVAJ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Lavaj kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

LAVAJ20

4 Harfli Kelimeler

AVAL10, LAVA10

3 Harfli Kelimeler

LAV9, ALA3

2 Harfli Kelimeler

AV8, AL2, LA2


AL


[isim]
  • Kanın rengi, kızıl, kırmızı
[sıfat]
  • Bu renkte olan

    Al bayrak. Al çuha.

[sıfat]
  • Bu renkte olan (at)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al elmaya taş atan çok olur
  • al giymedim ki alınayım
  • al gömlek gizlenemez
  • alı alına, moru moruna
  • alı al, moru mor
  • al kanlara boyanmak
  • al kiraz üstüne kar yağmış

Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar

[isim] [eskimiş]
  • Aldatma, düzen, tuzak, hile

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz

[kimya]
  • Alüminyum elementinin simgesi

LA (Kelime Kökeni: İtalyanca la)


[isim] [müzik]
  • Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
[kimya]
  • Lantan elementinin simgesi

ÂLÂ (Kelime Kökeni: Arapça aʿlā)


[sıfat]
  • İyi, pekiyi, daniska

    Beni Konya Lezzet Lokantası'na götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: arşıâlâ, ne âlâ, pekâlâ, dik âlâsı

[sıfat]
  • Karışık renkli, çok renkli, alaca

    Ala kilim eskimiş.

[isim]
  • Alabalık
[halk ağzında]
  • Açık kestane renginde olan, ela (göz)
[isim] [halk ağzında]
  • Kekliğin boynundaki siyah halka

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ala keçi her vakit püsküllü oğlak doğurmaz

Birleşik Kelimeler: alabacak, alabalık, alabaş, alaçam, ala gün, alakarga, ala sulu, alatav, dağ alası, deniz alası, göl alası


AV


[isim]
  • Karada, denizde, gölde veya akarsularda evcil olmayan hayvanları vurma veya yakalama işi, şikâr

    Kral hiç tınmadan, rahat rahat avdan döndü. - Necip Fazıl Kısakürek

[mecaz]
  • Tuzağa düşürülen, kendisinden yararlanılan kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ava çıkmak
  • ava gelmez kuş olmaz, başa gelmez iş olmaz
  • ava giden avlanır
  • av avlanmış, tav tavlanmış
  • av avlayanın, kemer bağlayanın
  • av vuranın değil, alanın

Birleşik Kelimeler: av dönemi, av hayvanı, av köpeği, av mevsimi, av sezonu, av tezkeresi, av yasağı, sökün avı, sürek avı, sürgün avı


LAV (Kelime Kökeni: Fransızca lave)


[isim] [jeoloji]
  • Yanardağların püskürme sırasında yeryüzüne çıkardıkları, dünyanın derinliklerinden gelen kızgın, erimiş maddeler, püskürtü

Birleşik Kelimeler: lav silahı, lav taşması


AVAL (Kelime Kökeni: Fransızca aval)


[isim] [ticaret]
  • Ticari senetlerde, ödemeden sorumlu olanların ödememesi durumunda üçüncü bir kişinin alacaklılara senet bedelini ödeyeceğine ilişkin verdiği güvence
[sıfat] [argo]
  • Saflığı sersemlik derecesine varan (kimse)

    Geçende yanımdan geçti de tanıyamadı aval, o kalabalığın içinde. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: aval aval


LAVA (Kelime Kökeni: İtalyanca lava)


[ünlem] [denizcilik]
  • Herhangi bir yere yanaşmış filikanın kürek çekmeksizin ilerlemesi için verilen buyruk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lava etmek


LAVAJ (Kelime Kökeni: Fransızca lavage)


[isim] [teknik]
  • Bir işlem sonrası, metal yüzeyleri su ile yıkama
[tıp]
  • Bir organı su vererek yıkayıp temizleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lavaj yapmak