Kav ile Başlayan Kelimeler



KAV ile başlayan 133 kelime bulunuyor. Başında KAV olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kav kelimesinin anlamı nedir? Kav ile biten kelimeler. İçinde kav olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KAVRAMLAŞTIRMAK27

14 Harfli Kelimeler

KAVRAYIŞSIZLIK32, KAVRAMLAŞTIRMA26

13 Harfli Kelimeler

KAVRAYIŞSIZCA33, KAVMİYETÇİLİK25, KAVİLEŞTİRMEK23

12 Harfli Kelimeler

KAVRAMLAŞMAK23, KAVİLEŞTİRME22

11 Harfli Kelimeler

KAVRAYIŞSIZ28, KAVGASIZLIK27, KAVGALAŞMAK25, KAVUŞTURMAK23, KAVRAMCILIK23, KAVRANILMAZ22, KAVRAMLAŞMA22, KAVARACILIK22, KAVİLLEŞMEK21, KAVAKLIDERE20, KAVRANILMAK19

10 Harfli Kelimeler

KAVGACILIK25, KAVGALAŞMA24, KAVRAYIŞLI23, KAVMİYETÇİ22, KAVUNCULUK22, KAVUŞTURMA22, KAVUŞULMAK22, KAVAKÇILIK21, KAVUZLULAR21, KAVİLEŞMEK20, KAVİLLEŞME20, KAVURMALIK19, KAVALYELİK18, KAVLÜKARAR18, KAVRANILMA18

9 Harfli Kelimeler

KAVURMACI21, KAVUŞULMA21, KAVUNUMSU20, KAVLAŞMAK19, KAVİLEŞME19, KAVURMALI18, KAVRUKLUK17, KAVRULMAK17, KAVURTMAK17, KAVRAMSAL17, KAVRANMAK16, KAVRATMAK16, KAVLETMEK16, KAVLATMAK16, KAVLANMAK16

8 Harfli Kelimeler

KAVGASIZ23, KAVAFİYE22, KAVAFLIK21, KAVLAĞAN21, KAVRAYIŞ20, KAVKISIZ20, KAVRULUŞ19, KAVURMAÇ19, KAVUŞMAK19, KAVİSSİZ19, KAVUNİÇİ18, KAVUŞTAK18, KAVZAMAK18, KAVARACI18, KAVLAŞMA18, KAVMİYAT17, KAVMİYET17, KAVLİNCE17, KAVRULMA16, KAVUKLUK16
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

KAVGACI21, KAVUŞUM19, KAVUŞMA18, KAVGALI18, KAVUKÇU18, KAVUNCU18, KAVURGA18, KAVURUŞ18, KAVZAMA17, KAVALCI17, KAVANÇO17, KAVANOZ17, KAVASYA16, KAVUNSU16, KAVALYE15, KAVKILI15, KAVUKLU15, KAVURMA15, KAVİLYA15, KAVİSLİ14
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

KAVLIÇ16, KAVRAÇ15, KAVŞAK15, KAVLIK13, KAVRAM13, KAVRUK13, KAVAİT12, KAVALA12, KAVARA12, KAVATA12, KAVELA12, KAVLAK12, KAVRAK12

5 Harfli Kelimeler

KAVAF17, KAVGA15, KAVUZ15, KAVAS12, KAVİM12, KAVİS12, KAVKI12, KAV12, KAVUK12, KAVUN12, KAVUT12, KAVAL11, KAVAK11, KAVAT11, KAVİL11

4 Harfli Kelimeler

KAVİ10

3 Harfli Kelimeler

KAV9


KAV


[isim]
  • Ağaçların gövdesinde veya dallarında yetişen bir tür mantardan elde edilen ve çabuk tutuşan, süngerimsi madde
[halk ağzında]
  • Yılanın deri değiştirirken attığı deri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kav gibi

Birleşik Kelimeler: kav mantarı, yılan kavı

[isim]
  • İçki mahzeni

KAVİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳavī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Dayanıklı, güçlü, zorlu olan

    Türkler dünyanın en cesur, en asil, en kavi bir milleti idi. - Ömer Seyfettin

[zarf]
  • Sıkıca

    Kavi tutun merdiveni.


KAVAL


[isim] [müzik]
  • Genellikle kamıştan yapılan, daha çok çobanların çaldığı, yumuşak sesli, üflemeli bir çalgı

    Geniş yaylalarında otlanırken sürüler / Çobanı kaval çalar, taşı toprağı güler - Faruk Nafiz Çamlıbel

Birleşik Kelimeler: kaval kemiği, kaval tüfek


KAVAK


[isim] [bitki bilimi]
  • Söğütgillerden, sulak bölgelerde yetişen, boyu bazı türlerinde 30-40 metreye değin çıkan, kerestesinden yararlanılan uzun boylu bir ağaç (Populus)

    Irmağın başında kocaman, çıplak bir tek kavak vardı. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kavak, yaprağını tepeden dökerse kış çok olur

Birleşik Kelimeler: kavak inciri, acı kavak, akçakavak, akkavak, çalık kavak, karakavak, titrek kavak, dağ kavağı, Hollanda kavağı, Kanada kavağı, sepetçi kavağı

[isim]
  • Samsun iline bağlı ilçelerden biri

KAVAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳavvād)


[isim] [hakaret yollu]
  • Pezevenk

KAVİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳavl)


[isim] [eskimiş]
  • Söz

    Babamın kavline göre bu adam bütün Manisa halkını iki büyük afetten kurtarmış. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kavil kesmek

Birleşik Kelimeler: kavletmek, kavlükarar


KAVAİT (Kelime Kökeni: Arapça ḳavāʿid)


[isim] [eskimiş]
  • Kurallar

    Ev hayatında en küçük teferruata, kavaide bütün ruhuyla bağlıydı. - Hüseyin Cahit Yalçın


KAVALA


[isim] [müzik]
  • Genellikle Arapların kullandığı, kamıştan yapılan üflemeli bir tür çalgı

KAVARA


[isim] [halk ağzında]
  • Balı alınmış petek
[isim] [halk ağzında]
  • Yel, gaz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kavara çekmek


KAVATA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Oyma ağaç kap
[bitki bilimi]
  • Sert ve fazla kızarmayan bir tür domates (Solanum capsicum grossum)

KAVELA (Kelime Kökeni: İtalyanca caviglia)


[isim] [denizcilik]
  • Halatların dikişlerinde kullanılan demir veya ağaç kama

KAVLAK


[sıfat]
  • Kabuğu dökülmüş

    Kavlak bir ağaç.

[isim] [madencilik]
  • Yer altı boşluklarının tavan ve yan duvarlarında bulunan gevşemiş veya düşebilir kaya parçası

KAVRAK


[isim] [halk ağzında]
  • Ateş yakmak için kullanılan kuru yaprak, ince dal

KAVAS (Kelime Kökeni: Arapça ḳavvās)


[isim] [eskimiş]
  • Elçilik veya konsolosluklarda görev yapan hizmetli

    Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse. - Refik Halit Karay


KAVİM (Kelime Kökeni: Arapça ḳavm)


[isim] [toplum bilimi]
  • Aralarında töre, dil ve kültür ortaklığı bulunan, boy ve soy bakımından da birbirine bağlı insan topluluğu, budun

Birleşik Kelimeler: kavim kardaş