Koru ile Başlayan Kelimeler



KORU ile başlayan 25 kelime bulunuyor. Başında KORU olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Koru kelimesinin anlamı nedir? İçinde koru olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

KORUYUCULUK21, KORUMACILIK19

10 Harfli Kelimeler

KORUNGALIK17, KORUNAKSIZ17

9 Harfli Kelimeler

KORUCULUK16, KORUNUMLU14, KORUMALIK13, KORUNAKLI12

8 Harfli Kelimeler

KORUYUCU17, KORUNCAK13, KORUNMAK11

7 Harfli Kelimeler

KORUYUŞ15, KORUCUK13, KORUGAN13, KORUNGA13, KORUNUM11, KORULUK10, KORUMAK10, KORUNMA10, KORUNAK9

6 Harfli Kelimeler

KORUCU12, KORUMA9

5 Harfli Kelimeler

KORUK7, KORUN7

4 Harfli Kelimeler

KORU6


KORU


[isim]
  • Bakımlı küçük orman

    Arkamda çam korularının parça parça neftîleştirdiği yeşil bir dağ. - Refik Halit Karay


KORUK


[isim] [bitki bilimi]
  • Henüz olgunlaşmamış ekşi üzüm

    Hüseyin Ağa, aşağıda koruk sıkmış, buğulu bardaklarla geldi. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]
  • İçi boş (kabuklu meyve)

Birleşik Kelimeler: koruk lüferi, koruk suyu, koruk şerbeti, dam koruğu


KORUN


[isim] [anatomi]
  • Üst derinin en dış tabakası

    Korun tabakası deriyi koruyan bir oluşumdur.

Birleşik Kelimeler: korun dokusu


KORUNAK


[isim]
  • Tehlikeden kurtulmak, korunmak için yapılmış yer
[mecaz]
  • Koruyan, esirgeyen, saklayan kimse

KORUMA


[isim]
  • Korumak işi

    Bütün oba sevdalıları korumanın sevinci, övüncü içindeydi. - Yaşar Kemal

[ekonomi]
  • Bankacılık alanında, bir malda veya bir menkulde gelecekte ortaya çıkacak fiyat değişikliklerine karşı korunmak amacıyla vadeli bir sözleşme yapılması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korumaya almak

Birleşik Kelimeler: koruma aracı, koruma görevlisi, koruma polisi, koruma ünsüzü, orman koruma memuru, sahil koruma, yakın koruma, alan koruması


KORULUK


[isim]
  • Koru durumunda olan sık ağaçlı yer

    Çakır Ayşe, hazırlayacağı çıkınıyla onu köyün altındaki korulukta bekleyecekti. - Halikarnas Balıkçısı


KORUMAK


[-i] [-den]
  • Bir kimseyi veya bir şeyi dış etkilerden, tehlikeden, zor bir durumdan uzak tutmak, esirgemek, muhafaza etmek, vikaye etmek, sıyanet etmek

    Orasını tozdan, yağmurdan korumak borcumuzdur. - Orhan Seyfi Orhon

[-i]
  • Tehlikeye karşı denetimi altında bulundurmak, savunmak, müdafaa etmek

    Yurdu korumak.

[-i]
  • Tehlikeli, zararlı durumları önlemek

    İlaçla meyveleri korudu.

[-i] [mecaz]
  • Bir şeyin eskimesini, yıpranmasını önlemek için gereken dikkat ve özeni göstermek

    Üstünü başını biraz korusaydın bu kadar kirlenmezdi.

[-i] [mecaz]
  • Süregelen bir durumun değişikliğe uğramasını önlemek

    Geleneklerini koruyorlar.

[-i] [mecaz]
  • Karşılamak, denk gelmek

    Bu işin geliri masrafını korumaz.


KORUNMA


[isim]
  • Korunmak işi

    Ekinlerinizin korunması için de gereken tedbirleri alınız. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korunma görmek

Birleşik Kelimeler: pasif korunma


KORUNMAK


[nesnesiz]
  • Kendini korumak, bir yere sığınmak, bir şeyden sakınmak

    Şiddetli soğuktan korunmak için üzerlerinde üç kat keçe vardı. - İhsan Oktay Anar


KORUNUM


[isim]
  • Korunma işi, muhafaza

KORUNAKLI


[sıfat]
  • Korunağı olan

    Korunaklı sandığım köşe o kadar da korunaklı değildi. Yağmur iliklerime kadar işlemişti. - Sulhi Dölek


KORUCU


[isim]
  • Orman veya kır bekçisi

Birleşik Kelimeler: köy korucusu


KORUMALIK


[isim]
  • Koruma sağlayan şey

KORUNCAK


[isim]
  • Ambalajlanan malı dış etkilere karşı korumak için ambalaj çatısına çakılan tahta, kontrplak vb. malzeme, mahfaza

KORUCUK


[isim]
  • Küçük koru

    Şimdi orada bir sürü meşe fidanlarından bir korucuk peydah olmaya başlıyor. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu