İŞKENCECİLİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



İŞKENCECİLİK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli İŞKENCECİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

CİKCİK12, ENLİCE9, EKİNCİ9, EKŞİLİ9, İNİŞLİ9, İŞKİNE9, İKİNCİ9, İLENİŞ9, İLİŞİK9, İLİŞKİ9, İLKECİ9, KELECİ9, LEKECİ9, NEŞELİ9, ŞİKELİ9, ŞİİLİK9, ŞENLİK9, ŞEKLEN9, İKİLİK6, İLİNEK6, KLİNİK6


İKİLİK


[isim]
  • İki değişik kullanımı veya uygulaması olma durumu

    Yaz tarifesi, kış tarifesi diye bir ikilik de gerek değildir. - Nazım Hikmet

[sıfat]
  • İkisi bir arada, iki taneden oluşmuş, iki tane alabilen

    İkilik cezve.

[mecaz]
  • Görüş veya düşüncede ikiye bölünmüş olma durumu, anlaşmazlık

    Kasabanın tarihi, bir bakıma ikiliklerinin tarihiydi. - Necati Cumalı

[eskimiş]
  • İki kuruşluk gümüş akçe
[müzik]
  • Birlik notanın yarı süre değerindeki nota

Birleşik Kelimeler: kırkikilik, duyum ikiliği


İLİNEK


[isim] [felsefe]
  • Bir şeye zorunluluk sonucu bağlı olmayan, onun özünde bulunmayan, rastlantı ile olan nitelik, araz

KLİNİK (Kelime Kökeni: Fransızca clinique)


[isim] [tıp]
  • Hastanın bakıldığı, muayene edildiği yer

    Onu, anlamını yitiren kliniğe ayaklarının alışkanlığı götürüyordu. - Tarık Buğra

[sıfat]
  • Vücut muayenesinde görülen (hastalık belirtisi)

    Klinik belirtiler çoğu kez bir hastalığın teşhisi için yetmeyebilir.

Birleşik Kelimeler: klinik araştırma, klinik vaka


ENLİCE


[sıfat]
  • Eni biraz geniş

    Enlice bir kumaş parçası.


EKİNCİ


[isim] [halk ağzında]
  • Tahıl yetiştirip satan kimse

EKŞİLİ


[sıfat]
  • İçinde ekşisi bulunan

Birleşik Kelimeler: ekşili çorba


İNİŞLİ


[sıfat]
  • İnişi olan, bayır aşağı

Birleşik Kelimeler: inişli çıkışlı, inişli yokuşlu


İŞKİNE (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Taş balığı

İKİNCİ


[sıfat]
  • İki sayısının sıra sıfatı
[mecaz]
  • Yeni, bir başka
[isim]
  • Birinciden sonra gelen kimse veya nesne

    Yeni ilişkisinden son derece hoşnut ve ilk bebeğine veremediği tüm sevgiyi ikincisine vermekte kararlıydı. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikinci gelmek
  • ikinci plana düşmek

Birleşik Kelimeler: ikinci ayak, ikinci bahar, İkinci Çağ, ikinci el, ikinci ferik, ikinci kaptan, ikinci sınıf, ikinci yarı, İkinci Zaman, ikinci zar


İLENİŞ


[isim]
  • İlenme işi

İLİŞİK


[sıfat]
  • İliştirilmiş, eklenmiş, bağlanmış, merbut

    Belgeler dilekçeye ilişik olarak sunuldu.

[isim]
  • Ek

    Ayrıntılar ilişikte yazılıdır.

[isim]
  • İlgi, bağlılık, ilişki, münasebet

    Allah seni inandırsın, hiçbir ilişiğim yoktu o işte. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilişiği kalmamak
  • ilişiğini kesmek
  • ilişiği olmamak


İLİŞKİ


[isim]
  • İki şey arasında karşılıklı ilgi, bağ, münasebet, temas

    Arkadaşlık ve dostluk şeklinde bile bir ilişki aramadığını kesinlikle anlatacaktı. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilişki kurmak
  • ilişkiye girmek

Birleşik Kelimeler: kişiler arası ilişki, sosyal ilişki, toplumsal ilişki, yasak ilişki, ahbap çavuş ilişkisi, üretim ilişkileri


İLKECİ


[isim]
  • İlkelerine bağlı kimse

KELECİ


[isim] [eskimiş]
  • Öz veya kusursuz, düzgün söz

    Keleci bilen kişinin yüzünü ağ ede bir söz / Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz - Yunus Emre


LEKECİ


[isim] [eskimiş]
  • Kuru temizleme yapan, kuru temizleyici

    Fahim Bey bütün bunları lekeciye temizletip yine giyermiş. - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: lekeci kili