KASTAMONULULUK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



KASTAMONULULUK harflerini içeren 7 harfli 59 kelime bulunuyor. 7 harfli KASTAMONULULUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SOLUNUM12, KUSUNTU11, NAMUSLU11, OLUMSAL11, SOLUMAK11, SOKULMA11, SOLUNMA11, SUNULMA11, SULULUK11, SOLUTMA11, TUNUSLU11, USLULUK11, KOKUTMA10, KONULMA10, KOMUTAN10, KUTSAMA10, KUANTUM10, KAMUSAL10, MUSALLA10, MUSAKKA10, MANTOLU10, MASNUAT10, ONULMAK10, OKUNMAK10, OKUTMAK10, OKUTMAN10, OLUNMAK10, SOLLAMA10, SULATMA10, SONLAMA10, SULAMAK10, SULANMA10, TOSLAMA10, UTULMAK10, USLANMA10, UNUTMAK10, USANMAK10, ULUTMAK10, ULULAMA10, KOKLAMA9, KLAKSON9, KLASMAN9, KONTLUK9, KOLLAMA9, KUTLAMA9, KOTLAMA9, KAKAOLU9, MUALLAK9, MUTLAKA9, OTLAMAK9, OTLANMA9, OKLAMAK9, OKLANMA9, OKSALAT9, UTANMAK9, ULANMAK9, UNLAMAK9, LOKANTA8, TAALLUK8


LOKANTA (Kelime Kökeni: İtalyanca locanda)


[isim]
  • Yemek pişirilip satılan yer, aşevi, restoran

    Galata lokantalarının yemekleri üzerine tetkikler yapmaya başlamış. - Ahmet Rasim

[halk ağzında]
  • Aşçı

TAALLUK (Kelime Kökeni: Arapça taʿalluḳ)


[isim] [eskimiş]
  • İlgisi olma, ilgisi bulunma, ilgi, ilinti

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taalluk etmek


KOKLAMA


[isim]
  • Koklamak işi

KLAKSON (Kelime Kökeni: Fransızca klaxon)


[isim]
  • Korna

    İki klakson sesi durgunluğu iki yerinden bıçakladı. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • klakson çalmak


KLASMAN (Kelime Kökeni: Fransızca classement)


[isim]
  • Bölümleme, sınıflama, tasnif

KONTLUK


[isim]
  • Kont olma durumu

KOLLAMA


[isim]
  • Kollamak işi

    Bu plan üzerinde anlaştılar, sırlarını kimseye sızdırmadılar ve fırsat kollamaya başladılar. - Necip Fazıl Kısakürek


KUTLAMA


[isim]
  • Kutlamak işi, tebrik

KOTLAMA


[isim]
  • Kotlamak işi

KAKAOLU


[sıfat]
  • İçinde kakao bulunan

Birleşik Kelimeler: kakaolu kek


MUALLAK (Kelime Kökeni: Arapça muʿallaḳ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Asılmış, asılı
[mecaz]
  • Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış

    Komite mahkemesince verilip de nasılsa icra olunmayan muallak kararları yerine getirirdi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • muallakta olmak (veya kalmak)


MUTLAKA (Kelime Kökeni: Arapça muṭlaḳā)


[zarf]
  • Kesinlikle

    Ben sözü, her okuyuşumuzda mutlaka gülümseten bir şiirine getirdim. - Ahmet Kabaklı


OTLAMAK


[nesnesiz]
  • Hayvan, dolaşarak yerdeki ot, çimen, yaprak vb.ni yemek, yayılmak

    Çimenler üzerinde çocuklar oynuyor, kuzular otluyor. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[mecaz]
  • Meşgul olmak

    Liseyi bitirmiş, üniversiteye gitmiş, birkaç sene otlamış orada, çakmış. - Attila İlhan

[argo]
  • Para ve emek harcamadan başkalarının sırtından geçinmek

OTLANMA


[isim]
  • Otlanmak işi

OKLAMAK


[nesnesiz]
  • Ok gibi fırlamak
[-i]
  • Okla vurmak