İçinde Lok Bulunan Kelimeler



İçinde LOK olan 40 kelime bulunuyor. İçerisinde LOK geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Lok kelimesinin anlamı nedir? Lok ile başlayan kelimeler. Lok ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

LOKOMOTİFSİZ26, LOKALİZASYON20, LOKANTACILIK18

11 Harfli Kelimeler

LOKOMOTİFLİ21

10 Harfli Kelimeler

BLOKSUZLUK19, STAFİLOKOK19, BLOKLAŞMAK17, LOKMACILIK17, KİLOKALORİ12

9 Harfli Kelimeler

LOKOMOTİF19, FİLOKSERA17, KUŞLOKUMU17, BLOKLAŞMA16, VANTRİLOK16, LOKOMOBİL15, LOKANTACI14, LATİLOKUM12, LOKANTALI11

8 Harfli Kelimeler

KOLOKYUM14, LOKMACIK14, MONOBLOK14, LOKALİZE12

7 Harfli Kelimeler

BLOKSUZ15, OVERLOK15, LOKATİF14, GLOKONİ13, LOKMACI13, BLOKNOT11, LOKANTA8

6 Harfli Kelimeler

BLOKAJ18, GLOKOM13, LOKAVT13, BLOKLU10

5 Harfli Kelimeler

BLOKE8, LOKUM8, LOKMA7, LOKAL6

4 Harfli Kelimeler

FLOK11, BLOK7

3 Harfli Kelimeler

LOK4


LOK (Kelime Kökeni: İngilizce lock)


[isim] [denizcilik]
  • Gemileri, farklı iki su düzeyinin birinden öbürüne aşırmak için yapılmış ara havuz

LOKAL (Kelime Kökeni: Fransızca local)


[isim]
  • Müzikli eğlencelerin yapıldığı yer

    Onlarla beraber Beyoğlu lokanta ve gece lokallerine büsbütün başka bir üslup geldi. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]
  • Yöresel
[sıfat] [tıp]
  • Yerel

    Lokal anestezi.


LOKMA (Kelime Kökeni: Arapça luḳme)


[isim]
  • Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum

    Öbür yemeklerden bile ağzına bir lokma koyamadı. - Ömer Seyfettin

[teknik]
  • Türlü kalınlıktaki cıvataları, boşluğuna geçirip sökmeye veya sıkıştırmaya yarayan metalden alet
[mecaz]
  • Genellikle haksız olarak ele geçirilen mal veya para

    Bu lokma sizin için çok büyüktür, boğazınızdan geçmez; yutamayacaksınız ve boğulacaksınız. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lokma (veya lokması) ağzında büyümek
  • lokma çiğnenmeden yutulmaz
  • lokma dökmek
  • lokma etmek
  • lokma karın doyurmaz, şefkat artırır
  • lokmasını dökmek
  • lokmasını saymak

Birleşik Kelimeler: lokma anahtar, lokma başlığı, lokma göz, lokma tatlısı, bir lokma, haram lokma, et lokması, kibar lokması, saray lokması


BLOK (Kelime Kökeni: Fransızca bloc)


[isim]
  • Kocaman ve ağır kitle
[sıfat]
  • Birden çok bölümü bir araya getirilmiş olan, bir bütün oluşturan

    Blok ders.

[mimarlık]
  • Yapı adası

    Yıkıntıların ortasında blok hâlinde yükselen yeni apartmanlara uzun uzun baktı. - Haldun Taner

[spor]
  • Voleybolda, file üstünde karşı oyuncunun topu sert vururken önünde iki veya üç kişinin elleri ile oluşturdukları perde

Ata Sözleri ve Deyimler

  • blok yapmak

Birleşik Kelimeler: blok flüt, blok inşaat, bloknot, Batı Bloku, Doğu Bloku


LOKANTA (Kelime Kökeni: İtalyanca locanda)


[isim]
  • Yemek pişirilip satılan yer, aşevi, restoran

    Galata lokantalarının yemekleri üzerine tetkikler yapmaya başlamış. - Ahmet Rasim

[halk ağzında]
  • Aşçı

BLOKE (Kelime Kökeni: Fransızca bloqué)


[sıfat]
  • Kullanılması önlenmiş, el konulmuş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bloke etmek

Birleşik Kelimeler: bloke çek, bloke para


LOKUM (Kelime Kökeni: Arapça rāḥat + ḥulḳūm)


[isim]
  • Şekerli nişasta eriyiğini pişirip hafif ağdalaştırarak yapılan, küçük küp veya dikdörtgen biçiminde kesilen şekerleme, kesme, latilokum

    Üsküdar'a gider iken bir mendil buldum / Mendilimin içine lokum doldurdum - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lokum gibi

Birleşik Kelimeler: latilokum, dinamit lokumu, kuşlokumu


BLOKLU


[sıfat]
  • Blokları olan, bloklardan oluşan

LOKANTALI


[sıfat]
  • Lokantası olan

    Yemekten sonra lokantalı vagondan birer de kahve getirttiler. - Memduh Şevket Esendal


BLOKNOT (Kelime Kökeni: Fransızca bloc-notes)


[isim]
  • Yaprakları kolayca çıkartılabilecek bir biçimde yapılmış not defteri

    Bloknot sağda, takvim her zaman önünde. - Yusuf Ziya Ortaç


FLOK (Kelime Kökeni: İtalyanca floco)


[isim] [denizcilik]
  • Geminin cıvadrasına çekilen üçgen yelken

KİLOKALORİ (Kelime Kökeni: Fransızca kilocalorie)


[isim] [fizik]
  • Büyük kalori

LATİLOKUM


[isim] [eskimiş]
  • rāḥat + ḥulḳūm

LOKALİZE (Kelime Kökeni: Fransızca localisé)


[isim]
  • `Yerini ve niteliğini belirlemek, sınırlamak` anlamındaki lokalize etmek, `yeri ve niteliği belirlenmek, sınırlanmak` anlamındaki lokalize olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz

GLOKONİ (Kelime Kökeni: Fransızca glauconie)


[isim] [jeoloji]
  • Koyu yeşil renkli, hidratlı doğal demir ve potasyum silikat