LAGÜN ile Oluşan Kelimeler (LAGÜN Kelime Türetme)



LAGÜN harflerinden oluşan 11 kelime bulunuyor. LAGÜN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Lagün kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

LAGÜN11

3 Harfli Kelimeler

GÜN9, GÜL9, ALG7, LAN3, NAL3

2 Harfli Kelimeler

4, ÜN4, AN2, AL2, LA2


AN (Kelime Kökeni: Arapça ān)


[isim]
  • Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası, lahza, dakika

    Zira göçebelerin hayatı her an yardımlaşmalarını gerektirir. - Cemil Meriç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anı anına uymamak
  • an meselesi

Birleşik Kelimeler: anbean, bir an, eş anlı

[isim] [halk ağzında]
  • İki tarla arasındaki sınır
[isim]
  • Zihin

    An bulanıklığı. An yorgunluğu.


AL


[isim]
  • Kanın rengi, kızıl, kırmızı
[sıfat]
  • Bu renkte olan

    Al bayrak. Al çuha.

[sıfat]
  • Bu renkte olan (at)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al elmaya taş atan çok olur
  • al giymedim ki alınayım
  • al gömlek gizlenemez
  • alı alına, moru moruna
  • alı al, moru mor
  • al kanlara boyanmak
  • al kiraz üstüne kar yağmış

Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar

[isim] [eskimiş]
  • Aldatma, düzen, tuzak, hile

Ata Sözleri ve Deyimler

  • al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz

[kimya]
  • Alüminyum elementinin simgesi

LA (Kelime Kökeni: İtalyanca la)


[isim] [müzik]
  • Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
[kimya]
  • Lantan elementinin simgesi

LAN


[ünlem] [kaba konuşmada]
  • Ulan

    İte bak lan, dedi, nasıl da horozlanıyor? - Necati Cumalı


NAL (Kelime Kökeni: Arapça naʿl)


[isim]
  • At, eşek, öküz vb. yük hayvanlarının tırnaklarına çakılan, ayağın şekline uygun demir parçası

    Atların nal tıkırtıları, demir tekerlek gürültüleri işitildi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nal çakmak
  • nal deyip mıh dememek
  • nalları dikmek
  • nal toplamak

Birleşik Kelimeler: nalbant, naldöken, dörtnal, dörtnala


NÜ (Kelime Kökeni: Fransızca nu)


[sıfat]
  • Çıplak
[isim]
  • Çıplak resim

ÜN


[isim]
  • Ses

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ün almak (veya kazanmak veya salmak veya yapmak)
  • üne kavuşmak


ALG (Kelime Kökeni: Latince)


[isim] [bitki bilimi]
  • Su yosunu

GÜN


[isim]
  • Güneş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gün ağarmak
  • gün almak
  • gün atmak
  • gün batmak
  • gün bugün
  • gün doğmadan kimliği söylenmez
  • gün doğmadan neler doğar
  • gün doğmak
  • gün doğmak
  • güne göre kürk giyinmek gerek
  • gün eylemek
  • gün geçer, kin geçmez
  • gün geçirmek (veya öldürmek)
  • gün geçmek
  • gün gibi açık
  • gün görmemek
  • gün güne uymaz
  • gün kavuşmak
  • gün koymak
  • günlerden bir gün
  • günleri gece olmak
  • günleri sayılı olmak
  • gün meselesi
  • gün ola harman ola
  • gün olur yılı besler, yıl olur günü beslemez
  • gün saymak
  • günü (veya gününü) kurtarmak
  • günü dolmak
  • günü gününe uymaz
  • gününü (veya günlerini) saymak (veya beklemek)
  • gününü doldurmak
  • gününü görmek
  • gününü göstermek
  • gününü gün etmek
  • günü yetmek
  • gün varken davarını eve götür
  • gün yemek
  • gün yüzü görmemek
  • gün yüzü görmemiş (söz veya küfür)

Birleşik Kelimeler: günâşık, günaşırı, günaydın, gün balı, gün balığı, gün batımı, gün batısı, günbegün, günberi, gün boyu, günçiçeği, gün dikilmesi, gün doğusu, gündöndü, gün dönümü, gün durumu, güngörmez, güngörmüş, gün gülü, gün günden, günısı, gün ışığı, günindi, gün merkezli, gün ortası, günöte, Gün tutulması, gün tün eşitliği, gün yağmuru, gün yayı, gün yeli, günden güne, günebakan, günler günü, günübirlik, günü geçmiş, günü gününe, günün adamı, günün birinde, ala gün, artık gün, ay gün takvimi, ay gün yılı, ek gün, ertesi gün hapı, her gün, iyi gün, iyi gün dostu, kara gün, kara gün dostu, mübarek gün, öbür gün, ön gün, öte gün, tam gün, ana baba günü, arife günü, aşure günü, bayram günü, çalışma günü, doğum günü, güneş günü, halk günü, hesap günü, imza günü, iş günü, kabul günü, kandil günü, kış günü, kıyamet günü, mahşer günü, okuma günü, paça günü, yaş günü, yıldız günü


GÜL (Kelime Kökeni: Farsça gul)


[isim] [bitki bilimi]
  • Gülgillerin örnek bitkisi (Rosa)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gül gibi
  • gül gibi bakmak
  • gül gibi geçinmek (veya yaşamak)
  • gülleri yarılmak
  • gülü seven dikenine katlanır
  • gül üstüne gül koklamamak
  • gülü tarife ne hacet, ne çiçektir biliriz

Birleşik Kelimeler: gülabdan, gülbahar, gülbank, gülbeşeker, gül böceği, gül böreği, güldeste, gülhatmi, gülibrişim, gülistan, gülkurusu, gül kurusu, gül rengi, gül suyu, gülşen, gül yağı, karagül, yabani gül, ayı gülü, Çin gülü, denizgülü, gün gülü, Isparta gülü, ipek gülü, Japon gülü, kır gülü, menekşe gülü, orman gülü, rüzgârgülü, yaban gülü, yayla gülü


LAGÜN (Kelime Kökeni: Fransızca lagune)


[isim] [coğrafya]
  • Deniz kulağı