KOMANDİTE Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



KOMANDİTE harflerini içeren 4 harfli 91 kelime bulunuyor. 4 harfli KOMANDİTE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Komandite ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Komandite olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

DEMO8, MODA8, ADEM7, DONE7, DAİM7, EDİM7, İDAM7, MİDE7, ODAK7, ATOM6, ADET6, DİNK6, DİNE6, DANK6, DANE6, DENK6, DENİ6, EDNA6, EDİK6, EDAT6, İADE6, İDEA6, KOMİ6, KOMA6, KEDİ6, MOKA6, MONT6, MANO6, NİDA6, ONMA6, ANOT5, AMİN5, AMİT5, AKİM5, EKİM5, ENAM5, EMİN5, EMİK5, EMAN5, İNME5, İNAM5, İTME5, İMAN5, İKON5, KOTA5, KONT5, KONİ5, KANO5, KAME5, KAİM5, MİNK5, MİNE5, MİKA5, MİAT5, META5, MANİ5, MAKİ5, MAİN5, MENİ5, NOTA5, NEMA5, NAME5, NATO5, ONAT5, TOKA5, TEMA5, ATİK4, AKİT4, AKNE4, ETİK4, ETKİ4, ENİK4, EKİN4, EKTİ4, İNEK4, İNAT4, İNAK4, İANE4, İKNA4, İKEN4, İKTA4, KANİ4, KANT4, KAİN4, KATİ4, KENT4, NİTE4, TİKE4, TANK4, TANE4, TEİN4


ATİK


[sıfat]
  • Çabuk davranan, çevik

Birleşik Kelimeler: atik tetik

[sıfat] [eskimiş]
  • Eski, eski zamanla ilgili

Birleşik Kelimeler: Ahd-i Atik


ÂKİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳid)


[sıfat]
  • Bağıtçı
[isim] [eskimiş] [hukuk]
  • Sözleşme

Birleşik Kelimeler: akit vaadi, akdetmek, evlilik akdi, hizmet akdi, iş akdi


AKNE (Kelime Kökeni: Fransızca acné)


[isim] [tıp]
  • Yağ bezlerinin deri üzerinde oluşturduğu iltihaplı sivilce

ETİK (Kelime Kökeni: Fransızca éthique)


[isim]
  • Töre bilimi
[sıfat]
  • Ahlaki, ahlakla ilgili

Birleşik Kelimeler: etik bilimi


ETKİ


[isim]
  • Bir kimse veya nesnenin başka bir kişi veya şey üzerindeki gücü, tesir

    Yaşadıklarını yazmanın böylesine bir etki yapabileceğinden hiç haberim yoktu. - Ayla Kutlu

[mecaz]
  • Bir kimse üzerinde bırakılan izlenim

    Sustu, istediği etkiyi tam olarak yapmak için olmalıydı bu. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etki bırakmak
  • etki etmek
  • etkisini göstermek

Birleşik Kelimeler: bozucu etki, kılcal etki, yan etki


ENİK


[isim]
  • Kedi, köpek vb. çok memeli hayvanların yavrusu

    Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[argo]
  • Çocuk

    Evliyim ya, üç de enik var arkamda. - Necati Cumalı


EKİN


[isim]
  • Tahılın tarlaya atıldığı andan harman oluncaya kadar aldığı durum

    Yağmur, vaktinde ve yeterince yağmalı; ekinlere kına, pancarlara kurt düşmemeli. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: ekin biti, ekin iti, ekin kargası


EKTİ


[sıfat]
  • Her yiyeceği canı çeken
[isim]
  • Anası ve babası olmayan veya atılmış, bırakılmış çocuk
[halk ağzında]
  • Arsız, yüzsüz, görgüsüz
[halk ağzında]
  • Anası ölüp başka bir koyuna alıştırılan veya elle beslenen (kuzu)

    Ayol ihtiyarsan ne diye kızın arkasından ekti kuzu gibi dolaşıyorsun? - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: ekti püktü


İNEK


[isim]
  • Dişi sığır
[argo]
  • Çok çalışan öğrenci
[kaba konuşmada]
  • İbne
[sıfat] [mecaz]
  • Aptal, bön

Birleşik Kelimeler: inekhane, inek yağı, sağmal inek, denizineği, Macar ineği, süt ineği


İNAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿinād)


[isim]
  • Bir konuda direnme, ayak direme, diretme, direnim

    Okumak, eczacı olmak bu sayılı inatlarından biri ve ilkidir. - Tarık Buğra

[sıfat] [halk ağzında]
  • İnatçı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inadım inat olmak
  • inadı tutmak
  • inat etmek

Birleşik Kelimeler: eşek inadı, gâvur inadı, katır inadı, keçi inadı


İNAK


[isim] [felsefe]
  • Dogma

İANE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāne)


[isim] [eskimiş]
  • Yardım

    Sen birkaç kuruş iane verirsen belki bir şey olur. - Memduh Şevket Esendal


İKNA (Kelime Kökeni: Arapça iḳnāʿ)


[isim]
  • Bir konuda birinin inanmasını sağlama, inandırma, kandırma

    Sinirleniyor, kendi kendimi ikna için daha ısrarla, daha fazla konuşuyordum. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikna etmek
  • ikna olmak


İKTA (Kelime Kökeni: Arapça ıḳṭāʿ)


[isim] [tarih]
  • Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi

KANİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳāniʿ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kanmış, inanmış

    İyi ama Ali, Göksel'in kaybolduğuna kani değildi ki. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kani olmak