İçinde Saha Bulunan Kelimeler



İçinde SAHA olan 13 kelime bulunuyor. İçerisinde SAHA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Saha kelimesinin anlamı nedir? Saha ile başlayan kelimeler. Saha ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

9 Harfli Kelimeler

SAHABETÇİ19

8 Harfli Kelimeler

SAHAFLIK20, MUSAHABE17, SAHANLIK14

7 Harfli Kelimeler

FESAHAT18, SAHAVET18, SAHABET14

6 Harfli Kelimeler

SAHACA14, SAHABE13, MESAHA12

5 Harfli Kelimeler

SAHAF16, SAHAN10

4 Harfli Kelimeler

SAHA9


SAHA (Kelime Kökeni: Arapça sāḥa)


[isim] [spor]
  • Alan

    Futbol sahasının kenarında düşmanlarını seyrediyordu. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sahaya çıkmak

Birleşik Kelimeler: saha amiri, saha avantajı, saha komiseri, dış saha, halı saha, iç saha, orta saha, yabancı saha, yarı saha, yeşil saha, ceza sahası, hava sahası, oyun sahası, penaltı sahası, tenis sahası, tensil sahası


SAHAN (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥn)


[isim]
  • Derinliği az olan kap

    Büyük bir bakır sahan içinde tarhana çorbası vardı. - Necati Cumalı


MESAHA (Kelime Kökeni: Arapça misāḥa)


[isim] [eskimiş]
  • Yüz ölçümü

SAHABE (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥābe)


[isim] [din bilgisi]
  • Hz. Muhammed'i görmüş ve onun sohbetinde bulunmuş Müslümanlar, ashap
[eskimiş]
  • Sahipler, sahip çıkanlar

SAHANLIK


[isim]
  • Yapılarda ve bazı taşıtlarda kapı önünde, merdiven başlarında veya dönülen bölümünde bulunan geniş yer

    Üç hademe, ebe, hasta bakıcı merdivenin orta sahanlığında sıkışmışlar, sedyeyi çevirmeye çalışıyorlar. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]
  • Sahanın aldığı miktarda olan

    İki sahanlık yemek.

Birleşik Kelimeler: sahanlık buzulu, kıta sahanlığı, merdiven sahanlığı


SAHABET (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥābet)


[isim] [eskimiş]
  • Koruma, kayırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sahabet etmek


SAHACA


[isim]
  • Yakutça

SAHAF (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥḥāf)


[isim]
  • Genellikle kullanılmış ve eski kitap alıp satan kitapçı

MUSAHABE (Kelime Kökeni: Arapça muṣāḥabe)


[isim] [eskimiş]
  • Konuşma, görüşme, söyleşi

    Musahabe bu vadiye dökülünce tekrar karışmak ihtiyacını duydum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


FESAHAT (Kelime Kökeni: Arapça feṣāḥat)


[isim] [edebiyat]
  • Kurallı, etkileyici, heyecan verici, inandırıcı, sanatlı söz söyleme

    Edebî lisanı o zamanki fesahatine ve tabiatına göre güzelleştirdiler. - Yahya Kemal Beyatlı


SAHAVET (Kelime Kökeni: Arapça seḫāvet)


[isim] [eskimiş]
  • El açıklığı, seleklik, cömertlik

SAHABETÇİ


[isim]
  • Koruyucu, kayırıcı kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sahabetçi çıkmak


SAHAFLIK


[isim]
  • Sahaf olma durumu