İçinde Oş Bulunan 8 Harfli Kelimeler



İçerisinde OŞ olan 8 harfli 35 kelime bulunuyor. İçinde olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "oş ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

BBOĞAZ27, MEYVEH25, HAFLIK23, GALSUZ21, CKUSUZ21, FOTİMİ20, GODLUK20, HLAŞMA20, HLANIŞ20, MAZİZM20, SARHÇA20, CKUNCA19, BALTIŞ18, BLAŞMA18, KULSUZ18, TAHTAB18, BİYİMİ17, BALTAÇ17, BNAKÇA17, HLANMA17, HKURAN17, KUŞMAK17, MAZİST17, CTURMA17, BALTIM16, LLAŞMA16, BALMAK15, BALTMA15, BANMAK15, BATMAK15, BLAMAK15, KTURMA14, KULMAK14, KUTLUK14, KARTAL12


KARTALOŞ


[sıfat] [argo]
  • Kartlaşmış, yaşı geçkin, kartaloz

KOŞTURMA


[isim]
  • Koşturmak işi

    Bu seferler, bu at koşturmalar beyhude değil. - Ahmet Kabaklı


KOŞULMAK


[nesnesiz]
  • Koşmak (II) işi yapılmak

    Manda ve öküz koşulmuş yük arabalarının seyrekleşmesini beklemek lazımdı. - Refik Halit Karay

[-e]
  • Bir yere sürülmek, gönderilmek

KOŞUTLUK


[isim] [matematik]
  • İki çizginin koşut olması, paralellik
[mecaz]
  • Olay, düşünce vb. arasında benzerlik bulunması durumu

BOŞALMAK


[nesnesiz]
  • Boş duruma gelmek, içinde bir şey kalmamak, inhilal etmek

    Sınıf tamamen boşaldığında çıtı pıtı kadınla öğretmenin de onlarla birlikte gitmiş olduklarını fark etti. - Elif Şafak

[mecaz]
  • Derdini, sıkıntısını birine anlatarak ferahlamak, deşarj olmak

    Derdimle öyle dolmuş ki boşalmadan evine gidemeyecek. - Yusuf Ziya Ortaç


BOŞALTMA


[isim]
  • Boşaltmak işi

    Bir yandan hizmetçiler yemek sofrasını sökerek büyük bir salonu boşaltmaya çalışıyorlardı. - Hüseyin Cahit Yalçın

Birleşik Kelimeler: boşaltma havzası, hava boşaltma makinesi


BOŞANMAK


[-den]
  • Karı ve koca mahkeme kararı ile birbirinden ayrılmak

    Ne oldu da kocasından boşandı, sen anladın mı? - Memduh Şevket Esendal

[nesnesiz]
  • Bol bol akmak

    Bir zamandır kendimi tutamıyorum, gözyaşlarım birden boşanıyor. - Ercüment Ekrem Talu

[nesnesiz]
  • Baskı altında gergin duran bir şey, birden ve hızla kurtulmak

    Vecihe, fazla kurulmuş bir zemberek şiddetiyle boşandı. - Reşat Nuri Güntekin

[nesnesiz]
  • Kapalı bir yerde bulunan insanlar birden dışarı çıkmak

    Yoksa tımarhane mi boşanmıştı? - Ömer Seyfettin

[nesnesiz] [mecaz]
  • Dertlerini, yakınmalarını anlatmak
[halk ağzında]
  • Sıyrılmak, kurtulmak

    Sabırsız ellerle acele acele üst başından boşandı ve çıplak olarak denize atladı. - Halikarnas Balıkçısı


BOŞATMAK


[-den]
  • Boşama işini yaptırmak

    Bir banka memurundan boşattığı kızını bana yamamayı kafasına koymuştur. - Reşat Nuri Güntekin


BOŞLAMAK


[-i]
  • Bırakmak

BOŞALTIM


[isim]
  • Boşaltma işi
[biyoloji]
  • Sindirimden sonra bağırsaklarda kalan posanın, idrar torbasındaki idrarın ve ter, tükürük, sümük vb. salgıların vücuttan dışarı atılması, ifrağ

Birleşik Kelimeler: boşaltım organı


LOŞLAŞMA


[isim]
  • Loşlaşmak işi

BİYOŞİMİ (Kelime Kökeni: Fransızca biochimie)


[isim]
  • Organ dokularındaki kimyasal olayları inceleyen kimya kolu

BOŞALTAÇ


[isim] [fizik]
  • Bir kabın içindeki havayı boşaltmaya yarayan araç, hava boşaltma makinesi, boşluk tulumbası

BOŞNAKÇA


[isim]
  • Çoğunlukla Bosna-Hersek Cumhuriyeti'nde yaşayan Bosna Müslümanlarının kullandığı dil
[sıfat]
  • Bu dille yazılmış olan

HOŞLANMA


[isim]
  • Hoşlanmak işi

    Paraca cömert davranması yeterdi, kadınların hoşlanması için. - Necati Cumalı