KARŞIYAKA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



KARŞIYAKA harflerini içeren 5 harfli 28 kelime bulunuyor. 5 harfli KARŞIYAKA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KAYIŞ11, YAKIŞ11, YARIŞ11, KAYŞA10, ŞAYKA10, ŞAYAK10, YARAŞ10, KARIŞ9, KAŞIK9, KARŞI9, KAKIŞ9, ŞIRAK9, ŞARKI9, AYRIK8, KIYAK8, KAŞAR8, KIRAY8, KAYIR8, KAYIK8, ŞAKAK8, YARIK8, KAYRA7, KAYAR7, KAYAK7, YARAK7, YARKA7, KARIK6, ARAKA5


ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • İri taneli bezelye

KARIK


[isim]
  • Kar yağmış bir alana bakma sonucu ortaya çıkan göz kamaşması
[sıfat]
  • Karlı bir alana bakma sonucu kamaşmış (göz)
[isim] [halk ağzında]
  • Ark

KAYRA


[isim]
  • Yüksek tutulan veya sayılan birinden gelen iyilik, lütuf, ihsan, atıfet, inayet

Birleşik Kelimeler: Tanrı kayrası


KAYAR


[isim] [halk ağzında]
  • Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi

KAYAK


[isim]
  • Kar, su veya çim üzerinde kaymak için ayağa takılan araç, ski
[spor]
  • Bu aracı kullanarak yapılan spor

Birleşik Kelimeler: kayakevi, tekerlekli kayak, asfalt kayağı, çim kayağı, su kayağı


YARAK


[isim] [eskimiş]
  • Silah
[kaba konuşmada]
  • Erkeklik organı

Birleşik Kelimeler: dalyarak


YARKA (Kelime Kökeni: Bulgarca)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Büyük piliç

AYRIK


[sıfat]
  • Ayrılmış

    Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları. - Yusuf Ziya Ortaç

[isim]
  • Ayrık otu

Birleşik Kelimeler: ayrık kümeler, ayrık otu


KIYAK


[sıfat] [teklifsiz konuşmada]
  • Benzerlerinden üstün olan, çok güzel, mükemmel

    Kıyak bir koşu atı. Kıyak bir söz.

[isim]
  • Hoşgörü, ayrıcalık tanıma
[halk ağzında]
  • Güzel, biçimli, yakışıklı, düzgün giyimli
[halk ağzında]
  • Kıyıcı, zalim, gaddar

    Hırsızların en kıyağı, kaçakçıların en gözü karası hep burada. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıyak geçmek (veya çekmek veya yapmak)
  • kıyak kaçmak

Birleşik Kelimeler: kafası kıyak


KAŞAR


[isim]
  • Koyun sütünden yapılan, genellikle tekerlek biçiminde, sarımtırak, yağlı bir peynir

Birleşik Kelimeler: kaşar peyniri


KIRAY


[sıfat]
  • Yol kesen, asi

KAYIR


[isim] [halk ağzında]
  • Kalın kum

KAYIK


[isim] [denizcilik]
  • Kürek veya yelkenle yürütülen ufak tekne

    Halk arabalarla, kayıklarla, yaya olarak oralara kadar geliyor ve bu ağaçların altına dağılıyordu. - Asaf Halet Çelebi

[sıfat]
  • Bir yana kaymış

    Çiçekli kumaştan, büzgülü, yakası kayık bir elbise dikti. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kayık yanaştırmak

Birleşik Kelimeler: kayıkhane, kayık salıncak, kayık tabak, kayık yaka, çember kayık, ağ kayığı, ateş kayığı, buz kayığı, foroz kayığı, ığrıp kayığı, imamkayığı, pazar kayığı, varagele kayığı, yarış kayığı


ŞAKAK


[isim]
  • Göz, alın ve yanak arasında, elmacık kemiğinin üstünde bulunan çukurumsu bölge

    Ara sıra boynunu, şakaklarını ovdururdu bana. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şakakları ağarmak (veya beyazlanmak)
  • şakakları atmak

Birleşik Kelimeler: eli şakağında


YARIK


[isim]
  • Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak

    Tam öğle vakitleri yüksek kaya yarığının dibinde toplanıyor, bir saat kadar güneşleniyorduk. - Aka Gündüz

[mecaz]
  • Anlaşmazlık

    Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[fizik]
  • Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik
[tıp]
  • Çatlak
[argo]
  • Dişinin cinsel organı
[sıfat]
  • Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş

Birleşik Kelimeler: yarık dudak, karnıyarık, tabanı yarık, dudak yarığı