KAYNAYIŞ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



KAYNAYIŞ harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli KAYNAYIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YAYIŞ13, AYYAŞ12, KAYIŞ11, YANIŞ11, YAKIŞ11, KAYŞA10, ŞAYKA10, ŞAYAN10, ŞAYAK10, YAYIK10, YAYIN10, AŞKIN9, AKŞIN9, KANIŞ9, NAKIŞ9, YANAY9, YAYAN9, KAŞAN8, KAYIN8, YANIK8, YANKI8, YAKIN8, KAYAN7, YANAK7


KAYAN


[sıfat]
  • Kayarak yer değiştiren
[isim] [halk ağzında]
  • Yassı, düz, kat kat oluşmuş taş
[isim] [halk ağzında]
  • Dağdan inen sel

YANAK


[isim]
  • Yüzün göz, kulak ve burun arasındaki bölümü

    Dedim dilber yanakların kızarmış / Dedi çiçek taktım gül yarasıdır - Âşık Ömer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yanağına kan gelmek
  • yanağından kan damlamak

Birleşik Kelimeler: yanak yanağa


KAŞAN


[isim] [halk ağzında]
  • Hizmet veya binek hayvanları durup işeme

Birleşik Kelimeler: kaşan yeri


KAYIN


[isim] [bitki bilimi]
  • Kayıngillerin örnek bitkisi olan, 30-40 metre boyunda, 2 metre çapında, kışın yapraklarını döken, kerestesi beyaz ve değerli olan bir orman ağacı (Fagus orientalis)
[sıfat]
  • Bu ağaçtan yapılmış

Birleşik Kelimeler: Avrupa kayını, doğu kayını

[isim]
  • Kadın veya kocaya göre birbirlerinin erkek kardeşi, kayınbirader, ini

    Sabahleyin kaynım beni bir katıra bindirdi. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: kayınbaba, kayınbirader, kayınpeder, kayınvalide, kaynana


YANIK


[sıfat]
  • Yanmakta olan

    Binada yanık lamba bırakmayın.

[mecaz]
  • Bıkkın, üzüntülü, dertli
[mecaz]
  • Duygulu, dokunaklı, acılı, etkili

    Aşk söyletir en yanık türküleri / Ay buluta girdiği gecelerde - Cahit Sıtkı Tarancı

[isim]
  • Yanmış yer, yanmış olan yerde kalan iz

    Halıdaki yanığı ördürmeli.

[isim]
  • Herhangi bir ısıdan meydana gelen doku bozukluğu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yanık kokmak

Birleşik Kelimeler: yanık rüzgâr, yanık ses, bağrı yanık, karayanık, yüreği yanık, amele yanığı, gece yanığı, güneş yanığı


YANKI


[isim]
  • Sesin bir yere çarpıp geri dönmesiyle duyulan ikinci ses, aksiseda, inikâs, akis, eko

    Ben kimsesiz seyyahı meçhuller caddesinin / Ben yankısından kaçan çocuk kendi sesinin - Necip Fazıl Kısakürek

[mecaz]
  • Bir olgunun çevrede uyandırdığı duygu, düşünce veya tepki, akis, inikâs

    Bu çığlıklar, ağızdan ağıza, kulaktan kulağa geniş yankılarla bütün yurdu kaplıyordu. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yankı uyandırmak
  • yankı yapmak

Birleşik Kelimeler: yankı bilimi


YAKIN


[sıfat]
  • Az bir ara ile ayrılmış olan (zaman veya yer), uzak karşıtı
[isim]
  • Uzak olmayan yer

    Yakınımızda otururlar.

[isim]
  • Aralarında sıkı ilişki olan arkadaş, dost veya akraba

    En yakınlarından başlayarak herkese hayatı cehennem ettiği de doğrudur. - Murathan Mungan

[zarf]
  • Uzak olmadan

    Gelin, bana yakın oturun lütfen.

Birleşik Kelimeler: yakın akraba, yakın anlamlı, yakın benzeşme, yakın benzeşmezlik, Yakın Çağ, Yakın Doğu, yakın dost, yakın göçüşme, yakın koruma, yakın sesli, Yakın Şark, yakın takip, akla yakın, cana yakın, fırtınaya yakın rüzgâr


AŞKIN


[sıfat]
  • Belli bir süreyi aşmış, ötesine geçmiş

    Altı ayı aşkın bir zamandan beri hazırlanıyordu bu yolculuk. - Abidin Dino


AKŞIN


[sıfat]
  • Doğuştan boya maddesi bulunmadığı için kıllarında ve gözlerinde, bazen de derisinde ak olan (hayvan veya insan), çapar (I), albinos

KANIŞ


[isim]
  • Kanma işi

NAKIŞ (Kelime Kökeni: Arapça naḳş)


[isim]
  • Genellikle kumaş üzerine renkli iplikler veya sırma ve sim kullanarak elle, makineyle yapılan işleme, el işi, ince iş

    Kilimi kilim yapan özelliklerden biri de nakış aralarındaki boşlukların düzenidir. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[müzik]
  • Beste ve semainin, dört yerine iki haneli olanı
[mecaz]
  • Hile

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nakış işlemek

Birleşik Kelimeler: nakış ipliği, nakış makinesi, nakşetmek, nakşolmak, nakşolunmak


YANAY


[isim] [matematik]
  • Bir cismin düşey kesiti, profil
[jeoloji]
  • Katmanları gösteren kesit

Birleşik Kelimeler: yanay doğrusu, yanay düzlemi


YAYAN


[sıfat]
  • Yürüyerek giden

    Genç atlı ve yayan ihtiyar uzaktan uzağa seslendiler. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]
  • Bilgisiz

    Arkadaş bu konuda pek yayanmış.

[zarf]
  • Yürüyerek, yaya

    Ben oraya kadar yayan gidemem, gurbetten memlekete yayan dönülmezdi. - Ömer Seyfettin

Birleşik Kelimeler: yayan yapıldak


KAYŞA


[isim] [jeoloji]
  • Toprak kayması

ŞAYKA (Kelime Kökeni: Macarca sajka)


[isim] [denizcilik]
  • Türklerin Karadeniz'deki ırmak kıyılarının korunmasında, Rus Kazakların kıyılara saldırmada kullandıkları altı düz, yayvan gemi