KURTTIRNAĞI Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



KURTTIRNAĞI harflerini içeren 4 harfli 40 kelime bulunuyor. 4 harfli KURTTIRNAĞI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KIĞI13, AĞIN12, AĞIR12, AĞIT12, AĞRI12, UĞRA12, ITIR6, TINI6, ARTI5, ARIK5, ANIK5, ANIT5, ANUT5, ATIK5, ATKI5, AKUT5, AKIN5, AKUR5, IRAK5, KURT5, KURA5, KUNT5, KANI5, KARI5, KINA5, KITA5, KATI5, RAKI5, TURA5, TANI5, TAKI5, TAUN5, TIRT5, URAN5, KANT4, KART4, RANT4, TANK4, TAKT4, TART4


KANT (Kelime Kökeni: Arapça ḳand)


[isim]
  • Şeker ve limonla içilen sıcak su

KART


[sıfat]
  • Gençliği ve körpeliği kalmamış, körpe karşıtı

    Bu kart hatunun, bu içi dışı pörsük kadının hâlâ piyasa yeri araması beni çıldırtıyor. - Halide Edip Adıvar

[isim]
  • Düzgün kesilmiş ince karton parçası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kart basmak
  • kart çıkarmak

Birleşik Kelimeler: açık kart, ek kart, hamilikart, kırmızı kart, manyetik kart, sanal kart, sarı kart, serbest kart, yeşil kart, adres kartı, banka kartı, basın kartı, duhuliye kartı, giriş kartı, kimlik kartı, kredi kartı, nakit kartı, ödeme kartı, posta kartı, tanıtma kartı, tebrik kartı, telefon kartı, uçuş kartı, varlık kartı, yaka kartı


RANT (Kelime Kökeni: Fransızca rente)


[isim] [ekonomi]
  • Getirim

    Fırlayan arsa rantları, oy ticareti hissesi olarak paylaşıldı. - Aydın Boysan


TANK (Kelime Kökeni: Fransızca tank)


[isim] [askerlik]
  • Zırhlı ve silahlı, tekerlekleri paletli, motorlu savaş taşıtı

Birleşik Kelimeler: tanksavar, safra tankı


TAKT (Kelime Kökeni: Fransızca tact)


[isim]
  • Yerinde konuşma veya davranma

TART (Kelime Kökeni: Arapça ṭard)


[isim] [eskimiş]
  • Kovma, çıkarma

Birleşik Kelimeler: tart suçu, tardetmek

[isim]
  • Kalıpta pişen bir tür meyveli pasta

ARTI


[isim] [matematik]
  • Toplama işleminde + işaretinin adı, zait
[sıfat] [matematik]
  • Sıfırdan büyük, önünde artı işareti bulunan (sayı), eksi karşıtı, pozitif
[mecaz]
  • Fazlalık

    Alışkanlıklarımız artılarıyla eksileriyle nelerdir, aktarılmıyor çocuklarımıza. - Nezihe Meriç

Birleşik Kelimeler: artı güç, artı para, artı sayı, artı uç


ARIK


[isim] [halk ağzında]
  • Ark

    Arıkta çimdim de geldim diye fısıldadı. - Cahit Uçuk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arık çekmek

[sıfat]
  • Zayıf, cılız, kuru, sıska

    Arık, zayıf bir buzağı kuyruğunu sallayarak gidiyordu. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arık ata kuyruğu da yüktür
  • arık etten yağlı tirit olmaz
  • arık öküze bıçak çalınmaz


ANIK


[sıfat] [eskimiş]
  • Hazır
[isim] [bitki bilimi]
  • Ballıbabagillerden, tek yıllık, mavi çiçekli, yemeklere koku vermek için kullanılan bir bitki, dağ reyhanı (Ziziphora)

ANIT


[isim] [mimarlık]
  • Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı, abide

    Duydum ve okudum ki Sinan'a bir anıt yapılacakmış. - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Önemi ve değeri çok olan eser veya kişi

Birleşik Kelimeler: Anıtkabir, anıt mezar


ANUT (Kelime Kökeni: Arapça ʿanūd)


[sıfat] [eskimiş]
  • İnatçı

    Bu haşin, anut, katil mazinin anif tahakkümü yalnız Türklere, yalnız Türkiye'ye mahsus değildi. - Ömer Seyfettin


ATIK


[isim]
  • Hastane, ev, fabrika vb. yerlerde kullanılmış, artık işlenemez veya çevre için zarar oluşturan her türlü madde
[sıfat]
  • Atılmış, atılan

Birleşik Kelimeler: atık kâğıt, atık su, endüstriyel atık, evsel atık, katı atık, nükleer atık, tıbbi atık, inşaat atığı


ATKI


[isim]
  • Soğuğa karşı omuzlara, başa, sırta veya boyna alınan örtü, bürgü

    Belinde ince bir ceylan postu, sırtında ağaç liflerinden örülmüş kaba bir atkı vardı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[halk ağzında]
  • Büyük yaba

Birleşik Kelimeler: atkı iplik


AKUT (Kelime Kökeni: Almanca akut)


[sıfat] [tıp]
  • İveğen

AKIN


[isim]
  • Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması

    Adayı bir rençper akını doldurmuştu. - Sait Faik Abasıyanık

[spor]
  • Gol atmak veya sayı yapmak amacıyla karşı takımın sahasına doğru genellikle topluca girişilen hücum

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akın etmek

Birleşik Kelimeler: akınkayası, hızlı akın, karşı akın

[isim] [edebiyat]
  • Kazak ve Kırgız Türklerinin saz şairlerine verdiği ad