İtmek ile Biten Kelimeler



İTMEK ile biten 21 kelime bulunuyor. Sonu İTMEK olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İtmek kelimesinin anlamı nedir? İçinde itmek olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

9 Harfli Kelimeler

BERKİTMEK12

8 Harfli Kelimeler

DEVİTMEK17, EĞRİTMEK16, ERGİTMEK13, PEKİTMEK13, EKŞİTMEK12, İNCİTMEK12, BEKİTMEK11, ESKİTMEK10, ESRİTMEK10, SEKİTMEK10

7 Harfli Kelimeler

İTMEK15, İŞİTMEK11, EYİTMEK10, ERİTMEK8

6 Harfli Kelimeler

GİTMEK11, ÇİTMEK10, BİTMEK9, DİTMEK9, YİTMEK9

5 Harfli Kelimeler

İTMEK6


İTMEK


[-i]
  • Bir şeyi güç uygulayarak ileri götürmek

    Erzak yüklü arabayı arkadan iten iki uşak, sırtı tırmandılar. - Halide Edip Adıvar

[fizik]
  • Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisinden uzaklaşmaya zorlamak, çekmek karşıtı

    Aynı cins elektrikli iki cisim birbirini iter.


ERİTMEK


[-i]
  • Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak

    Fazla yağlarını eritmek için karısı ile yürüyüşe çıkan fabrikatör... - Haldun Taner

[mecaz]
  • Harcayıp tüketmek
[mecaz]
  • Çok üzmek
[mecaz]
  • Zayıflatmak
[mecaz]
  • Yok etmek

BİTMEK


[nesnesiz]
  • Tükenmek

    Dün akşam param bitmişti. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]
  • Çok yorulmak
[mecaz]
  • Güçsüz kalmak, çok zayıflamak

    Biçare adam on günde limon sarısına dönmüş, incelmiş, bitmiş. - Etem İzzet Benice

[-e] [argo]
  • Çok sevmek, bayılmak, beğenmek

    Buğulu bir sesi var. Ben böyle sese biterim. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bitmek tükenmek bilmemek
  • bitmez (veya bitip) tükenmez

Birleşik Kelimeler: oldubitti, oldum bittim

[nesnesiz]
  • Bitki, tüy, saç vb. şeyler çıkıp yetişmek

    Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda? - Falih Rıfkı Atay


DİTMEK


[-i]
  • Yün, pamuk vb.ni tellere ayırarak kabartmak

YİTMEK


[nesnesiz]
  • Yok olmak, ortadan kalkmak, kaybolmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yitip gitmek


ESKİTMEK


[-i]
  • Çok kullanarak eskimiş duruma getirmek, yıpratmak

    Çocuk, pantolonunu eskitti.

[mecaz]
  • Etkisini sürdürememek, yıpratmak

    Yunus Emre'yi yüzyıllar eskitemedi.

[mecaz]
  • Yaşlandırmak

    Alkol, tütün ve aşk eskitti beni. - Attila İlhan


ESRİTMEK


[-i] [eskimiş]
  • Sarhoş olmasına yol açmak, sarhoş etmek

SEKİTMEK


[-i]
  • Sektirmek

EYİTMEK


[nesnesiz] [eskimiş]
  • Demek

    Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm - Kul Mustafa


ÇİTMEK


[-i]
  • Bir araya getirmek, birleştirmek

BEKİTMEK


[-i] [halk ağzında]
  • Kapamak, tıkamak

İŞİTMEK


[-i]
  • Kulakla algılamak, duymak

    Doktorun sesini işitince koştu, yanakları kırmızı, gözleri parlıyordu. - Halide Edip Adıvar


GİTMEK


[-e]
  • Bir yere doğru yönelmek
[-den]
  • Bir yerden veya bir işten ayrılmak
[nesnesiz]
  • Sürmek, devam etmek

    Ama böyle giderse Allah hemen sonunu hayırlara tebdil etsin. - Memduh Şevket Esendal

[nesnesiz]
  • Götürülmek, gönderilmek

    Haber daha yeni gitti.

[nesnesiz]
  • Yeter olmak, yetmek, yetişmek

    İki ton kömür üç ay gider.

[nesnesiz]
  • Yürümek, yol almak

    Bu at iyi gider.

[nesnesiz]
  • Dayanmak

    Bu giysi iki yıl gider.

[nesnesiz]
  • Geçmek

    Yaz gitti, kış geldi.

[nesnesiz]
  • Herhangi bir durumda olmak

    Yolculuk iyi gidiyor. Bakalım bu iş nasıl gidecek?

[nesnesiz]
  • Yok olmak, elden çıkmak

    Gemiler ve saray hepsi gitti. - Falih Rıfkı Atay

[nesnesiz]
  • Ölmek

    Ben giderim adım kalır / Dostlar beni hatırlasın - Âşık Veysel

[nesnesiz]
  • Bir şey zarar görmüş olmak

    Duvarın boyası gitmiş.

[nesnesiz]
  • Makine, işlemek, çalışmak

    Bu saat iyi gidiyor.

[-den]
  • Satılmak

    Altın kaçtan gidiyor? - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]
  • Bir duruma, bir sonuca ulaşmak, varmak

    Bu işin sonu nereye gider.

[yardımcı fiil]
  • Değerlendirmek, saymak, karşılamak

    Bu iş hoşuma gitmedi, tuhafıma gitti.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • giden gelse dedem gelirdi
  • gidip de gelmemek var, gelip de görmemek (veya bulmamak) var
  • gitsin
  • gitti
  • gitti de geldi
  • gitti gider (dahi gider)

Birleşik Kelimeler: gide gele, gide gide, gitgide, gitmeli gelmeli


BERKİTMEK


[-i]
  • Sağlamlaştırmak, tahkim etmek, takviye etmek

EKŞİTMEK


[-i]
  • Ekşimesine yol açmak

    Kiminin beyni ekşitir hayatı, kiminin de midesi. - Necip Fazıl Kısakürek