İçinde Işt Bulunan 11 Harfli Kelimeler



İçerisinde IŞT olan 11 harfli 42 kelime bulunuyor. İçinde IŞT olan 11 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÇAĞRIŞTIRIŞ30, ÇIRPIŞTIRIŞ28, ÇAĞRIŞTIRMA27, YAPIŞTIRICI27, BAĞRIŞTIRMA26, SIĞIŞTIRMAK26, ÇIRPIŞTIRMA25, ÇARPIŞTIRMA24, ÇALIŞTIRICI24, AYRIŞTIRICI23, KESYAPIŞTIR23, SIKIŞTIRICI23, YATIŞTIRICI23, YAPIŞTIRMAK23, FIŞTAKLAMAK22, KIRPIŞTIRMA22, KIPIŞTIRMAK22, ALIŞTIRILIŞ21, ÇIKIŞTIRMAK21, KIZIŞTIRMAK21, KAPIŞTIRMAK21, KARIŞTIRICI21, SAÇIŞTIRMAK21, ÇALIŞTIRMAK20, ÇAKIŞTIRMAK20, ÇATIŞTIRMAK20, AYRIŞTIRMAK19, BARIŞTIRMAK19, SIKIŞTIRMAK19, YAKIŞTIRMAK19, YATIŞTIRMAK19, YARIŞTIRMAK19, ANIŞTIRMALI18, ANIŞTIRILMA18, ALIŞTIRILMA18, KIRIŞTIRMAK18, TIKIŞTIRMAK18, KAKIŞTIRMAK17, KARIŞTIRMAK17, KATIŞTIRMAK17, TANIŞTIRMAK17, TAKIŞTIRMAK17


KAKIŞTIRMAK


[-i]
  • Sürekli ve hafif hafif kakmak

    Dövmüşler, sövmüşler hatta boş böğrüne çivi ile kakıştırmışlar, yine kımıldatamamışlardı. - Refik Halit Karay


KARIŞTIRMAK


[-e] [-i]
  • Karışma işini yaptırmak
[-i]
  • İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak

    Ceplerimi karıştırdım, bozuk para bulamadım. - Falih Rıfkı Atay

[-i]
  • Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek

    Ocak başında oturmuş bir ihtiyarca kadın, bir tencereyi karıştırıyor hem de için için ağlıyordu. - Ahmet Kabaklı

[-i]
  • Kurcalamak, oynamak
[-i]
  • Göz atmak, araştırmak, incelemek

    Saatlerce, istediğim kitapları, divanları, Servetifünun koleksiyonlarını karıştırdım. - Yusuf Ziya Ortaç

[-i]
  • Üstünkörü okumak

    Verdiğim cevapları dinlemiyor gibi dalgın, parmaklarıyla bir risaleyi karıştırıyordu. - Halit Ziya Uşaklıgil


KATIŞTIRMAK


[-e] [-i]
  • Bir şeyin içine başka bir şey katarak karıştırmak

TANIŞTIRMAK


[-i] [-le]
  • Birbirini tanımayanların tanışmasını sağlamak, tanıtmak, takdim etmek

    Seni rastgele bir yabancı ile tanıştıramam, bilirsin. - Reşat Nuri Güntekin


TAKIŞTIRMAK


[nesnesiz]
  • Küpe, bilezik, yüzük vb. süs eşyasını çokça takmak

ANIŞTIRMALI


[sıfat]
  • İçinde anıştırma bulunan, üstü kapalı (davranış, söz)

ANIŞTIRILMA


[isim]
  • Anıştırılmak işi

ALIŞTIRILMA


[isim]
  • Alıştırılmak işi

KIRIŞTIRMAK


[-i]
  • Kırışmasına sebep olmak
[-le] [teklifsiz konuşmada]
  • Karşı cinsten biriyle yakın ilişkide bulunmak

    Ötekiler gelmeden Suzy ile hafif tertip kırıştırırlar. - Peyami Safa


TIKIŞTIRMAK


[-e] [-i]
  • Boş yer kalmayacak biçimde doldurmak, gelişigüzel koymak, tıka basa sokmak

    Tam bir kutu çorabı tıkıştırdılar koltuğumun altına. - Nazım Hikmet


AYRIŞTIRMAK


[-i]
  • Bütünün bozulmasına sebep olmak
[kimya]
  • Ayrışmasını sağlamak

BARIŞTIRMAK


[-i] [-le]
  • Barışmalarını sağlamak, ara bulmak

    Günah çıkartıp dargınları barıştıracağız anlaşılan. - Necati Cumalı


SIKIŞTIRMAK


[-i]
  • Bir şeyi dar bir yere zorla sığdırmak, tıkmak

    Bilet kutusunu koltuğunun altına sıkıştırmış, elleri ceplerinde bir otobüs biletçisi geçti. - Necati Cumalı

[mecaz]
  • Zorlamak

    Kocakarı odadan çıktıkça ben Nuri'yi sıkıştırıyorum. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[argo]
  • Sarkıntılık etmek

YAKIŞTIRMAK


[-e] [-i]
  • Yakışacak bir duruma getirmek, uygun duruma koymak, yaraştırmak

    Yakışıklı, orta boylu, giydiğini kendisine yakıştırır, kendini saydırabilir bir adam. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]
  • Bir durum veya niteliği bir kimse için düşünmek, yormak

YATIŞTIRMAK


[-i]
  • Bir kargaşayı, ayaklanmayı bastırmak

    Hükûmet kuvvetleri ayaklanmayı yatıştırdı.