İçinde Osl Bulunan Kelimeler



İçinde OSL olan 24 kelime bulunuyor. İçerisinde OSL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

14 Harfli Kelimeler

BAŞPİSKOPOSLUK32, BAŞKONSOLOSLUK25

12 Harfli Kelimeler

YUGOSLAVYALI30, BODOSLAMADAN22

11 Harfli Kelimeler

PİSKOPOSLUK24, KONSOLOSLUK17

10 Harfli Kelimeler

ÇEKOSLOVAK22, BODOSLAMAK18, LODOSLAMAK16

9 Harfli Kelimeler

FOSLATMAK18, BODOSLAMA17, LODOSLAMA15, TOSLAŞMAK15

8 Harfli Kelimeler

YUGOSLAV23, FOSLAMAK17, FOSLATMA17, LODOSLUK14, TOSLAŞMA14, TOSLAMAK11

7 Harfli Kelimeler

FOSLAMA16, LODOSLU13, TOSLAMA10

6 Harfli Kelimeler

SOSLUK10

4 Harfli Kelimeler

OSLO7


TOSLAMA


[isim]
  • Toslamak işi

SOSLUK


[isim]
  • Sos konulmak için kullanılan kap

TOSLAMAK


[-i]
  • Tos vurmak

    Koç çocuğu tosladı.

[-e]
  • Taşıt ön kısmını bir yere veya bir başka taşıta hafifçe çarpmak
[-e]
  • Önündeki cismi görmeyerek hızla ona çarpmak
[-e] [argo]
  • Para vermek

    Beyoğlu'na çıkmadan rejisör ona bir elli kâğıt tosladı. - Attila İlhan

[-e] [argo]
  • Birine rastlamak, rastgelmek
[mecaz]
  • Takılmak

    Böyle bir ortamda ana caddenin yapımına hız veren belediye yetkilileri, meseleyi kapanmış addedip hiçbir engele toslamadan rahatlıkla geçirebilirdiler yolu. - Elif Şafak


LODOSLU


[sıfat]
  • Lodosu olan, lodosa sahip veya lodosa maruz kalan

    Lodoslu deniz aşağıdaki kıyıyı dövdükçe koca bina derinden derine yalpalardı. - Cahit Uçuk


LODOSLUK


[isim]
  • Lodosun estiği yön, güney

TOSLAŞMA


[isim]
  • Toslaşmak işi

LODOSLAMA


[isim]
  • Lodoslamak işi

TOSLAŞMAK


[nesnesiz] [-le]
  • Birbirine tos vurmak

LODOSLAMAK


[nesnesiz]
  • Lodos esmeye başlamak

FOSLAMA


[isim]
  • Foslamak işi

KONSOLOSLUK


[isim]
  • Konsolos olma durumu

Birleşik Kelimeler: başkonsolosluk


BODOSLAMA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Gemi omurgasının baş tarafından yukarıya uzanan ağaç veya demir direklerden her biri

    Bir motorun beyaz bodoslaması karanlığı yırtıyor. - Zeyyat Selimoğlu

Birleşik Kelimeler: bodoslama çemberi, bodoslama pervanesi, baş bodoslaması

[isim]
  • Bodoslamak işi
[zarf]
  • (bodo'slama) Pervasızca

FOSLAMAK


[nesnesiz] [argo]
  • Fos çıkmak

    Bir düşündüm, bizim eskicilik fosladı. - Orhan Kemal


FOSLATMA


[isim]
  • Foslatmak işi

BODOSLAMAK


[-i] [argo]
  • İleri sürmek, dayatmak

    Elçiler durur mu, onlar da boyuna kendi devletlerinin isteklerini bodoslamaktadırlar. - Salâh Birsel