KAMYONETÇİ Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



KAMYONETÇİ harflerini içeren 6 harfli 30 kelime bulunuyor. 6 harfli KAMYONETÇİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kamyonetçi ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Kamyonetçi olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÇEKYAT11, ÇİTMEK10, ÇOKTAN10, KİMYON10, KAMYON10, MANYOK10, YONMAK10, YONTMA10, ÇENTİK9, KENTÇİ9, KATYON9, MAİYET9, NİAMEY9, TOYNAK9, YİTMEK9, ATOMİK8, İNAYET8, KOMİTA8, KOMİTE8, KİNAYE8, TAKİYE8, YETKİN8, ANEMİK7, ETAMİN7, İKAMET7, KEMANİ7, MAKİNE7, MATİNE7, TEKMAN7, TEMKİN7


ANEMİK (Kelime Kökeni: Fransızca anémique)


[sıfat] [tıp]
  • Kansız

    Kafa işlerimizin anemik bir soluklukta oluşunda yemeğe düşkünlüğümüzün rolü sanıldığından daha fazladır. - Haldun Taner


ETAMİN (Kelime Kökeni: Fransızca étamine)


[isim]
  • Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuş delikli bir kumaş türü

İKAMET (Kelime Kökeni: Arapça iḳāmet)


[isim]
  • Bir yerde oturma, eğleşme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikamete memur edilmek
  • ikamet etmek


KEMANİ (Kelime Kökeni: Farsça kemān + Arapça -ī)


[isim] [eskimiş]
  • Alaturka müzikte keman çalan kimse

MAKİNE (Kelime Kökeni: İtalyanca macchina)


[isim] [teknik]
  • Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü

    Tıraş makineleri ile usturalar çekmecelerde dururdu. - Necati Cumalı

[halk ağzında]
  • Araba, otomobil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • makine çekmek
  • makine gibi
  • makine gibi adam
  • makineyi bozmak

Birleşik Kelimeler: makine dolabı, makine gücü, makine odası, makine parkı, makine yağı, buharlı makine, adres makinesi, alev makinesi, balya makinesi, buhar makinesi, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, çay makinesi, çekiç makinesi, çıpır makinesi, çoğaltma makinesi, daktilo makinesi, dikiş makinesi, diyaliz makinesi, fotoğraf makinesi, hava boşaltma makinesi, hesap makinesi, indükleme makinesi, kahve makinesi, kalandır makinesi, kambura makinesi, kaynak makinesi, kuluçka makinesi, kurutma makinesi, külhan makinesi, nakış makinesi, pastav makinesi, püskürtme makinesi, reşme makinesi, sağım makinesi, sıra makinesi, silme makinesi, silindir makinesi, sürfile makinesi, teksir makinesi, tınaz makinesi, tıraş makinesi, tost makinesi, ücretlendirme makinesi, ütü makinesi, yalan makinesi, yaprak makinesi, yayık makinesi, yazı makinesi, zikzak makinesi


MATİNE (Kelime Kökeni: Fransızca matinée)


[isim]
  • Gündüz gösterimi

    Hani yani isteyen arasın bulsun beni / Yedi matinesindeyim - Behçet Necatigil

Birleşik Kelimeler: aile matinesi, halk matinesi


TEKMAN


[isim]
  • Erzurum iline bağlı ilçelerden biri

TEMKİN (Kelime Kökeni: Arapça temkīn)


[isim]
  • Bir işin sonunu düşünerek ölçülü, tedbirli davranma

    Bütün temkin ve vakarını kaybedip konuşanlara sokuldu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


ATOMİK (Kelime Kökeni: Fransızca atomique)


[sıfat] [fizik]
  • Atomal

İNAYET (Kelime Kökeni: Arapça ʿināyet)


[isim] [eskimiş]
  • İyilik, kayra, atıfet, ihsan, lütuf

    Gayret bizden, inayet Allah'tan. - Emine Işınsu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inayet etmek (veya eylemek)
  • inayet ola
  • inayette bulunmak


KOMİTA (Kelime Kökeni: Sırpça)


[isim]
  • Siyasi bir amaca ulaşmak için silah kullanan gizli topluluk

    Makedonya Komitası'nın bu korkunç müfettişi adam kesmekten hazzetmezdi. - Ömer Seyfettin


KOMİTE (Kelime Kökeni: Fransızca comité)


[isim]
  • Alt kurul

    Ders saatleri dışında kalan bütün zamanlarım komite işlerine verilmişti. - Reşat Nuri Güntekin


KİNAYE (Kelime Kökeni: Arapça kināye)


[isim]
  • Düşünüleni dolaylı olarak anlatan söz

    Babam bu kinayeyi anlardı sanırım fakat anlamamazlıktan gelirdi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[edebiyat]
  • Bir sözü gerçek anlamının dışında kullanma sanatı

TAKİYE (Kelime Kökeni: Arapça taḳiyye)


[isim]
  • Mezhep belirtmeme, gizleme
[mecaz]
  • Olduğundan farklı görünme
[eskimiş]
  • Sakınma, çekinme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takiye yapmak


YETKİN


[sıfat]
  • Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, kâmil, mükemmel

    Bizim ülkemizde böyledir: Yetkin çalışmalar görmezden gelinir. - Selim İleri