İçinde Çıkar Bulunan Kelimeler



İçinde ÇIKAR olan 35 kelime bulunuyor. İçerisinde ÇIKAR geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çıkar kelimesinin anlamı nedir? Çıkar ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

ÇIKARTILABİLMEK23

14 Harfli Kelimeler

ÇIKARILIVERMEK27, ÇIKARTILABİLME22, ÇIKARILABİLMEK22

13 Harfli Kelimeler

ÇIKARILIVERME26, ÇIKARTIVERMEK25, ÇIKARSEVERLİK24, ÇIKARILABİLME21, ÇIKARTABİLMEK20

12 Harfli Kelimeler

ÇIKARIVERMEK24, ÇIKARTIVERME24, ÇIKARAYAZMAK22, ÇIKARABİLMEK19, ÇIKARTABİLME19

11 Harfli Kelimeler

ÇIKARIVERME23, ÇIKARAYAZMA21, ÇIKARABİLME18, ÇIKARTILMAK17

10 Harfli Kelimeler

ÇIKARSEVER21, ÇIKARTILIŞ19, ÇIKARCILIK19, ÇIKARTILMA16, ÇIKARILMAK16

9 Harfli Kelimeler

ÇIKARILIŞ18, ÇIKARILMA15, ÇIKARSAMA15, ÇIKARTMAK14

8 Harfli Kelimeler

ÇIKARTMA13, ÇIKARMAK13

7 Harfli Kelimeler

ÇIKARCI15, ÇIKAR15, ÇIKARIM13, ÇIKARMA12, ÇIKARTI12

5 Harfli Kelimeler

ÇIKAR9


ÇIKAR


[isim]
  • Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çıkar gözetmek
  • çıkarına bakmak
  • çıkarını tepmek

Birleşik Kelimeler: çıkar budak, çıkar yol


ÇIKARMA


[isim]
  • Çıkarmak işi, emisyon

    Yağmazsa yağmasın. Biz onsuz da kışı çıkarmasını biliriz eninde sonunda. - Nazım Hikmet

[askerlik]
  • Düşman kıyılarına gemi, bot vb.nden asker indirme, asker çıkarma
[matematik]
  • Dört işlemden biri, çıkarmak işlemi, tarh

Birleşik Kelimeler: çıkarma birliği, çıkarma botu, çıkarma gemisi, çıkarma harekâtı, çıkarma işareti, çıkarma yeri, sağ çıkarma


ÇIKARTI


[isim]
  • Boşaltım ile vücuttan dışarı çıkan madde, ıtrah maddesi

ÇIKARTMA


[isim]
  • Çıkartmak işi

    Baban nüfus kâğıdını çıkartmayı savsaklamış. - Adalet Ağaoğlu


ÇIKARMAK


[-den]
  • Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
[-i]
  • Sonunu getirmek

    Bu para ile ayı çıkarırız.

[-i]
  • Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek
[-i]
  • Bulmak, ortaya koymak

    Yalanını çıkarmak. Yanlışını çıkarmak.

[-i]
  • Hatırlamak

    Adamı nereden tanıdığımı tam olarak çıkarmaya çalıştım. - Necati Cumalı

[-i] [-den]
  • Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek

    Öfkesini benden çıkardı.

[-i] [-den]
  • Sağlamak, elde etmek

    Ekmeğini taştan çıkarmak.

[-i] [nesnesiz]
  • Gibi göstermek, bir davranış yüklemek

    Birini hırsız çıkarmak. Suçlu çıkarmak.

[-i]
  • Sindirim yolundan dışarı atmak, kusmak

    Sonunda dayanamayıp o gece ne yediyse çıkardı. - İhsan Oktay Anar

[-i]
  • Giysi, ayakkabı vb.ni vücuttan ayırmak, soymak

    İhtiyar hatun, onun ayakkabılarını ve ceketini çıkarıp çekilip gitmişti. - Sait Faik Abasıyanık

[-i]
  • Yayımlamak

    Gençlerin tenkitlerini gördü, yeni çıkardıkları edebiyat tarihlerini karıştırdı. - Orhan Seyfi Orhon

[-i]
  • Gidermek

    Lekeyi çıkarmak.

[nesnesiz]
  • Yapmak, üretmek

    Bu terzi çok iş çıkarıyor.

[-e] [nesnesiz]
  • Sunmak

    Konuklara çerez çıkardı.

[-e] [-i]
  • Göstermek

    Sosyeteye bir ustabaşıyı kocam diye çıkaracaksın. - Memduh Şevket Esendal

[-i] [-le]
  • Bir müzik parçasını notalarıyla çalmak

    Yeni öğrendiği bir tangoyu piyanoda tek parmakla çıkarmaya çalışan İlhami... - Haldun Taner

[nesnesiz]
  • Yollamak, göndermek

    Bir adam çıkarıp oğlunu yanına getirtti.

[nesnesiz]
  • Boşaltmak

    Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik. - Refik Halit Karay

[nesnesiz]
  • Resim yapmak
[nesnesiz]
  • Fotoğraf çektirmek
[-i] [mecaz]
  • Söylemek

    Bu dedikoduyu ortaya mutlak bizim arkadaş çıkarmıştır. - Osman Cemal Kaygılı

[-i] [-den] [matematik]
  • Üçüncü bir sayı elde etmek üzere belli bir sayıdan, daha az değerli başka bir sayı kadar birim eksiltmek, tarh etmek

ÇIKARIM


[isim]
  • Çıkarma işi
[mantık]
  • Belli önermelerin kabul edilen veya gerçek olan doğruluklarından, yanlışlıklarından, başka önermelerin kabul edilen veya gerçek olan doğruluklarını, yanlışlıklarını çıkarma, istidlal

ÇIKARTMAK


[-i]
  • Çıkartma işini yapmak

    Bu adam bir senedir buraların resmini çıkartıyor. - Bedri Rahmi Eyuboğlu


ÇIKARILMA


[isim]
  • Çıkarılmak işi

    Mahallenin huzurunu bozan bu efendinin evden çıkarılması için ahali gıcırtıya başlar. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: kispet çıkarılması


ÇIKARSAMA


[isim] [felsefe]
  • Bir önermeden, düşünce yoluyla bir başka önermeye geçme işi, istihraç

ÇIKARCI


[sıfat]
  • Yalnız kendi çıkarını düşünen, çıkarını kollayan (kimse), çıkarsever, menfaatçi, menfaat düşkünü, menfaatperest, menfaatperver, menfaattar

ÇIKARIŞ


[isim]
  • Çıkarma işi

ÇIKARTILMA


[isim]
  • Çıkartılmak işi

ÇIKARILMAK


[nesnesiz]
  • Çıkarma işine konu olmak

    Yolun planları, projeleri yapılmış, istimlak emirleri çıkarılmıştı. - Ayşe Kulin


ÇIKARTILMAK


[-den]
  • Çıkartma işi yapılmak

ÇIKARABİLME


[isim]
  • Çıkarabilmek işi