İçinde Ükl Bulunan Kelimeler



İçinde ÜKL olan 126 kelime bulunuyor. İçerisinde ÜKL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

15 Harfli Kelimeler

GÜMRÜKLENDİRMEK27, BÜYÜKLENEBİLMEK26

14 Harfli Kelimeler

GÜMRÜKLENDİRME26, BÜYÜKLENEBİLME25, SÜRÜKLEYİCİLİK24, SÜRÜKLENDİRMEK22

13 Harfli Kelimeler

NÜKLEOPROTEİN21, SÜRÜKLENDİRME21, TÜKÜRÜKLENMEK20

12 Harfli Kelimeler

SÜMSÜKLEŞMEK23, GÜMRÜKLENMEK22, PÜRTÜKLENMEK21, SÜRTÜKLEŞMEK21, KARABÜKLÜLÜK20, TÜKÜRÜKLEMEK19, TÜKÜRÜKLENME19, YÜKLENİCİLİK19, TERMONÜKLEER16

11 Harfli Kelimeler

HÖDÜKLEŞMEK29, GÜDÜKLEŞMEK25, KÖRÜKLEYİCİ24, KÖPÜKLENMEK24, KÜÇÜKLEŞMEK22, SÜMSÜKLEŞME22, CÜCÜKLENMEK22, GÜMRÜKLEMEK21, GÜMRÜKLENME21, SÜRÜKLEYİCİ21, BÜYÜKLENMEK20, KÖRÜKLENMEK20, PÜRTÜKLENME20, SÜRTÜKLEŞME20, KÜTÜKLEŞMEK19, DÜRTÜKLEMEK18, TÜKÜRÜKLEME18, SÜRÜKLETMEK17, SÜRÜKLENMEK17, YÜKLENİLMEK16
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

HÖDÜKLEŞME28, BÜZÜŞÜKLÜK26, KÖPÜKLENİŞ25, GÜDÜKLEŞME24, KÖPÜKLENME23, PÜSÜRÜKLÜK23, KÜÇÜKLEŞME21, CÜCÜKLENME21, GÜMRÜKLEME20, SÜRÜKLEYİŞ20, BÜYÜKLENME19, DÜDÜKLEMEK19, KÖRÜKLEMEK19, KÖRÜKLENME19, KÜTÜKLEŞME18, SÜRÜKLENİŞ18, DÜRTÜKLEME17, SÜRÜKLETME16, SÜRÜKLENME16, SÜRÜKLEMEK16
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

PÖRSÜKLÜK24, ÖKSÜRÜKLÜ22, DÜMBÜKLÜK20, DÜDÜKLEME18, KÖRÜKLEME18, ÖRÜKLEMEK18, SÜMSÜKLÜK18, YÜKLEYİCİ18, SÜRTÜKLÜK16, YÜKLENİCİ16, KARABÜKLÜ15, SÜRÜKLEME15, İNDÜKLEME14, YÜKLENMEK14, YÜKLETMEK14

8 Harfli Kelimeler

GÖZLÜKLÜ25, HÖDÜKLÜK24, ÇÖKÜKLÜK21, PÜRÇÜKLÜ21, DÖKÜKLÜK20, GÜDÜKLÜK20, ÖTÜRÜKLÜ20, DÜŞÜKLÜK19, GÜMRÜKLÜ19, GÜÇLÜKLE19, SÖNÜKLÜK19, BÜYÜKLÜK18, ÖNLÜKLÜK18, PÜRTÜKLÜ18, BÜKLÜMLÜ17, ÇÜRÜKLÜK17, KÜÇÜKLÜK17, ÖRÜKLEME17, YÜKLEYİŞ17, BÜKÜKLÜK16
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

KÖPÜKLÜ21, CÜCÜKLÜ19, DÜDÜKLÜ17, KÖRÜKLÜ17, ÖNLÜKLÜ17, ÇÜRÜKLÜ16, YÜKLÜCE16, SÜMÜKLÜ15, YÜKLEME12, NÜKLEON10, NÜKLEİK9, NÜKLEER9

6 Harfli Kelimeler

BÜKLÜM13, BÜKLÜK12, DÜKLÜK12, YÜKLÜK12, YÜKLEM11, YÜKLER10

5 Harfli Kelimeler

YÜKLÜ11


N


[kimya]
  • Azot elementinin simgesi

NÜKLEER (Kelime Kökeni: Fransızca nucléaire)


[sıfat] [fizik]
  • Atom çekirdeği ile ilgili, çekirdeksel

Birleşik Kelimeler: nükleer atık, nükleer enerji, nükleer reaktör, nükleer santral, nükleer silah, nükleer tıp


NÜKLEON (Kelime Kökeni: Fransızca nucléon)


[isim] [fizik]
  • Atom çekirdeğini oluşturan proton ve nötronun ortak adı

YÜKLER


[isim] [bilişim]
  • Bilgisayara yükleme yapmak için kullanılan özel bir program

YÜKLEM


[isim] [dil bilgisi]
  • Cümlede oluş, iş ve hareket bildiren kelime veya kelime grubu, haber, mahmul

    `Çocuk çalışkandır` ve `Çocuk çok çalışır` örneklerinde `çalışkandır` ve `çalışır` birer yüklemdir.

[mantık]
  • Bir konu için olumlanan veya inkâr edilen şey, mahmul

Birleşik Kelimeler: yüklem birliği, yüklem grubu, yüklem öbeği, ortak yüklem


YÜKLÜ


[sıfat]
  • Yükü olan, mahmul
[argo]
  • Çok sarhoş
[argo]
  • Paralı, varlıklı
[halk ağzında]
  • Gebe

Birleşik Kelimeler: dağarcığı yüklü


YÜKLEME


[isim]
  • Yüklemek işi, tahmil
[fizik]
  • Bir yere, bir nesneye elektrik yükü biriktirme, doldurma, şarj

Birleşik Kelimeler: yükleme boşaltma, yükleme durumu, yükleme hâli, suç yükleme


BÜKLÜK


[isim]
  • Bük

    Çukurova'nın çok yeri büklük, çok yeri bataklık. - Yaşar Kemal


DÜKLÜK


[isim]
  • Dük olma durumu

YÜKLÜK


[isim]
  • Evlerde yatak, yorgan gibi şeyleri koymaya yarayan yer veya büyük dolap, yük, yük odası

    Öbür yana dönüyor, kocaman bir yüklüğün kapısını açıyordum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


BÜKLÜM


[isim]
  • Kıvrım

    Yırtılmış atılmış o kâğıtlar ki hayatım / Her parçası, her büklümü üstünde adın var - Mithat Cemal Kuntay

[halk ağzında]
  • Dönemeç, viraj

Birleşik Kelimeler: büklüm büklüm, iki büklüm


İNDÜKLEME


[isim] [fizik]
  • İndüklemek işi

Birleşik Kelimeler: indükleme akımı, indükleme makinesi, öz indükleme


YÜKLENMEK


[-e]
  • Yükleme işi yapılmak veya yükleme işine konu olmak

    Daha şimdiden evin bütün işleri Peyker'in üstüne yüklenmiş. - Memduh Şevket Esendal

[-i]
  • Bir yükü taşımak

    Bavulları yüklendi.

[mecaz]
  • Üstüne düşmek, zorlamak

    Hep birden yüklenmişlerdi o zaman Rahmi'ye; saygısızlık ettin, kırdın diye. - Tarık Buğra

[-i] [mecaz]
  • Bir şeyi yapmayı kabul etmek, üstüne almak

YÜKLETMEK


[-e] [-i]
  • Yükleme işini yaptırmak

    Boyuna kolumu çekip hep kabahati bana yükletiyor. - Sermet Muhtar Alus


KARABÜKLÜ


[isim]
  • Karabük ilinden olan kimse