İSPATLAYIŞ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



İSPATLAYIŞ harflerini içeren 5 harfli 42 kelime bulunuyor. 5 harfli İSPATLAYIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YAPIŞ15, SAPIŞ14, ŞAPLI13, TAPIŞ13, PAYLI12, SAYIŞ12, YAPIT12, YALPI12, PASLI11, SAPLI11, TAYİP11, YALPA11, YAŞIT11, YAŞLI11, YATIŞ11, İSPAT10, PASTA10, PALAS10, SALİP10, SALPA10, SATIŞ10, ŞAYİA10, TAŞSI10, APTAL9, İPTAL9, PLATİ9, PATAL9, SALAŞ9, TALİP9, TAŞLI9, TAŞIL9, YASLI9, YATSI9, SLAYT8, SALYA8, TALAŞ8, YASAL8, ATLAS6, LASTA6, SALTA6, SALAT6, TALAS6


ATLAS (Kelime Kökeni: Arapça aṭlas)


[isim]
  • Yüzü parlak, sık dokunmuş bir ipekli kumaş türü, saten

Birleşik Kelimeler: atlas çiçeği, atlas kemiği

[isim] [coğrafya]
  • Dünyanın, bir ülkenin, bir bölgenin fiziksel ve siyasal coğrafyası ile ekonomi, tarih vb. konularda toplu bilgi vermek için bir araya getirilmiş coğrafya haritaları derlemesi

Birleşik Kelimeler: dil atlası, gök atlası


LASTA (Kelime Kökeni: Fransızca lasta)


[isim] [matematik]
  • Kuzey Avrupa'da kullanılan, 2000 kilograma yakın gemi yüklerine ve büyük miktardaki ticaret mallarına değer biçmeye yarayan kütle ölçü birimi

SALTA (Kelime Kökeni: İtalyanca salto)


[isim]
  • Köpeğin arka ayakları üzerine ayağa kalkması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • salta durmak

[isim] [denizcilik]
  • Gergin duran bir halatı biraz koyuverme işi
[isim] [eskimiş]
  • Yakasız, iliksiz, kolları bolca bir tür kısa ceket

    Saltasını omzuna attı. Dışarıya çıktı. - Ömer Seyfettin


SALAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣalāt)


[isim] [din bilgisi]
  • Namaz

Birleşik Kelimeler: salatüselam


TALAS


[isim]
  • Kayseri iline bağlı ilçelerden biri

SLAYT (Kelime Kökeni: İngilizce slide)


[isim]
  • Saydam

SALYA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Ağızdan sızan tükürük

TALAŞ


[isim]
  • Testere ile biçilen veya rende, matkap, törpü vb. araçlarla işlenen bir şeyden dökülen kırıntılar

Birleşik Kelimeler: talaş böreği, talaş kebabı


YASAL


[sıfat] [hukuk]
  • Yasanın, dinin ve kamu vicdanının doğru bulduğu, yasalara uygun, kanuni (I), meşru, legal

APTAL (Kelime Kökeni: Arapça abdāl)


[sıfat]
  • Zekâsı pek gelişmemiş, zekâ yoksunu, alık, ahmak, alık salık

    Aptal bir gülüşle yüzüne bakıyorum. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem] [teklifsiz konuşmada]
  • Küçümseme ve azarlama bildiren bir seslenme sözü

    Aptal! Senin yerini açıkça söyledim ben. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aptal olmak
  • aptal yerine koymak

Birleşik Kelimeler: aptal aptal


İPTAL (Kelime Kökeni: Arapça ibṭāl)


[isim]
  • Yararlıktan, kullanıştan kaldırma, silme, bozma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iptal etmek


PLATİ


[isim] [hayvan bilimi]
  • Genellikle akvaryumlarda yetişen, değişik renklerde, uzunluğu yaklaşık 5 santimetre olan bir tatlı su balığı (Xiphophorus maculatus)

PATAL


[isim] [mineraloji]
  • Lüle taşı

SALAŞ (Kelime Kökeni: Mar. salaş)


[isim]
  • Sebze, meyve vb. satmak için kurulmuş, eğreti, derme çatma dükkân

    Bizim salaş bütün ömrünce kaç defa süpürülmüş, kaç defa yıkanmış? - Aka Gündüz

[sıfat]
  • Tahtadan yapılmış (baraka)

    Kenar mahalleleri gezerken birtakım salaş barakalar göreceksiniz. - Reşat Nuri Güntekin

[sıfat] [mecaz]
  • Uyumsuz, derme çatma, kötü görünen

    Bir ara karşıdaki salaş birahanenin penceresine göz atıyorum. - Ahmet Ümit


TALİP (Kelime Kökeni: Arapça ṭālib)


[sıfat]
  • İsteyen, istekli
[isim]
  • Genellikle evlenmek isteyen ve bu isteğini evleneceği kimseye bildiren erkek

    Öyle olmasa Musa ile evlenmez, talipleri içinde en beğendiği İsa'nın İstanbul'dan dönmesini beklerdi. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talip (veya talibi) çıkmak
  • talip olmak