KAFATASÇI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



KAFATASÇI harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli KAFATASÇI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kafatasçı ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Kafatasçı olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

SAFÇA15, FASIK13, SIFAT13, FASKA12, FATSA12, SAKAF12, FAKAT11, SIKÇA10, SAÇIK10, ÇITAK9, ÇATIK9, ÇATKI9, SAÇAK9, TIKAÇ9, ÇATAK8, KAÇTA8, ISKAT7, KASIT7, SAKIT7, ASKAT6, SAKAT6, TAKSA6, TAKAS6


ASKAT


[isim] [matematik]
  • Herhangi bir ölçü biriminin bölündüğü eşit parçalardan her biri

    Metrenin askatları desimetre, santimetre ve milimetredir.


SAKAT (Kelime Kökeni: Arapça saḳaṭ)


[sıfat]
  • Vücudunda hasta veya eksik bir yanı olan, engelli, özürlü

    Ben gördüğünüz gibi bir sakat askerim, malul. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[mecaz]
  • Bozuk veya eksik

    Sakat bir anlatım.

    Sakat bir iş.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakata gelmek
  • sakat olmak


TAKSA (Kelime Kökeni: Latince)


[isim]
  • Pulu yapıştırılmadan veya eksik yapıştırılarak gönderilen mektup için alıcının cezalı olarak ödediği posta ücreti

Birleşik Kelimeler: taksa pulu


TAKAS (Kelime Kökeni: Arapça taḳāṣṣ)


[isim]
  • Değişim
[ticaret]
  • İki ülke arasında yapılan alışverişin karşılıklı olarak malla ödenmesi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takas etmek
  • takas tukas etmek


ISKAT (Kelime Kökeni: Arapça isḳāṭ)


[isim] [eskimiş]
  • Düşürme, aşağı atma
[din bilgisi]
  • Ölenlerin kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka

KASIT (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣd)


[isim]
  • Amaç, istek, maksat

    Benim durumumdan kasıt, günbegün artış kaydeden içki tüketimimdi. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kastı olmak

Birleşik Kelimeler: kastetmek, suikast


SAKIT (Kelime Kökeni: Arapça sāḳiṭ)


[sıfat]
  • Düşen, düşmüş
[isim]
  • Düşük

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakıt olmak

Birleşik Kelimeler: ceninisakıt


ÇATAK


[isim]
  • İki dağ yamacının kesişmesi ile oluşmuş dere yatağı

    Karakaçanı, Armutdere çataklarında bu Bozdayı tepelediydi. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]
  • Yapışık, ikiz (meyve)
[sıfat]
  • Kavgacı

Birleşik Kelimeler: çatak bayrak

[isim]
  • Van iline bağlı ilçelerden biri

KAÇTA


[zarf]
  • Ne zaman?

    Okulda cumartesi günleri dersler saat kaçta kesiliyor? - Ayla Kutlu


ÇITAK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Dağda yaşayan ve geçimini odun satarak sağlayan

ÇATIK


[sıfat]
  • Çatılmış olan

    O çatık, kara kaşlı, al yanaklı hanımın kucağına oturmak lazım gelmişti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: çatık çehre, çatık kaş, çatık surat, çatık yüz


ÇATKI


[isim]
  • Uç uca, birbirine çatılan şeylerin bütünü

    Tüfek çatkısı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çatkı çatmak


SAÇAK


[isim]
  • Bazı giyim eşyalarında veya döşemeliklerde kumaş kenarlarına dikilen süslü iplikten püskül

    Perdenin saçağı.

[fizik]
  • Bir gaz ortama yerleştirilen ve yüksek bir potansiyel verilen ve nesnenin yüzeyinde oluşan ışık olayı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • saçak öpmek

Birleşik Kelimeler: saçak bulut, saçak kök, salkım saçak


TIKAÇ


[isim]
  • Herhangi bir şeyin delik veya ağzını tıkamaya yarayan nesne

Birleşik Kelimeler: kulak tıkacı


SIKÇA


[zarf]
  • Oldukça sık