İçinde Sar Bulunan 6 Harfli Kelimeler



İçerisinde SAR olan 6 harfli 35 kelime bulunuyor. İçinde SAR olan 6 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sar ile başlayan 6 harfli kelimeler. sar ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

SARHOŞ15, SARRAF13, SARICI12, SARGIN12, SARSIŞ12, SARPIN12, SARICA11, SARKIŞ11, SARNIÇ11, SARKAÇ10, SARDUN10, SARSIM10, BASARİ9, SİMSAR9, SARILI9, SARBAN9, SARKOM9, SARSMA9, SARSIK9, MASARA8, SARKIL8, SARKIK8, SARALI8, SANSAR8, SARKIT8, SARKMA8, SARSAK8, SARMAN8, SARMAL8, SARMAK8, TASARI8, ESARET7, KASARA7, NİKSAR7, SARAKA7


ESARET (Kelime Kökeni: Arapça esāret)


[isim]
  • Kölelik, tutsaklık, esirlik

    Esaretimin geri kalan müddetini bu ümitle geçirmeye başladım. - Ahmet Midhat

[mecaz]
  • Hâkimiyet altında bulunma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esarette kalmak


KASARA (Kelime Kökeni: İtalyanca cassero)


[isim] [denizcilik]
  • Geminin baş ve kıç tarafında, asıl güverteden yüksek olan kısa güverte

    Baş kasarası, kıç kasarası.


NİKSAR


[isim]
  • Tokat iline bağlı ilçelerden biri

SARAKA


[isim] [argo]
  • Alay, istihza

Ata Sözleri ve Deyimler

  • saraka etmek
  • sarakaya almak


MASARA (Kelime Kökeni: Arapça maʿṣara)


[isim] [eskimiş]
  • Küçük, dar yer veya hücre

    Adına masara denen ayakyolu gibi taş bir hücreye yatırmışlar. - Reşat Nuri Güntekin


SARKIL


[sıfat] [fizik]
  • Sarkaçla ilgili, hareketi sarkaç hareketine benzeyen

SARKIK


[sıfat]
  • Aşağı doğru uzanmış veya uzanmış, sarkmış, sölpük, salpa, gevşek

    İri yarı, bıyıkları sarkık bir ozan elini dostça omzuna attı. - Çetin Altan


SARALI


[sıfat]
  • Sara hastalığı olan (kimse)

    Çocuklar beni görünce saldırırlardı: Sıska, deli, saralı sıska ... diye. - Sait Faik Abasıyanık


SANSAR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Postları değerli türlü etçil hayvanların ortak adı (Martes martes)

    Ağaç sansarı. Kaya sansarı.

Birleşik Kelimeler: alacasansar, ağaç sansarı, kaya sansarı


SARKIT


[isim] [mineraloji]
  • Mağaraların tavanında aşağıya doğru oluşan, genellikle koni biçiminde kalker birikintisi, damla taş, stalaktit

SARKMA


[isim]
  • Sarkmak işi

SARSAK


[sıfat]
  • Yaşlılık, hastalık vb. sebeplerle güçsüz kalarak vücudu titrer gibi sarsılan (kimse)

Birleşik Kelimeler: sarsak sursak


SARMAN


[sıfat]
  • Azman, iri
[isim] [hayvan bilimi]
  • Sarı tüylü kedi

SARMAL


[sıfat] [fizik]
  • Dolana dolana oluşmuş, birbirini izleyen, helisel, helezonlu, helezoni
[mecaz]
  • İçinden çıkılmaz (durum)

Birleşik Kelimeler: sarmal metot, sarmal yöntem


SARMAK


[-i]
  • Çevresini çevirmek, çepeçevre dolanmak, çevrelemek
[-e]
  • Sarılıp tırmanmak

    Asma çardağı sardı.

[-e] [-i]
  • Bir şeyi başka bir şeyin içine koyup onunla kaplamak

    Kitabı kâğıda sarmak.

[mecaz]
  • Sözle saldırmak, tedirgin etmek

    Evdekilerin hepsi bana sarıyor.

[mecaz]
  • Hoşuna gitmek, zevkini okşamak

    Bu canlılık, insanı on yıl önce görmüş olduğum muhteşem yazdan daha başka türlü sarıyordu. - Ahmet Hamdi Tanpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sarıp sarmalamak