İçinde Üba Bulunan Kelimeler



İçinde ÜBA olan 22 kelime bulunuyor. İçerisinde ÜBA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

13 Harfli Kelimeler

MÜBALAĞACILIK30, BASÜBADELMEVT29

11 Harfli Kelimeler

DÜĞÜNCÜBAŞI35, MÜBALAĞASIZ28

10 Harfli Kelimeler

MÜBALAĞACI26, MÜBALAĞALI23, MÜBAŞİRLİK18

9 Harfli Kelimeler

KÖPRÜBAŞI27, MÜBAYAACI20, İNKÜBATÖR19, MÜBAŞERET17, MÜBAYENET16

8 Harfli Kelimeler

MÜBALAĞA20, MÜBAHASE18, MÜBAREZE16, MÜBADELE15

7 Harfli Kelimeler

MÜBAŞİR15, MÜBAYAA14, MÜBADİL14, MÜBAREK12

6 Harfli Kelimeler

KÜBALI11

5 Harfli Kelimeler

MÜBAH14


KÜBALI


[isim]
  • Küba halkından olan kimse

MÜBAREK (Kelime Kökeni: Arapça mubārek)


[sıfat]
  • Kutlu, kutsal
[ünlem]
  • Beğenilen, sevilen şeyler için söylenen bir söz

    Mübarek, ne güzel yer.

[alay yollu]
  • Kızılan, şaşılan (kimse veya şey)

    Ne de hafıza vardı mübarekte, neler de anlatmazdı. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mübarek olsun!

Birleşik Kelimeler: mübarek ay, mübarek gün, mübarek otu


MÜBAYAA (Kelime Kökeni: Arapça mubāyaʿa)


[isim] [eskimiş]
  • Satın alma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mübayaa etmek


MÜBADİL (Kelime Kökeni: Arapça mubādil)


[sıfat] [eskimiş]
  • Başkasının yerine getirilmiş, mübadele edilmiş
[isim]
  • Lozan Antlaşması'na göre, İstanbul dışında oturan Rumlarla değiştirilmek üzere Batı Trakya dışındaki Yunanistan'dan getirilen Türkler

MÜBAH (Kelime Kökeni: Arapça mubāḥ)


[sıfat] [din bilgisi]
  • Dinî bakımdan yapılmasında sakınca olmayan, yapılması günah veya sevap olmayan
[mecaz]
  • Yapılmasında sakınca görülmeyen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mübah görmek (veya saymak)


MÜBADELE (Kelime Kökeni: Arapça mubādele)


[isim] [eskimiş]
  • Değişim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mübadele etmek


MÜBAŞİR (Kelime Kökeni: Arapça mubāşir)


[isim] [hukuk]
  • Mahkemede duruşmaya girecekleri ve tanıkları çağıran, yargıcın emirlerini bildiren, kâğıtları getirip götüren görevli, çağrıcı

    Mübaşir ilk duruşmanın davacı ve davalısını çağırıyordu. - Ayşe Kulin


MÜBAYENET (Kelime Kökeni: Arapça mubāyenet)


[isim] [eskimiş]
  • Ayrılık, başkalık

MÜBAREZE (Kelime Kökeni: Arapça mubāreze)


[isim] [eskimiş]
  • Çekişme

    Kocalarının aşkına sahip ve hâkim olmak hususundaki mübarezede kadınlar rakibelerine nispetle pek müsait olmayan bir mevkide bulunurlar. - Hüseyin Cahit Yalçın


MÜBAŞERET (Kelime Kökeni: Arapça mubāşeret)


[isim] [eskimiş]
  • Bir işe başlama, girişme

MÜBAŞİRLİK


[isim]
  • Mübaşir olma durumu

MÜBAHASE (Kelime Kökeni: Arapça mubāḥas̱e)


[isim] [eskimiş]
  • Bir konu hakkında iki veya daha çok kişinin karşılıklı konuşması

    Mübahasemizin sonuna doğru, tabaksız geniş bir fincanla bize taze kahve ikram ettiler. - Hamdullah Suphi Tanrıöver


İNKÜBATÖR (Kelime Kökeni: Fransızca incubateur)


[isim]
  • Kuluçkalık

MÜBAYAACI


[isim]
  • Satın almacı

MÜBALAĞA (Kelime Kökeni: Arapça mubālaġa)


[isim]
  • Abartı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mübalağa etmek