İçinde Zad Bulunan Kelimeler

İçinde ZAD olan 23 kelime bulunuyor. İçerisinde ZAD geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zad ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

HEMŞİREZADE24, ASİLZADELİK17

10 Harfli Kelimeler

ŞEHZADELİK22, ZADEGANLIK20, BEYZADELİK19

9 Harfli Kelimeler

HARAMZADE19, TEYZEZADE19, BENDEZADE18, HELALZADE18, KİBARZADE16

8 Harfli Kelimeler

PAŞAZADE20, DAYIZADE18, AMCAZADE17, HALAZADE17, KİŞİZADE16, ASİLZADE14, AZADELİK13

7 Harfli Kelimeler

ŞEHZADE19, BEYZADE16, LAHZADA16, ZADEGAN16

5 Harfli Kelimeler

AZADE10

4 Harfli Kelimeler

ZADE9

ZADE (Kelime Kökeni: Farsça zāde)

[isim] [eskimiş]
  • Oğul, evlat

    Şimdi bilmem ne zade namı altında, İstanbul'un en büyük zenginlerinden biriydi. - Ömer Seyfettin

[sıfat]
  • Doğmuş

Birleşik Kelimeler: amcazade, asilzade, bendezade, beyzade, dayızade, halazade, haramzade, helalzade, hemşirezade, kibarzade, kişizade, paşazade, şehzade, teyzezade

AZADE (Kelime Kökeni: Farsça āzāde)

[sıfat] [eskimiş]
  • Başıboş, erkin, serbest

    Elli yıldır şu ömür kervanının yolcusuyum / Öyle her yoldaşı sevmezse de azade huyum - İbrahim Alâeddin Gövsa

[zarf]
  • Başıboş, erkin, serbest olarak

    Gürültüden azade yaşamak.

AZADELİK

[isim]
  • Azade olma durumu, serbestlik

    Kendini yeni hayatın azadeliğine terk ettiği zaman... - Halide Edip Adıvar

ASİLZADE (Kelime Kökeni: Arapça aṣīl + Farsça zāde)

[sıfat]
  • Soylu

    Hiç kibar sınıfından, asilzade bir gencin oyuncu olduğunu gördünüz mü? - Peyami Safa

KİBARZADE (Kelime Kökeni: Arapça kibār + Farsça zāde)

[isim] [eskimiş]
  • Soylu bir aileden gelen çocuk

KİŞİZADE (Kelime Kökeni: Türkçe kişi + Farsça zāde)

[sıfat] [eskimiş]
  • Soylu

    Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade - Bedri Rahmi Eyuboğlu

BEYZADE (Kelime Kökeni: Türkçe bey + Farsça zāde)

[isim]
  • Bey oğlu

    Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[mecaz]
  • Özenli bir biçimde büyütülmüş, nazlı kimse

LAHZADA

[zarf]
  • Çabucak

    Karısının yiyeceğini lahzada pişirir. - Halit Ziya Uşaklıgil

Birleşik Kelimeler: bir lahzada

ZADEGÂN (Kelime Kökeni: Farsça zādegān)

[isim] [eskimiş]
  • Soylular

ASİLZADELİK

[isim]
  • Soyluluk

AMCAZADE (Kelime Kökeni: Türkçe amca + Farsça zāde)

[isim]
  • Amcanın oğlu

HALAZADE (Kelime Kökeni: Arapça ḫāle + Farsça zāde)

[isim]
  • Halanın oğlu

    Halazadem burada biraz nefeslendi. - Burhan Felek

BENDEZADE (Kelime Kökeni: Farsça bende + zāde)

[isim] [eskimiş]
  • Alçak gönüllülük göstererek `benim çocuğum` anlamında kullanılan bir söz

    İki bendezadeniz vardı, ömürlerini efendimize bağışladılar. - Memduh Şevket Esendal

HELALZADE (Kelime Kökeni: Arapça ḥalāl + Farsça zāde)

[isim] [eskimiş]
  • Nikâhlı bir ana ve babadan doğmuş kimse
[mecaz]
  • Doğruluktan ayrılmayan, helal süt emmiş kimse

DAYIZADE (Kelime Kökeni: Türkçe dayı + Farsça zāde)

[isim] [eskimiş]
  • Dayı oğlu