İçinde Uat Bulunan Kelimeler



İçinde UAT olan 17 kelime bulunuyor. İçerisinde UAT geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Uat ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

TEFERRUATSIZ24

11 Harfli Kelimeler

TEFERRUATLI19, GUATEMALALI18, TULUATÇILIK18

9 Harfli Kelimeler

TEFERRUAT16, GUATEMALA15

8 Harfli Kelimeler

TULUATÇI14

7 Harfli Kelimeler

MEVZUAT18, MEVDUAT17, MATBUAT11, MASNUAT10, MUATTAR9, MUATTAL9

6 Harfli Kelimeler

VUKUAT14, TULUAT8

5 Harfli Kelimeler

GUATR10

4 Harfli Kelimeler

BUAT7


BUAT (Kelime Kökeni: Fransızca boite)


[isim] [fizik]
  • Elektrik akımı devrelerinde birleştirme yapmak veya akımı bir veya daha fazla kola ayırmak için kullanılan kutu

TULUAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭulūʿāt)


[isim] [tiyatro]
  • Doğaçlama

    Böyle olmakla beraber, gerek orta oyununun gerek tuluatın köylü temsilleri ile bir münasebeti olsa gerek. - Ahmet Kutsi Tecer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tuluat yapmak

Birleşik Kelimeler: tuluat tiyatrosu


MUATTAR (Kelime Kökeni: Arapça muʿaṭṭar)


[sıfat] [eskimiş]
  • Itırlı, güzel kokulu

MUATTAL (Kelime Kökeni: Arapça muʿaṭṭal)


[sıfat] [eskimiş]
  • İşlemez, kullanılmaz duruma gelmiş

MASNUAT (Kelime Kökeni: Arapça maṣnūʿāt)


[isim] [eskimiş]
  • Sanatla yapılmış şeyler, sanat eserleri

GUATR (Kelime Kökeni: Fransızca goitre)


[isim] [tıp]
  • Boyundaki troit bezinin aşırı büyümesiyle beliren hastalık, guşa, cedre

MATBUAT (Kelime Kökeni: Arapça maṭbūʿāt)


[isim]
  • Basın

    Yoksa bu şikâyetimizin hiçbir zaman şümullü manasıyla matbuatımızla alakası yoktur. - Asaf Halet Çelebi


TULUATÇI


[isim] [tiyatro]
  • Tuluat yapan sanatçı

    Hasan, bu sefer kendisine ancak seyyar tuluatçıların arasında bir yer bulabildi. - Osman Cemal Kaygılı


VUKUAT (Kelime Kökeni: Arapça vuḳūʿāt)


[isim]
  • Polisi ilgilendiren olay veya olaylar

    Vukuat aramaya giden, hadise çıkmıyor diye üzülen ... bir adamım. - Refik Halit Karay

[eskimiş]
  • Olanlar, olan bitenler

TEFERRUAT (Kelime Kökeni: Arapça teferruʿāt)


[isim]
  • Ayrıntı

    Mustafa Kemal teferruat ile uğraşmayı sevmezdi. - Falih Rıfkı Atay


MEVDUAT (Kelime Kökeni: Arapça mevdūʿāt)


[isim] [ekonomi]
  • Belli bir süre sonunda veya istenildiğinde çekilmek üzere bankalara faizle yatırılan para, tevdiat

    Vadeli mevduat. Vadesiz mevduat.

[eskimiş]
  • Yatırım

Birleşik Kelimeler: mevduat defteri, vadeli mevduat, vadesiz mevduat


GUATEMALALI


[isim]
  • Guatemala halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

TULUATÇILIK


[isim]
  • Tuluatçı olma durumu

MEVZUAT (Kelime Kökeni: Arapça mevżūʿāt)


[isim]
  • Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb.nin bütünü

    Mahkemenin hangi süre içinde başlaması gerektiğine dair bir kayıt da yoktu mevzuatta. - Çetin Altan

[eskimiş] [ticaret]
  • Sandık, çuval, teneke gibi içine ticaret malı konulan koyacaklar

TEFERRUATLI


[sıfat]
  • Ayrıntılı