KÖŞEK ile Oluşan Kelimeler (KÖŞEK Kelime Türetme)



KÖŞEK harflerinden oluşan 12 kelime bulunuyor. KÖŞEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Köşek kelimesinin anlamı nedir? Köşek ile başlayan kelimeler. İçinde köşek olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

KÖŞEK14

4 Harfli Kelimeler

KÖŞE13, KÖŞK13

3 Harfli Kelimeler

KÖK9, ÖKE9, KEŞ6, ŞEK6, KEK3

2 Harfli Kelimeler

5, ŞE5, EK2, KE2


EK


[isim]
  • Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça

    Yazının ekleri.

[sıfat]
  • Eklenmiş, katılmış

    Okul müdürüyken okulun ek inşaatında hamallarla birlikte çalışmış. - Haldun Taner

[dil bilgisi]
  • Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan, başa, sona veya kelimenin içine eklenebilen, bağımlı dil bilgisi ögeleri, lahika

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ek bent olmak
  • ekini belli etmemek

Birleşik Kelimeler: ek bileziği, ek bütçe, ek ders, ek eylem, ek fiil, ek görev, ek gün, ek kart, ek kök, ek oylum, ek ödenek, ek poliçe, ek süre, ek tahsisat, iç ek, işlek ek, ön ek, son ek, aidiyet eki, bildirme eki, çekim eki, çoğul eki, çokluk eki, durum eki, edilgenlik eki, eşitlik eki, hâl eki, ilgi eki, iyelik eki, kişi eki, küçültme eki, nispet eki, olumsuzluk eki, soru eki, şahıs eki, topluluk eki, türetme eki, yapım eki, yokluk eki, yön eki, yön gösterme eki, zaman eki, çatı ekleri


KE



KEK (Kelime Kökeni: İngilizce cake)


[isim]
  • Ana maddeleri yumurta, un ve şeker olan, içerisine kuru üzüm, kakao, fındık vb. konularak fırında pişirilen tatlı çörek
[argo]
  • Aptal, bön, kolay aldatılabilen (kimse)

Birleşik Kelimeler: çaylı kek, kakaolu kek, sade kek, üzümlü kek



[isim]
  • Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzeri

    Çorabın öbür eşini yerden almak için sol ayağını uzatıyordun. - Ömer Seyfettin

[halk ağzında]
  • Kuma, ortak
[halk ağzında]
  • Arkadaş
[halk ağzında]
  • Döl eşi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)
  • eş tutmak

Birleşik Kelimeler: eş adlı, eş anlam, eş anlı, eş bacaklılar, eş basınç, eş başkan, eş biçim, eş cinsel, eş değer, eş deprem, eş dost, eş eksenli, eş güdüm, eş kanatlı, eşkenar, eş koşma, eş merkezli, eş ölçüm, eş sesli, eş sıcak, eş yapı, eş yapım, eş yükselti, eş zaman, döl eşi


ŞE



KEŞ (Kelime Kökeni: Farsça keşk)


[isim] [halk ağzında]
  • Yağı alınmış sütten veya yoğurttan yapılan peynir
[sıfat] [argo]
  • Ayyaş
[sıfat] [argo]
  • Aptal

ŞEK (Kelime Kökeni: Arapça şekk)


[isim] [eskimiş]
  • Kuşku

KÖK


[isim] [bitki bilimi]
  • Bitkileri toprağa bağlayan, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm
[bitki bilimi]
  • Kök sap, kök(I)
[mecaz]
  • Dip, temel, esas

    Ta gölden başlayan tipi ve fırtına Şebben'in sıcak evini kökünden sarsıyordu. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]
  • Kaynak, köken

    Ölenle, son zamanları gevşeyen, azalan fakat kökleri mazinin sağlamlığı içinde kalan eski bir aşinalığım vardı. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]
  • Bir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü
[dil bilgisi]
  • Kelimenin her türlü ek çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü: Yaptırmak kelimesinde kök, yap- bölümüdür
[kimya]
  • Olağan şartlarda çevresinden yalıtılamayan ancak birçok tepkimeyi nitelik değiştirmeden kalabilen atom kümesi
[matematik]
  • Denklemde bilinmeyenin yerine konulduğunda uygun düşen gerçek veya birleşik değer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kök almak
  • kök salmak
  • kök sökmek
  • kök söktürmek
  • kökü kazınmak
  • kökü kurumak
  • kökünden halletmek
  • kökünden kazımak
  • köküne kıran girmek
  • kökünü kazımak

Birleşik Kelimeler: kök bacaklılar, kök bilgisi, kökboyası, kök boyası, kök doğrayıcısı, kök hücre, kök işareti, kök kaplama, kök kırmızısı, kök kurdu, kök mantar, köknar, kök örnek, kök sap, acı kök, ana kök, ek kök, ikili kök, karekök, kazık kök, kılcal kök, kızılkök, küpkök, saçak kök, yumru kök, ad kökü, adamkökü, altın kökü, eğir kökü, ense kökü, fiil kökü, helvacı kökü, isim kökü, meyan kökü, yumurtakökü, zıkkımın kökü

[isim] [müzik]
  • Sazı kurmaya yarayan burgu

ÖKE


[isim]
  • Deha sahibi kimse, dâhi

KÖŞE (Kelime Kökeni: Farsça gūşe)


[isim]
  • Birbirini kesen iki çizginin, iki düzlemin oluşturduğu açı, zaviye

    Kutunun sivri köşesi.

[mecaz]
  • Kuytu, tenha veya ücra yer
[mecaz]
  • Kimsenin kolay kolay uğramadığı yer

    İlk adımda otel, han, kahve köşeleri bulmak ihtiyacı baş gösterecek. - Refik Halit Karay

[spor]
  • Futbol, hentbol, su toıpunda kale çizgilerinin kesişme noktalarından her biri, korner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • köşe olmak
  • köşesine çekilmek
  • köşe tutmak
  • köşeyi dönmek

Birleşik Kelimeler: köşe atışı, köşebaşı, köşebent, köşe bucak, köşe demiri, köşe dolabı, köşe dönmeci, köşe dönücü, köşe kadısı, köşe kapmaca, köşe koltuğu, köşe minderi, köşe penceresi, köşe rafı, köşe taşı, köşe vuruşu, köşe yastığı, köşe yazarı, köşe yazısı, başköşe, dörtköşe, dört köşe, kenarda köşede, kıyıda köşede, konuk köşesi, müzik köşesi


KÖŞK (Kelime Kökeni: Farsça kuşk)


[isim]
  • Bahçe içinde yapılmış süslü ev, kasır

    Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık. - Ahmet Haşim

Birleşik Kelimeler: camlı köşk, mercanköşk, sırça köşk, alabanda köşkü, kaptan köşkü, pilot köşkü

[isim]
  • Aydın iline bağlı ilçelerden biri

KÖŞEK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Bir yaşına kadar olan deve yavrusu