KABAHATLİLİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



KABAHATLİLİK harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli KABAHATLİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

TAKBİH12, AHLAKİ10, AHİLİK10, HİLALİ10, HİLKAT10, HAKİKİ10, HALİTA10, LAHİKA10, TAHLİL10, TAHKİK10, BAKKAL8, BALATA8, KİTABİ8, KALABA8, KABALA8, TABAKA8, ALKALİ6, İTALİK6, İTİKAL6, İLLAKİ6, KALTAK6, LAAKAL6, LAKLAK6, TALİKA6


ALKALİ (Kelime Kökeni: Fransızca alcali)


[isim] [kimya]
  • Alkali metallerin hidroksitleriyle amonyum hidroksitin genel adı

Birleşik Kelimeler: alkali metaller, alkalimetre


İTALİK (Kelime Kökeni: Fransızca italique)


[isim]
  • Eğik yazı

İTİKÂL (Kelime Kökeni: Arapça iʿtikāl)


[isim] [eskimiş] [jeoloji]
  • Erozyon

İLLAKİ (Kelime Kökeni: Arapça illā + Farsça ki)


[zarf]
  • İlla

    Bildiğimiz şeyleri bilebilmek için illaki bir alamet bekleriz. - Elif Şafak


KALTAK


[isim]
  • Üzeri meşin, halı vb. şeylerle kaplanmamış olan eyerin tahta bölümü
[kaba konuşmada]
  • İffetsiz, namussuz kadın

Birleşik Kelimeler: eyer kaltağı


LAAKAL (Kelime Kökeni: Arapça lāaḳall)


[zarf] [eskimiş]
  • En azından, hiç olmazsa

    Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir. - Reşat Nuri Güntekin


LAKLAK (Kelime Kökeni: Arapça laḳlāḳ)


[isim]
  • Leyleğin gagasıyla çıkardığı ses
[mecaz]
  • Ara vermeden söylenilen saçma sapan söz dizisi, gevezelik

Ata Sözleri ve Deyimler

  • laklak etmek


TALİKA (Kelime Kökeni: Rusça)


[isim] [eskimiş]
  • Dört tekerlekli, üstü kapalı, yaylı bir tür at arabası

BAKKAL (Kelime Kökeni: Arapça baḳḳāl)


[isim]
  • Yiyecek, içecek vb. maddeleri perakende olarak satan kimse

    Bakkallar, sebzeciler eline bir iki şey tutuştururlardı. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bakkala bırakma!

Birleşik Kelimeler: bakkal çakkal, bakkal defteri, bakkal kâğıdı, bozbakkal


BALATA (Kelime Kökeni: Almanca Balata)


[isim]
  • Soğuk ve sıcakta büyük bir sürtünme katsayısına sahip olan, suya ve yağa dayanıklı, yavaş aşınan madde

KİTABİ (Kelime Kökeni: Arapça kitābī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kitapla ilgili
[mecaz]
  • Kuru, sıkıcı (anlatım)

KALABA (Kelime Kökeni: Arapça ġalebe)


[isim] [halk ağzında]
  • Kalabalık

KABALA (Kelime Kökeni: İngilizce cabala)


[isim]
  • Doğaüstü varlıklarla ilişki kurma sanatı
[din bilgisi]
  • Yahudilerde, yazılı olarak konulmuş olan Tanrı kanunlarının yanında, ağızdan ağıza geçen din buyruklarının, İbrani felsefesinin ve efsane yazılarının tamamı
[din bilgisi]
  • Bu öğretinin yandaşlarının tamamı
[zarf] [ticaret]
  • Götürü, toptan

TABAKA (Kelime Kökeni: Arapça ṭabaḳa)


[isim] [jeoloji]
  • Katman

    Madenin üzerindeki kalın toprak tabakası kaldırılıyor.

[toplum bilimi]
  • Katman

    Bu insan nehrinin en aşağı tabakası, ipsiz takımıdır. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: ağ tabaka, alt tabaka, damar tabaka, saydam tabaka, sert tabaka, sosyal tabaka, üst tabaka, yüksek tabaka, boya tabakası, kaymak tabakası, mantar tabakası, su tabakası

[isim]
  • Cepte taşınan tütün veya sigara kutusu

    Ceviz ağaçlarının altına çökebilir, tabakalarınızdan birer sigara yakabilirsiniz. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: sigara tabakası


AHLAKİ (Kelime Kökeni: Arapça aḫlāḳī)


[sıfat]
  • Ahlaka uygun, ahlakla ilgili, aktöresel, sağtöresel

    Bütün vaktim babamın verdiği ahlaki kitapları okumakla geçer. - Ömer Seyfettin

Birleşik Kelimeler: ahlaki vazife