KUNDAKSIZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



KUNDAKSIZ harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli KUNDAKSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ADSIZ12, ANDIZ11, ANSIZ10, SIZAK10, SAKIZ10, KIZAK9, KIZAN9, KUDAS9, KAZIK9, NAKIZ9, SUDAN9, SUDAK9, SADIK9, ANDIK8, KUNDA8, KADIN8, KISKA7, KASNI7, KASIK7, NAKIS7, SUNAK7, SANIK7, SAKIN7, KANIK6


KANIK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Kanaatkâr

KISKA


[isim] [halk ağzında]
  • Arpacık soğanı

KASNI


[isim]
  • Çadıruşağı, şeytantersi ağacı vb. bitkilerden elde edilen bir zamk

KASIK


[isim] [anatomi]
  • Vücudun karın ile uyluk arasındaki bölümü

    Tabancayı kılıfsız olarak kuşağının arasına, sol kasığının üstüne yerleştirdi. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: kasık bağı, kasık biti, kasık çatlağı, kasık fıtığı, kasık otu


NAKIS (Kelime Kökeni: Arapça nāḳiṣ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Eksik, tam olmayan, bitmemiş, noksan
[mecaz]
  • Özrü, kusuru olan
[isim] [matematik]
  • Eksi
[zarf]
  • Eksik, tam olmayan, bitmemiş, noksan biçimde

    Nakıs kalan bilgilerimizi ikmale uğraşırlar. - Hüseyin Cahit Yalçın


SUNAK


[isim]
  • Tapınaklarda, üzerinde kurban kesilen, günlük yakılan, dinî tören yapılan taş masa

SANIK


[isim] [hukuk]
  • Suçlu olduğu sanılarak mahkemeye sevk edilmiş kimse, maznun

    Reis, salonu boşalttı ve idam kararını da sanıkların gıyabında okudu. - Necip Fazıl Kısakürek


SAKIN


[ünlem]
  • Asla

    Aman matmazel, sakın dışarı çıkmayınız! - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakın ha!


ANDIK


[isim] [halk ağzında]
  • Sırtlan

KUNDA


[isim] [hayvan bilimi]
  • Bir tür büyük ve zehirli örümcek

KADIN


[isim]
  • Erişkin dişi insan, hatun, hatun kişi, zen

    Yanlarında, kendileriyle ahbaplık edecek dostlar, hizmetlerine koşacak kadınlar veya erkekler görmek isterler. - Abdülhak Şinasi Hisar

[sıfat]
  • Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri, becerileri olan
[mecaz]
  • Hizmetçi bayan
[eskimiş]
  • Bayan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kadının fendi, erkeği yendi
  • kadının yüzünün karası erkeğin elinin kınası
  • kadın olmak

Birleşik Kelimeler: kadınana, kadın avcısı, kadın başına, kadın berberi, kadınbudu, kadındüğmesi, kadınevi, kadıngöbeği, kadın hareketi, kadın hastalıkları, kadın kadına, kadın kadıncık, kadınnine, kadın terzisi, kadın ticareti, kadıntuzluğu, kadınlar hamamı, ana kadın, ayşekadın, bohçacı kadın, genel kadın, kiralık kadın, kötü kadın, temizlikçi kadın, yazıcı kadın, bilim kadını, ev kadını, hayat kadını, iş kadını, Osmanlı kadını, salon kadını, sokak kadını


KIZAK


[isim]
  • Kar veya buz üzerinde kayarak yol alan tekerleksiz taşıt

    Sokağa çıkıp tahta kızağıyla onu kaydırmak istedim. - Reha Mağden

[denizcilik]
  • Tersanelerde üzerinde gemi yapılan, onarılan veya gemiyi suya indirip sudan çıkarmaya yarayan ızgara

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kızağa çekmek (veya almak)
  • kızak yapmak

Birleşik Kelimeler: su kızağı


KIZAN


[isim] [halk ağzında]
  • Erkek çocuk

Birleşik Kelimeler: kız kızan

[isim] [halk ağzında]
  • Dişi köpek, kedi gibi hayvanların çiftleşme isteği gösterdikleri durum veya zaman

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kızana gelmek


KUDAS (Kelime Kökeni: Arapça ḳudās)


[isim] [din bilgisi]
  • Hz. İsa'nın havarileriyle birlikte yediği son yemeği anmak için, Hristiyanların kilisede bir kap içinde ekmek ve şarabı kutsayarak yaptıkları tören, liturya

KAZIK


[isim]
  • Toprağa çakılmak için hazırlanmış, ucu sivri demir veya ağaç

    Çadır kazığı.

    Hayvanı kazığa bağlamak.

[sıfat] [mecaz]
  • Çok zor (soru, sınav vb.)
[teklifsiz konuşmada]
  • Aldatma
[spor]
  • Genellikle yağlı güreşte, güreşçinin, elini hasmının kispeti içine sokarak yaptığı oyun
[eskimiş]
  • İnsanı üzerine oturtarak öldürdükleri, yere dik çakılmış sivri uçlu odun veya şiş
[eskimiş]
  • Kazığa oturtarak uygulanan öldürme cezası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kazığa vurmak
  • kazık (veya kazığı) yemek
  • kazık atmak
  • kazık dikmek (veya kakmak)
  • kazık gibi
  • kazık kadar
  • kazık yutmuş gibi

Birleşik Kelimeler: kazık fren, kazık kök, kazık marka, çatal kazık, Demirkazık, dost kazığı, kaşınma kazığı