İçinde Ünk Bulunan Kelimeler



İçinde ÜNK olan 11 kelime bulunuyor. İçerisinde ÜNK geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ünk ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

HÜNKARBEĞENDİ30, SELAMÜNKAVLEN23

9 Harfli Kelimeler

ÜSTÜNKÖRÜ22

8 Harfli Kelimeler

MÜNKESİR12

7 Harfli Kelimeler

BUGÜNKÜ18

6 Harfli Kelimeler

HÜNKAR12, KÜLÜNK10, MÜNKİR9

5 Harfli Kelimeler

ÇÜNKÜ12, DÜNKÜ11

4 Harfli Kelimeler

KÜNK6


KÜNK (Kelime Kökeni: Farsça kunk)


[isim]
  • Pişmiş toprak veya betondan yapılmış kalın su borusu, büz

    Bir gün bu künklerin bir tanesinin, bir yerinden delinmiş olduğu görülür. - Sait Faik Abasıyanık


MÜNKİR (Kelime Kökeni: Arapça munkir)


[sıfat]
  • İnkâr eden, kabul etmeyen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • münkir olmak


KÜLÜNK (Kelime Kökeni: Farsça kulunk)


[isim]
  • Taşları, kayaları parçalamakta kullanılan sivri kazma

    Bir yaz sabahı, külüngün ve kazmanın sivri burunları taş odanın tepesini delmeye başladı. - Memduh Şevket Esendal


DÜNKÜ


[sıfat]
  • Bugünden bir önceki günle ilgili

    Dünkü gün. Dünkü yağmur.

[mecaz]
  • Acemi, yeni, toy

    Daha dünkü damatla böyle çabucak yüz göz olup rezaleti ayyuka çıkarmak olur mu hiç? - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: dünkü çocuk


MÜNKESİR (Kelime Kökeni: Arapça munkesir)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kırılmış, kırık
[mecaz]
  • Kırgın, gücenmiş

HÜNKÂR (Kelime Kökeni: Farsça ḫunkār)


[isim] [tarih]
  • Osmanlılarda yalnız padişahlar için kullanılan bir unvan

    Hünkâr dairesi. Hünkâr yaveri.

Birleşik Kelimeler: hünkârbeğendi


ÇÜNKÜ (Kelime Kökeni: Farsça çūn + ki)


[bağlaç]
  • Şundan dolayı, şu sebeple, zira

    Ben şimdi sizin fikrinizi tenkit etmeyeceğim çünkü faydasızdır. - Ömer Seyfettin


BUGÜNKÜ


[sıfat]
  • Bugüne özgü, bugün olan, bugün yapılan

    O zaman bugünkü hâlinizi rüyada görmemek için uykudan korkmaya başlarsınız. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bugünkü günde
  • bugünkü işi yarına bırakma
  • bugünkü tavuk yarınki kazdan iyidir


ÜSTÜNKÖRÜ


[sıfat]
  • İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, baştan savma yapılan
[zarf]
  • (üstü'nkörü) İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, şöyle bir, baştan savma, eğreti, öylesine, üstten

    Fakat bu işi bilinçli olarak üstünkörü yapmış, yaraların tam kapanmamasına dikkat etmişti. - İhsan Oktay Anar


SELAM (Kelime Kökeni: Arapça selām)


[isim]
  • Bir kimseyle karşılaşıldığında, birinin yanına gidildiğinde veya yanından uzaklaşıldığında kendisine söz ve işaretle bir nezaket gösterisi yapma, esenleme, merhaba

Ata Sözleri ve Deyimler

  • selam (veya selama) durmak
  • selam (veya selamı) almak
  • selam çakmak
  • selam etmek
  • selam olsun
  • selam para, kelam para
  • selam söylemek
  • selam verdik, borçlu çıktık
  • selam vermek
  • selam yollamak (veya salmak)

Birleşik Kelimeler: selam otu, selam sabah, selamünaleyküm, aleykümselam, kandilli selam, sellemehüsselam, yerden selam


HÜNKÂRBEĞENDİ


[isim]
  • Közlenmiş patlıcanın üzerine salçalı et konularak yapılan bir yemek türü