İSTETMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



İSTETMEK harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli İSTETMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ESMEK7, İSMET7, İSTEM7, KİMSE7, KESME7, KESİM7, METİS7, SİTEM7, SEKME7, ESTET6, ETMEK6, İTMEK6, İSTEK6, KESİT6, SETİK6, SEKTE6, TESTİ6, TESİT6, TEMEK6, TEKST6, TEKME6, TETİK5, TEKİT5


TETİK


[isim]
  • Ateşli silahlarda ateşlemeyi sağlamak için çekilen küçük parça

    Bir çay bardağını dökmeden içebilmek, tetiği eli titremeden çekebilmek kadar bir itiyat meselesidir. - Mehmet Kaplan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tetiğe basmak (veya dokunmak)
  • tetiği çekmek

[sıfat]
  • Çabuk davranan, çevik, dikkatli, uyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tetiğini bozmamak
  • tetik bulunmak
  • tetik davranmak
  • tetik durmak
  • tetikte (veya tetik) olmak (veya beklemek veya bulunmak veya durmak)
  • tetik üstünde beklemek

Birleşik Kelimeler: atik tetik, kulağı tetikte


TEKİT (Kelime Kökeni: Arapça teʾkīd)


[isim] [eskimiş]
  • Kuvvetleştirme, sağlamlaştırma

    Bu sözü, bir alay uydurma vakalarla, kazalarla tekide çalışıyordum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekit etmek


ESTET (Kelime Kökeni: Fransızca esthète)


[isim]
  • Sanatsal ürünler arasında güzeli en üstün, en yüce değer sayan kişi

ETMEK


[nesnesiz]
  • Bir işi yapmak

    Şemsi, sıra düştükçe emlak komisyonculuğu ediyordu. - Haldun Taner

[-i]
  • Bulmak, erişmek

    Hemşerileri gelir, kemençe gibi bir çalgıyla sabahı ederlerdi. - Refik Halit Karay

[-i] [-den]
  • Birini bir şeyden yoksun bırakmak
[-e]
  • Küçük veya büyük abdestini yapmak

    Çocuk altına etti.

[eskimiş]
  • Demek, söylemek

    Emrah eder düştüm dile / Bülbül figan eder güle - Erzurumlu Emrah

Ata Sözleri ve Deyimler

  • edememek
  • eden bulur, inleyen ölür
  • etme (veya etme yahu)
  • etmediğini bırakmamak (veya komamak)
  • etme eyleme
  • ettiği hayır, ürküttüğü kurbağaya değmemek
  • ettiğini bulmak (veya çekmek)
  • ettiğini yanına bırakmamak
  • ettiği yanına (kâr) kalmak
  • ettiğiyle kalmak


İTMEK


[-i]
  • Bir şeyi güç uygulayarak ileri götürmek

    Erzak yüklü arabayı arkadan iten iki uşak, sırtı tırmandılar. - Halide Edip Adıvar

[fizik]
  • Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisinden uzaklaşmaya zorlamak, çekmek karşıtı

    Aynı cins elektrikli iki cisim birbirini iter.


İSTEK


[isim]
  • Bir şeye duyulan eğilim, arzu, şevk

    Yanıma yaklaşan gölge, o eski şarkıyı gerçek bir istekle tekrarlıyordu. - Çetin Altan

[dil bilgisi]
  • İstek ve niyet kavramı veren isteme kipi

    Göreyim, göresin, göre.

[ruh bilimi]
  • Belirli bir gereksinimi karşılayacağı düşünülen nesne veya duruma karşı duyulan özlem, arzu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • istek (veya isteğini) uyandırmak
  • istek duymak


KESİT


[isim]
  • Bir şey enlemesine veya boylamasına kesildiğinde ortaya çıkan yüzey

    Ağacın kesiti.

[matematik]
  • Bir cisim düz olarak kesildiğinde ortaya çıkan düzlemin biçimi, makta

    Bir kürenin her kesiti daire biçiminde olur.

Birleşik Kelimeler: ara kesit, başkesit, öz kesit


SETİK


[isim] [halk ağzında]
  • İnce bulgur

SEKTE (Kelime Kökeni: Arapça sekte)


[isim]
  • Olmakta olan bir şeyin birdenbire durarak kesilmesi, durgu
[eskimiş]
  • Bozukluk
[eskimiş]
  • İnme, felç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sekte vermek
  • sekte vurmak
  • sekteye uğramak
  • sekteye uğratmak

Birleşik Kelimeler: kalp sektesi


TESTİ (Kelime Kökeni: Farsça destī)


[isim]
  • Geniş gövdeli, dar boğazlı, emzikli veya emziksiz olabilen, toprak, cam, metal vb. maddelerden yapılan su kabı

    Yalnız çeşme başında dizleri üstüne çökmüş bir ihtiyar kadın, testisini dolduran genç kızı bekleyerek bize bakıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[sıfat]
  • Bu kabın alabileceği miktarda olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • testi gibi
  • testi kırılmadan
  • testi kırılsa da kulpu elde kalır
  • testiyi kıran da bir, suyu getiren de

Birleşik Kelimeler: testi kabağı, testi kebabı, dipsiz testi, su testisi


TESİT (Kelime Kökeni: Arapça tesʿīd)


[isim] [eskimiş]
  • Kutlama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tesit etmek


TEMEK


[isim] [halk ağzında]
  • Ahırdaki gübreyi dışarı atmak için kullanılan kapaklı veya kapaksız delik, pencere

TEKST (Kelime Kökeni: Fransızca texte)


[isim]
  • Metin

    Holdinglere reklam teksti yazan benden kat kat fazla kazanıyor. - Haldun Taner


TEKME


[isim]
  • Ayakla vuruş

    Kondulardan birinin duvarını tekmeyle yıkan bir yıkımcı, topal bir kadından ilk darbeyi yedi. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekme atmak (veya vurmak)
  • tekme tokat girişmek
  • tekme yemek


ESMEK


[nesnesiz]
  • Hava bir yönden bir yöne akmak, rüzgâr olmak

    İki üç günden beri sert bir kış rüzgârı esiyor. - Ahmet Haşim

[-e] [mecaz]
  • Yapılması önce düşünülmüş olmayan veya beklenmeyen bir şeyi yapmaya birdenbire karar vermek

    Bu yolculuk size nereden esti?

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esip gürlemek