KUNDAKLAYIŞ Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



KUNDAKLAYIŞ harflerini içeren 6 harfli 30 kelime bulunuyor. 6 harfli KUNDAKLAYIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ADAYIŞ14, UYANIŞ13, YANDAŞ13, ADANIŞ12, YANLIŞ12, YAŞLIK12, DAYALI11, KANDAŞ11, UŞAKLI11, YANDIK11, YANŞAK11, DAYLAK10, DALYAN10, KIŞLAK10, KUŞLAK10, KALKIŞ10, UYANIK10, UYAKLI10, AYAKLI9, AYNALI9, ADAKLI9, KUNDAK9, LUANDA9, NAKKAŞ9, YANLIK9, YAKALI9, KANYAK8, KAYNAK8, ANALIK7, KALKAN6


KALKAN


[isim]
  • Ok, kılıç vb.nden korunmak için savaşçıların kullandığı korunmalık
[mecaz]
  • Koruyucu

    Akbabanın kanatlarından başka kalkanı yoktu galiba. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalkan etmek
  • kalkan olmak

Birleşik Kelimeler: kalkan bezi, kılıçkalkan

[isim] [hayvan bilimi]
  • Yan yüzergillerden, büyük, yassı, derisi düğme veya çivi denilen birtakım sivri kemiklerle örtülü, beyaz etli balık, kalkan balığı (Scophtalmus maximus)

Birleşik Kelimeler: kalkan balığı, kalkan böcekleri, çivisiz kalkan


ANALIK


[isim]
  • Anne olma durumu

    Yazarların analığa ve analarına yaklaşımları da çeşitlidir doğallıkla. - Adalet Ağaoğlu

[halk ağzında]
  • Üvey ana

    Benim analığımın yetiştiği konak da çok çok büyükmüş. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • analık etmek
  • analık fenalık

Birleşik Kelimeler: sütanalık


KANYAK (Kelime Kökeni: Fransızca cognac)


[isim]
  • Konyak

KAYNAK


[isim]
  • Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz

    Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[mecaz]
  • Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi
[fizik]
  • Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer

    Işık kaynağı.

    Isı kaynağı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaynağını (bir şeyden) almak
  • kaynak yapmak

Birleşik Kelimeler: kaynakhane, kaynak kişi, kaynak korozyonu, kaynak makinesi, kaynak suyu, öz kaynak, bağımlı akım kaynağı, buzul kaynağı, elektrik kaynağı, enerji kaynağı, gelir kaynağı, güç kaynağı, haber kaynağı, ilham kaynağı, kesintisiz güç kaynağı, yer altı kaynakları


AYAKLI


[sıfat]
  • Ayağı olan

    Odanın ortasına üç ayaklı masayı koymuş, etrafına sandalyeleri diziyordu. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: ayaklı ansiklopedi, ayaklı canavar, ayaklı gazete, ayaklı koşma, ayaklı kütüphane, ayaklı mâni, iki ayaklı, kan ayaklı, kanı ayaklı, çift ayaklılar, çok ayaklılar, dört ayaklılar, karından ayaklılar, kolsu ayaklılar, kürek ayaklılar, on ayaklılar, perde ayaklılar, yüzgeç ayaklılar


AYNALI


[sıfat]
  • Aynası olan

    Hemen aynalı dolabını açtı, en iyi çarşafını çıkararak acele giyinmeye başladı. - Peyami Safa

[argo]
  • Parlak yüzlü, yakışıklı, güzel

    Vah vah, aynalı şeydi doğrusu, kayartonun elinden kurtaramadınız. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: aynalı sazan


ADAKLI


[sıfat]
  • Adağı olan, adak adamış olan
[isim] [halk ağzında]
  • Nişanlı
[isim]
  • Bingöl iline bağlı ilçelerden biri

KUNDAK


[isim]
  • Yeni doğmuş çocuğu ilk aylarda sıkıca sarıp sarmalamaya yarayan geniş bez

    Kendisine uzattıkları ince ve beyaz bir kundağa sarılmış kızına baktı. - Ömer Seyfettin

[isim]
  • Yangın çıkarmak için bir yere konulan tutuşmuş yağlı bez parçası vb.

    Ben şamdanımla evveli kapının önüne yığılan şeyleri, sonra cibinliği, perdeleri, bütün duvarları çeviren kundakları tutuşturacağım. - Halit Ziya Uşaklıgil

[mecaz]
  • Ara bozma, fitne, fesat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kundak sokmak (veya koymak)

Birleşik Kelimeler: çatal kundak


NAKKAŞ (Kelime Kökeni: Arapça naḳḳāş)


[isim] [eskimiş]
  • Yapıların duvar ve tavanlarına süslemeler yapan usta, bezekçi

    Fırçayı tutamıyor parmakları nakkaşın / Mermeri oymaz oldu eli heykeltıraşın - Faruk Nafiz Çamlıbel


YANLIK


[isim]
  • Kahvaltıda ve diğer öğünlerde ana yiyeceğin yanında verilen çerez türü veya domates, salatalık vb. yiyecekler

YAKALI


[sıfat]
  • Herhangi bir biçimde yakası olan

    Damat orta yaşlı bir zat olup kadife yakalı lacivert bir palto giymişti. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: yakalı kamçılılar, altın yakalı, beyaz yakalı, çelik yakalı, mavi yakalı, pembe yakalı, yeşil yakalı

[isim] [halk ağzında]
  • Boynu üzerinde manto yakasına benzeyen tüyleri bulunan bir tür güvercin

DAYLAK


[isim] [halk ağzında]
  • Dişi deve
[sıfat]
  • Çıplak

    Develer daylak / Sevenler aylak / Sen kimin yârisin / Her yanın oynak - Halk türküsü


DALYAN (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Deniz, göl ve ırmakların kıyılara yakın yerlerinde ağ ve kazıklarla oluşturulan, büyük balık avlama yeri

    Dalyanda hamlacılar kaçıştı, deniz bir cam kadar sert ve hareketsiz. - Abidin Dino

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dalyan gibi

Birleşik Kelimeler: dalyan ağı, dalyan çorbası, dalyan köftesi, dalyan sepeti, dalyan tarlası, dalyan yeri


KIŞLAK


[isim] [halk ağzında]
  • Kışın barınılan yer

KUŞLAK


[isim] [eskimiş]
  • Av kuşları bol olan yer