İçinde Tutma Bulunan Kelimeler



İçinde TUTMA olan 8 kelime bulunuyor. İçerisinde TUTMA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tutma kelimesinin anlamı nedir? Tutma ile başlayan kelimeler. Tutma ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

YANTUTMAZLIK20

9 Harfli Kelimeler

ÇULTUTMAZ18, YANTUTMAZ16

8 Harfli Kelimeler

TUTMALIK11

7 Harfli Kelimeler

AKTUTMA9

6 Harfli Kelimeler

TUTMAÇ11, TUTMAK8

5 Harfli Kelimeler

TUTMA7


TUTMA


[isim]
  • Tutmak işi

    Daha çatal ve bıçağı tutmasına eli yatmamıştı, ikide bir düşürürdü. - Refik Halit Karay

[spor]
  • Bazı takım oyunlarında ayakla veya vücutla karşı takım oyuncusunun hareketine engel olma, markaj

Birleşik Kelimeler: aktutma, deniz tutması, taşıt tutması


TUTMAK


[-i]
  • Elde bulundurmak, ele almak

    Kucağında kundaklı bir çocuk tutuyordu. - Ömer Seyfettin

[halk ağzında]
  • Uğramak

    Vapur İzmir'i tutmayacakmış.

[-e] [-i]
  • Hedef olarak almak

    Taşa tutmak.

[-e] [-i]
  • Alacağa veya vereceğe saymak

    On bin lirayı borcunuza tuttum.

[-e] [-i]
  • Yaklaştırmak

    Biraz toz olsa mendilini burnuna tutar. - Abdülhak Şinasi Hisar

[nesnesiz]
  • Beklenen sonucu vermek

    Toprağa atılan her tohum bir ümittir. Tohum ya tutar ya tutmaz. Ya yeşerir ya yeşermez. - Şevket Rado

[nesnesiz]
  • İş görebilmek

    Eli ayağı tutsun, açlıktan ölmesin, yeterdi ona. - Tarık Buğra

[nesnesiz]
  • Sürmek, zaman almak

    Bu iş iki saat tuttu.

[nesnesiz]
  • Yapışarak veya sokularak çıkmaz olmak

    Boya tutmadı. Çivi iyi tuttu.

[spor]
  • Takım oyunlarında karşı takımdaki bir oyuncuyu yakından izlemek, markaja almak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tut kelin perçeminden
  • tut ki
  • tuttuğu altın olsun
  • tuttuğu dal elinde kalmak
  • tuttuğunu koparmak

Birleşik Kelimeler: tutçek, vurtut, çultutmaz, yantutmaz


AKTUTMA


[isim] [tıp]
  • Albümin işeme

TUTMALIK


[isim]
  • Tutmaya yarayan nesne
[spor]
  • Krampon

TUTMAÇ


[isim] [halk ağzında]
  • Dört köşe kesilmiş küçük hamur parçalarından yapılan yoğurtlu çorba

YANTUTMAZ


[sıfat]
  • Tarafsız, yandaş olmayan

ÇULTUTMAZ


[sıfat] [mecaz]
  • Giysi ve mal değeri bilmeyen, derbeder, serseri, avare (kimse)

YANTUTMAZLIK


[isim]
  • Tarafsız olma durumu

    Hatta romancının yantutmazlığından yana da değildi. - Haldun Taner