İçinde Irmak Bulunan 8 Harfli Kelimeler



İçerisinde IRMAK olan 8 harfli 25 kelime bulunuyor. İçinde IRMAK olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Irmak ile başlayan 8 harfli kelimeler. ırmak ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÇIĞIRMAK21, ÇAĞIRMAK20, AĞDIRMAK19, BAĞIRMAK19, KIVIRMAK17, ŞAŞIRMAK16, AZDIRMAK15, IHTIRMAK15, SIZIRMAK15, SIRMAK14, SIYIRMAK14, AŞTIRMAK13, AÇTIRMAK13, KAÇIRMAK13, TAŞIRMAK13, ANDIRMAK12, ALDIRMAK12, BATIRMAK12, KAYIRMAK12, YATIRMAK12, ASTIRMAK11, AKSIRMAK11, ARTIRMAK10, ATTIRMAK10, KANIRMAK10


ARTIRMAK


[-i]
  • Artmasını sağlamak, çoğaltmak

    Bu sıcak ve içten ses Fikret'i hayata bağlıyor, yaşama sevincini artırıyordu. - Reşat Enis

[mecaz]
  • Herhangi bir davranışta ileri gitmek

    Sen edepsizliği adamakıllı artırdın.


ATTIRMAK


[-i] [-den]
  • Atma işini yaptırmak

    Osman, babamı zindana attırmış ve ihtiyarın orada ölmesine sebep olmuştu. - Necip Fazıl Kısakürek


KANIRMAK


[-i]
  • Bir şeyi eğip zorlayarak yerinden çıkarmak veya çıkarmaya çalışmak

    Ağacın dalını kanırmak.

    Çiviyi kanırmak.


ASTIRMAK


[-e] [-i]
  • Asma işini yaptırmak

    Yıkanan çamaşırları evin arkasında, uzak bir yere astırıyorum. - Aka Gündüz


AKSIRMAK


[nesnesiz]
  • Burun zarlarının gıcıklanması ile solunum kaslarının birdenbire kasılması üzerine, ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşaltmak, hapşırmak

    Açığa aksır, mikropları üstümüze savurma. - Burhan Felek


ANDIRMAK


[-i]
  • Benzer yanları bulunmak, çağrıştırmak

    Şiirde gazete havadisini andıran bir mısra da bulunabilir. - Asaf Halet Çelebi


ALDIRMAK


[nesnesiz]
  • Alma işini yaptırmak

    Söyledim, söyledim, bir urgan aldıramadım. - Necati Cumalı

[-e] [-i]
  • Getirtmek

    Ne yaptı yaptı, nişanlısını oraya aldırdı. - Cahit Uçuk

[-den]
  • Başkasına kaptırmak

    Elimden aldırdım gül yüzlü yâri / Ben bir daha buldum ellere nispet - Emrah

[-e] [-i]
  • Sığdırmak

    Bunca eşyayı bu küçücük eve nasıl aldırdınız.

[-e] [mecaz]
  • Önem vermek, değer vermek

    Aldırma sen hemen çalış ki biraz / Çalışan ilerler, yerinde kalmaz - Enis Behiç Koryürek


BATIRMAK


[-e] [-i]
  • Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak

    Yumuşak lifi alarak kurnaya batırdı. - Cahit Uçuk

[-i]
  • Bir işte kazanç sağlayamaz duruma gelmek
[-i]
  • Yitirmek

    Parasını batırdı.

[-i]
  • Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek

    Böyle tükürük saçtığına bakılırsa ya politikadan konuşuyor ya birini batırıyordu. - Haldun Taner

[-i]
  • Kirletmek

    Üstünü başını batırmış.

[-i] [mecaz]
  • Mahvetmek

    Ne saklayayım gaflet ettiğimi / Elimle batırmışım gençliğimi - Cahit Sıtkı Tarancı


KAYIRMAK


[-i]
  • Koruyarak başarısını sağlamak, elinden tutmak, himmet etmek

    Bizi kayıran, arayan yok. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


YATIRMAK


[-e] [-i]
  • Bir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak

    Çocuğu bir kenara yatırdım ve kadını omuzlarından tutup bir taşa dayadım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[-i] [-de]
  • Uyutmak

    Gece beni en üst katta bir odada yatırdılar. - Ömer Seyfettin

[-i]
  • Eğmek, yatık duruma getirmek

    Yağmur ekinleri yatırdı.

[-i]
  • Konuk etmek
[-i]
  • Düzeltmek, bastırmak, yassıltmak

    Kemal Rıfat avucunun içiyle saçlarını yatırıyor. - Attila İlhan

[argo]
  • Başarısızlığa uğramasına yol açmak

AŞTIRMAK


[-e] [-i]
  • Aşma işini yaptırmak

AÇTIRMAK


[-e] [-i]
  • Açma işini yaptırmak

    Züğürtlükten, telefonumuz kesildi mi ona bir selam yollar açtırırdık. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • açtırma ağzımı
  • açtırma kutuyu, söyletme kötüyü


KAÇIRMAK


[-i]
  • Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak
[nesnesiz]
  • Zor kullanarak yanında götürmek

    Kız kaçırmak.

[nesnesiz] [-den]
  • Çalmak, kimsenin haberi olmadan götürmek, aşırmak

    İcradan eşya kaçırdılar.

[nesnesiz] [hukuk]
  • Yasal olmayan yoldan bir ülkeye mal sokmak veya çıkarmak

    Uyuşturucu kaçırmak.

[nesnesiz]
  • Sıvı, gaz vb. sızdırmak

    Çakmak, gaz kaçırıyor.

    Makine buhar kaçırıyor.

[-e]
  • İstemeyerek altını kirletmek

    Donuna kaçırmak.

[nesnesiz]
  • Delirmek

    Zavallı kaçırmış.

[-i] [-den]
  • Birini veya bir şeyi göstermemek

    Karısını benden kaçırıyor.

[spor]
  • Yarışan bir koşucu diğeri tarafından hızla geçilip ara açılmak
[spor]
  • Futbol veya basketbolda savunduğu oyuncuyu boş bırakmak, pas almasına fırsat vermek

TAŞIRMAK


[-i]
  • Taşmasına yol açmak

    Kınanın akşamdan yoğrulup ellere ve ayaklara taşırmadan, çizgileri aşmadan sürülmesi lazımdır. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: aşırı taşırı


SIRMAKEŞ (Kelime Kökeni: Türkçe sırma + Farsça -keş)


[isim] [eskimiş]
  • Gümüş veya başka madenleri haddeden çekip sırma yapan kimse

Birleşik Kelimeler: sırmakeşhane