İçinde Ses Bulunan Kelimeler



İçinde SES olan 56 kelime bulunuyor. İçerisinde SES geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ses kelimesinin anlamı nedir? Ses ile başlayan kelimeler. Ses ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

MÜESSESELEŞMEK24

13 Harfli Kelimeler

MÜESSESELEŞME23, AKSESUARCILIK21

12 Harfli Kelimeler

SESSİZLEŞMEK22, SESLENDİRİCİ19, SESLENDİRMEK17

11 Harfli Kelimeler

SESSİZLEŞME21, SESLENDİRİŞ18, KİMSESİZLİK17, SESLENDİRME16

10 Harfli Kelimeler

AKSESUARCI17, PRENSESLİK16

9 Harfli Kelimeler

HADİSESİZ20, PRESESYON18, ELBİSESİZ16, SESSİZLİK15, SESTEŞLİK14, SESLETMEK12, SESLENMEK12

8 Harfli Kelimeler

CÜSSESİZ19, HİSSESİZ18, SESSİZCE17, ASESBAŞI16, OBSESYON16, SESYAZAR15, KİMSESİZ14, KORSESİZ14, MÜESSESE14, SESYAYAR14, RESESYON13, SESLENİŞ13, SESLİKÇİ13, AKSESUAR11, SESLEMEK11, SESLETİM11, SESLETME11, SESLENME11, SESLİLİK10

7 Harfli Kelimeler

OBSESİF18, RESESİF15, MÜESSES13, PRENSES13, KESESİZ12, SESELİM10, SESLEME10

6 Harfli Kelimeler

PROSES13, SESSİZ12, SESÇİL11, SESTEŞ11, SESLEM9, ENSEST8, SESLİK8

5 Harfli Kelimeler

SESÇİ10, SES7

4 Harfli Kelimeler

ASES6

3 Harfli Kelimeler

SES5


SES


[isim]
  • Kulağın duyabildiği titreşim, seda, ün

    Şafağa doğru otomobil sesi duyuldu. - Falih Rıfkı Atay

[dil bilimi]
  • Akciğerlerden gelen havanın ses yolunda oluşturduğu titreşim

    Mustafa sesimdeki alaycı tınıdan kuşkulandı. - Ahmet Ümit

[mecaz]
  • Duygu ve düşünce

    Gençliğin sesini duyuran başka bir dergide ... - Yusuf Ziya Ortaç

[mecaz]
  • Herhangi bir davranış, tutum karşısında uyanan ruhsal tepki

    Vicdanın sesi. Aklın sesi.

[müzik]
  • Aralarında uyum bulunan titreşimler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ses çıkarmamak (veya etmemek)
  • ses çıkmamak
  • ses etmek
  • ses getirmek
  • sesi ayyuka çıkmak
  • sesi çıkmamak (veya kesilmek)
  • sesini çıkarmamak
  • sesini kesmek
  • sesini kısmak
  • sesini yükseltmek
  • ses kesilmek
  • ses vermek

Birleşik Kelimeler: ses aleti, ses aygıtı, ses bilgisi, ses bilimi, ses birimi, ses dalgaları, ses değişmesi, ses duvarı, ses düşmesi, ses kakışması, ses kuşağı, ses organları, ses perdesi, ses seda, ses soluk, ses telleri, ses türemesi, ses uyumsuzluğu, ses uyumu, sesyayar, sesyazar, ses yitimi, ses yolu, ses yönetmeni, ses yoğunluğu, alçak ses, çatal ses, çatlak ses, dış ses, iç ses, ince ses, kalın ses, ön ses, pes ses, radyofonik ses, son ses, tiz ses, yanık ses, yüksek ses, çevir sesi, göğüs sesi, kafa sesi, mağara sesi


ASES (Kelime Kökeni: Arapça ʿases)


[isim] [tarih]
  • Osmanlı Devleti'nde Yeniçeri Ocağının kaldırılmasından önceki güvenlik görevlisi
[eskimiş]
  • Gece bekçisi

Birleşik Kelimeler: asesbaşı


SESLİ


[sıfat]
  • Sesi olan, ses çıkaran

    Her mahallede hatta satıcılar arasında şöhret kazanmış olan güzel sesliler bulunurdu. - Abdülhak Şinasi Hisar

[zarf]
  • Ses çıkararak
[isim] [dil bilgisi]
  • Ünlü

Birleşik Kelimeler: sesli duyuru, sesli film, sesli harf, sesli okuma, sesli taş, sesli uyumu, büyük sesli uyumu, çok sesli, eş sesli, kalın sesli, küçük sesli uyumu, pes sesli, tek sesli, tiz sesli, uzun sesli, yakın sesli, yanık sesli, zayıf sesli


ENSEST (Kelime Kökeni: Fransızca inceste)


[isim] [toplum bilimi]
  • Aile içi yasak ilişki

SESLİK


[isim]
  • Her tür sesli belgenin saklandığı yer

SESLEM


[isim] [dil bilgisi]
  • Hece

SESLİLİK


[isim]
  • Sesli olma durumu

Birleşik Kelimeler: çok seslilik, eş seslilik, kalın seslilik, pes seslilik, tek seslilik, tiz seslilik


SESLEME


[isim]
  • Seslemek işi

SESÇİ


[isim]
  • Radyoda, televizyonda ses kaydı yapan ve yayın sırasında ses düzenini ayarlayan teknik görevli

AKSESUAR (Kelime Kökeni: Fransızca accessoire)


[isim]
  • Bir aletin, bir makinenin işlevine katılmayan ancak kendine özgü ayrı bir yararı bulunan alet, araç veya nesne
[tiyatro]
  • Konunun gerektirdiği ölçüde kullanılan, bir sahne içinde yer alan veya oyuncunun dekor gereği kullandığı çeşitli eşya

SESLEMEK


[-i] [halk ağzında]
  • Dinlemek, kulak vermek

SESLETİM


[isim] [dil bilimi]
  • Söyleyiş

SESLETME


[isim]
  • Sesletmek işi

SESLENME


[isim]
  • Seslenmek işi

SESÇİL


[sıfat]
  • Sesleri bütün özellikleri ve ayrıntılarıyla gösteren, fonetik

Birleşik Kelimeler: sesçil alfabe, sesçil yazım