İçinde Ğz Bulunan Kelimeler



İçinde ĞZ olan 8 kelime bulunuyor. İçerisinde ĞZ geçen kelimeler ve kelime anlamları.

10 Harfli Kelimeler

TAVŞANAĞZI30

9 Harfli Kelimeler

YAVRUAĞZI29, CANCAĞZIM27, BUĞZETMEK23, ASLANAĞZI21

8 Harfli Kelimeler

BUĞZETME22, AĞZINDAN21, KURTAĞZI20


KURTAĞZI


[isim] [denizcilik]
  • Gemi ve sandallarda halatın geçmesi için teknenin kenarına tutturulmuş, açık ağız biçiminde metal parça

ASLANAĞZI


[isim] [bitki bilimi]
  • Sıracagillerden, türlü renkte, güzel, kokusuz çiçekleri olan bir bitki, danaburnu

AĞZINDAN


Ata Sözleri ve Deyimler

  • ağız (veya ağzını) açmak
  • ağız (veya ağzını) büzmek
  • ağız açtırmamak
  • ağız aramak (veya yoklamak)
  • ağız burun birbirine karışmak
  • ağızda dağılmak
  • ağızdan burun yakın, kardeşten karın yakın
  • ağızda sakız gibi çiğnemek
  • ağız değiştirmek
  • ağız dil vermemek
  • ağız eğmemek
  • ağız etmek
  • ağız kullanmak
  • ağız satmak
  • ağız tamburası çalmak
  • ağız yapmak
  • ağız yaymak
  • ağız yer, yüz utanır
  • ağza (veya ağızlara) düşmek
  • ağza alınmaz (veya alınmayacak)
  • ağza almamak
  • ağza tat, boğaza feryat
  • ağzı (veya ağzı dili) kurumak
  • ağzı burnu yerinde
  • ağzı çirişçi çanağı
  • ağzı çirişçi çanağına dönmek
  • ağzı dili bağlanmak
  • ağzı dili tutulmak
  • ağzı dolu dolu konuşmak
  • ağzı eğri, gözü şaşı ensesinden belli olur
  • ağzı kilitlenmek
  • ağzı köpürmek
  • ağzı kulaklarına varmak
  • ağzı kurusun
  • ağzı laf (veya lakırtı) yapmak
  • ağzına ... koymamak
  • ağzına almak
  • ağzına atmak
  • ağzına bakakalmak
  • ağzına baktırmak
  • ağzına biber sürerim (veya çalarım)
  • ağzına bir kemik atmak
  • ağzına bir lokma koymamak
  • ağzına bir parmak bal çalmak
  • ağzına bir zeytin verir, altına (veya ardına) tulum tutar
  • ağzına burnuna bulaştırmak
  • ağzına düşmek
  • ağzına etmek
  • ağzına geldiği gibi
  • ağzına geleni söylemek
  • ağzına gem vurmak
  • ağzına kadar
  • ağzına kilit takmak (veya vurmak)
  • ağzına kira istemek
  • ağzına layık
  • ağzına sağlık
  • ağzına sakız olmak
  • ağzına sıçmak
  • ağzına sürmemek
  • ağzına takılmak
  • ağzına taş almak
  • ağzına tıkmak
  • ağzına tükürmek
  • ağzına verilmesini beklemek (veya istemek)
  • ağzına volta almak
  • ağzına vur, lokmasını al
  • ağzına yakışmamak
  • ağzına yüzüne bulaştırmak
  • ağzında bakla ıslanmamak
  • ağzında büyümek
  • ağzında çalkalanmak
  • ağzında gevelemek
  • ağzından (söz veya lakırtı) dirhemle çıkmak
  • ağzından baklayı çıkarmak
  • ağzından bal damlamak (veya akmak)
  • ağzından burnundan getirmek
  • ağzından çıkanı (veya çıkan sözü) kulağı duymamak (veya işitmemek)
  • ağzından çıkmak
  • ağzından çıt çıkmamak
  • ağzından dökülmek
  • ağzından düşmemek (veya düşürmemek)
  • ağzından girip burnundan çıkmak
  • ağzından hayır çıkmazsa bari şer söyleme
  • ağzından inci saçmak
  • ağzından kaçırmak
  • ağzından kapmak
  • ağzından lakırtı (veya laf) almak (veya çekmek)
  • ağzından lokmasını almak
  • ağzından söz (veya laf veya lakırtı) eksik etmemek
  • ağzından yel alsın!
  • ağzında yaş kalmamak
  • ağzını açacağına gözünü aç
  • ağzını açıp gözünü yummak
  • ağzını aramak (veya yoklamak)
  • ağzını bağlamak
  • ağzını bıçak açmamak
  • ağzını bırakıp kıçıyla (veya bir tarafıyla) gülmek
  • ağzını bozmak
  • ağzını burnunu çarşamba pazarına (veya çanağına) çevirmek
  • ağzını burnunu dağıtmak (veya kırmak veya parçalamak)
  • ağzını dilini bağlamak
  • ağzını havaya (veya poyraza) açmak
  • ağzını hayra aç!
  • ağzını kapamak
  • ağzını kapamak (veya kilitlemek)
  • ağzını kiraya vermek
  • ağzını koklamak
  • ağzını kullanmak (veya satmak)
  • ağzını mühürlemek
  • ağzının içine bakmak
  • ağzının içine baktırmak
  • ağzının içine girmek
  • ağzının içi yangın yerine dönmek
  • ağzının kâhyası olmak
  • ağzının kaşığı (veya kalıbı veya lokması) olmamak
  • ağzının kokusunu çekmek
  • ağzının mührü ile
  • ağzının payını (veya ölçüsünü) almak
  • ağzının payını (veya ölçüsünü veya kayarını) vermek
  • ağzının perhizi yok
  • ağzının suyu akmak
  • ağzının tadını bilmek
  • ağzını öpeyim (veya seveyim)
  • ağzını sıkı (veya pek) tutmak
  • ağzını tıkamak
  • ağzını toplamak
  • ağzını tutmak
  • ağzı olan konuşuyor
  • ağzı oynamak
  • ağzı sulanmak
  • ağzı süt kokmak
  • ağzı teneke kaplı
  • ağzı torba değil ki büzesin
  • ağzı var dili yok
  • ağzı varmamak
  • ağzı yanmak
  • ağzıyla içmesini bilmek
  • ağzıyla kuş tutsa...


BUĞZETME


[isim]
  • Buğzetmek durumu

BUĞZETMEK (Kelime Kökeni: Arapça buġż + Türkçe etmek)


[-e] [nesnesiz]
  • Kin beslemek, nefret etmek

YAVRUAĞZI


[isim]
  • Kavuniçi ile pembe arası bir renk
[sıfat]
  • Bu renkte olan

    Kadının üstünde yavruağzı, keten bir takım giysi var. - İnci Aral


TAVŞANAĞZI


[isim] [bitki bilimi]
  • Pembe renkli bir tür çiçek