İçinde Sıva Bulunan Kelimeler



İçinde SIVA olan 24 kelime bulunuyor. İçerisinde SIVA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sıva kelimesinin anlamı nedir? Sıva ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

MARSIVANEŞEĞİ32

11 Harfli Kelimeler

SIVAŞTIRMAK24, SIVAZLATMAK23, SIVAZLANMAK23

10 Harfli Kelimeler

SIVAŞTIRMA23, SIVAZLATMA22, SIVAZLANMA22, SIVAZLAMAK22

9 Harfli Kelimeler

SIVACILIK22, SIVAZLAMA21, SIVALAMAK18

8 Harfli Kelimeler

SIVAŞMAK20, MARSIVAN17, SIVALAMA17, SIVANMAK17, SIVATMAK17

7 Harfli Kelimeler

SIVAŞMA19, SIVAMAK16, SIVANMA16, SIVATMA16

6 Harfli Kelimeler

SIVACI18, SIVAMA15, SIVALI15

4 Harfli Kelimeler

SIVA12


SIVA


[isim]
  • Herhangi bir yapıdaki yüzeyleri düzgünleştirmek için kullanılan, yarı akışkan, kum, kireç, çimento karışımı veya toprak harç

    Onu sıvası dökük, iki göz evinde kınalı saçlı, çipil oğlancığını severken görmeli. - Nezihe Meriç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sıva vurmak

Birleşik Kelimeler: ince sıva, kaba sıva


SIVAMA


[isim]
  • Sıvamak işi
[sıfat]
  • Sıvanır gibi üstüne kaplanmış, örtülmüş veya çok sık takılmış

    Sıvama pırlanta bir taç.

[zarf]
  • Zemini hemen hiç görülmeyecek kadar kaplanmış, örtülmüş veya takılmış olarak
[zarf]
  • Silme

    Bardağı sıvama doldurdu.


SIVALI


[sıfat]
  • Sıva vurulmuş, sıva sürülmüş

    Sıvalı duvar.

[sıfat]
  • Sıvanmış, kıvrılmış (giysi kolu)

    Eli yüzü karalı, elleri dirseklerine kadar sıvalı mürettipler harıl harıl çalışırlarken arada bana bakıyorlardı. - Orhan Kemal


SIVAMAK


[-i]
  • Sıva ile kaplamak, sıva vurmak

    Kırlangıç yapar yuvayı / Çamur sıvayı sıvayı - Anonim şiir

[-e] [-i]
  • Harcı bir yere vurmak

    Çimentoyu duvara sıvamak.

[mecaz]
  • Bulaştırmak

    Yüzünün bütün derisini kulaklarının arkasına kadar bir krem tabakasıyla sıvadı. - Peyami Safa

[mecaz]
  • Okşamak, sıvazlamak

    Zehra Hanım Tevfik'in ebesiydi ve onu çok severdi. Arkasını sıvardı, teselli verdi. - Halide Edip Adıvar

[argo]
  • Küfretmek
[-i]
  • Kolu, paçayı yukarı çekip toplamak veya kıvırmak

    Sait elini kolunu sıvayıp ıstakozu çıtır çıtır kırmıştır. - Salâh Birsel


SIVANMA


[isim]
  • Sıvanmak işi

SIVATMA


[isim]
  • Sıvatmak işi

MARSIVAN (Kelime Kökeni: Farsça mārzbān)


[isim] [tarih]
  • Sınırdaki koruma görevlisi

SIVALAMA


[isim]
  • Sıvalamak işi

SIVANMAK


[nesnesiz]
  • Sıvama (I) işi yapılmak

    Harç duvara sıvandı. Çocuğun elleri mürekkeple sıvandı.

[nesnesiz]
  • Bir işe girişmek

    Hepsi bit, sirke içinde; sıvandım, hepsini temizledim. - Halide Edip Adıvar


SIVATMAK


[-e] [-i]
  • Sıvama işini yaptırmak

SIVALAMAK


[-i]
  • Sıva vurmak, sıvamak

SIVACI


[isim]
  • Duvarları sıvayan kimse

Birleşik Kelimeler: sıvacı kuşu


SIVAŞMA


[isim]
  • Sıvaşmak durumu

SIVAŞMAK


[-e]
  • Bulaşmak, üstüne sürülmek
[nesnesiz]
  • Sıvık veya sıvışık bir duruma gelmek

SIVAZLAMA


[isim]
  • Sıvazlamak işi