İçinde Ku Bulunan 5 Harfli Kelimeler



İçerisinde KU olan 5 harfli 103 kelime bulunuyor. İçinde KU olan 5 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ku ile başlayan 5 harfli kelimeler. ku ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

KUVÖZ21, VUKUF19, KUVVE18, FOKUS14, KUŞÇU13, VAKUM13, COŞKU13, DOKUZ12, KUVER12, KUPÜR12, KULÜP12, KUDUZ12, VAKUR12, YOKUŞ12, HUKUK11, KUTUP11, KUZEY11, KURGU11, KUPON11, KUMCU11, KUMUÇ11, KUPES11, KUDÜM11, SOKUŞ11, ÇUKUR10, KOKUŞ10, KUŞKU10, KUYUM10, KURUŞ10, KUPLE10, KUMAŞ10, KUBBE10, TOKUZ10, KUN10, KUN10, KUR10, YOKUM10, AKKUŞ9, KUYTU9, KUZEN9, KUZİN9, KUŞET9, KUŞAK9, KURCA9, KUMSU9, KUBUR9, KUCAK9, KUDAS9, KULAÇ9, MUKUS9, SOKUM9, KUT9, KUN9, SUSKU9, SUOKU9, ŞAKUL9, KURUM8, KURYA8, KURYE8, KUSMA8, KUSUR8, KUMLU8, KUMUK8, KUMUL8, KUNDA8, KUMRU8, KUBAT8, LOKUM8, MAKUS8, KUL8, OKUMA8, OKUME8, SOKUR8, SUKUT8, USKUR8, YEKUN8, YAKUT8, KORKU7, KUTLU7, KUTNU7, KUTSİ7, KUTUR7, KURAM7, KURMA7, KURON7, KURUL7, KURUT7, KUMAN7, KUMAR7, KUMLA7, KULUN7, KULİS7, MAKUL7, NUKUT7, TUTKU7, KUTAN6, KURAL6, KURNA6, KURAK6, KULLE6, KULAK6, KUKLA6, RAKUN6


KUTAN


[isim] [hayvan bilimi]
  • Saka kuşu

KURAL


[isim]
  • Bir sanata, bir bilime, bir düşünce ve davranış sistemine temel olan, yön veren ilke, nizam

    Dil bilgisi kuralları.

Birleşik Kelimeler: kural dışı, kurala aykırı, üç birlik kuralı, görgü kuralları, yazım kuralları


KURNA (Kelime Kökeni: Arapça ḳurne)


[isim]
  • Hamam ve banyolarda musluk altında bulunan, içinde su biriktirilen, yuvarlak, mermer, taş veya plastik tekne

    Yıkanmak için aralık yerdeki kurnaya müracaat... - Sait Faik Abasıyanık


KURAK


[sıfat]
  • Yağışsız (hava, mevsim, yıl)

    Kurak bir yıl geçiriyoruz.

Birleşik Kelimeler: yarı kurak


KULLE


[isim] [halk ağzında]
  • Büyük bağ evi

    Bağdaki ailelerin bütün çocuklarını kulle dışında bir başka evde toplamışlardı. - Tarık Dursun K.


KULAK


[isim] [anatomi]
  • Başın her iki yanında bulunan işitme organı

    Kulaklarımın uğultusu içinde, söylediği lakırtıların hiçbirini duymuyordum. - Hüseyin Cahit Yalçın

[anatomi]
  • Bu organın, sesleri toplayıp içeriye almaya yarayan dış bölümü

    Elleriyle kulaklarını tıkayıp yatağının yanında tortop oldu. - Halide Edip Adıvar

[müzik]
  • Telli çalgılarda tel germeye yarayan burgu
[coğrafya]
  • Akarsuların ve özellikle göllerin karaya giren ve durgunlaşan yerleri
[mecaz]
  • Seslerin uygunluğunu seçebilme ve değerlendirebilme yeteneği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kulağı (bir şeyde) olmak
  • kulağı (veya kulakları) çınlasın
  • kulağı ağır işitmek
  • kulağı dikilmek
  • kulağı duvar olmak
  • kulağına çalınmak
  • kulağına çarpmak
  • kulağına fısıldamak
  • kulağına gelmek
  • kulağına girmemek
  • kulağına gitmek
  • kulağına inanmamak
  • kulağına kar suyu kaçırmak
  • kulağına kar suyu kaçmak
  • kulağına koymak (veya sokmak)
  • kulağına küpe olmak (veya etmek)
  • kulağına söylemek
  • kulağını açmak
  • kulağını bükmek
  • kulağını çekmek
  • kulağını çınlatmak
  • kulağını doldurmak
  • kulağının üzerine yatmak
  • kulağının zarı patlamak
  • kulağını sağır etmek
  • kulağı okşamak
  • kulağı olmamak
  • kulağı ters taraftan göstermek
  • kulak (veya kulağını) tırmalamak
  • kulak (veya kulaklarını) tıkamak
  • kulak arkası (veya ardı) etmek
  • kulak asmak
  • kulak kabartmak
  • kulak kesilmek
  • kulak kıvırmak
  • kulakları dolmak
  • kulaklarına kadar kızarmak
  • kulaklarını dikmek
  • kulaklarının pasını gidermek
  • kulakları paslanmak
  • kulakları patlatmak
  • kulakları uğuldamak
  • kulak tutmak
  • kulak vermek
  • kulak vermek

Birleşik Kelimeler: kulak altı bezi, kulak çivisi, kulakdavulu, kulak demiri, kulak dolgunluğu, kulak erimi, kulak kepçesi, kulak kulağa, kulak memesi, kulak misafiri, kulak sadakası, kulak tıkacı, kulak tırmalayıcı, kulaktozu, kulak zarı, kulağı delik, kulağı kesik, kulağı kirişte, kulağı tetikte, kulağı tıkalı, dış kulak, ekşikulak, iç kulak, kabakulak, kamışkulak, karakulak, kepçe kulak, orta kulak, yelken kulak, aslankulağı, ayıkulağı, baca kulağı, cankulağı, denizkulağı, deniz kulağı, eşekkulağı, farekulağı, filkulağı, kuzukulağı, müzik kulağı, saban kulağı, sıçankulağı, tavşankulağı, eli kulağında, ağzı kulaklarında

[isim] [eskimiş]
  • Varlıklı Rus köylüsü

KUKLA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Hareketli yerleri iplikle sanatçının parmaklarına bağlanarak veya eldiven gibi bir kesiti kullanarak bir perdenin üzerinden oynatılan, bez, karton vb. hafif nesnelerden yapılmış insan ve hayvan figürleri

    Salıncağın üzerindeki kızlar, iki zarif kukla gibi fıldır fıldır dönüyorlardı. - Osman Cemal Kaygılı

[mecaz]
  • Başkasının etkisinde olan, onun isteklerine göre davranan (kimse)

    Onu da kılıbık bir koca gibi kukla yapar oynatırım. - Etem İzzet Benice

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kukla gibi
  • kukla gibi oynatmak

Birleşik Kelimeler: kukla hükûmet, kukla oyunu, kukla tiyatrosu


RAKUN (Kelime Kökeni: İngilizce racoon)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kuzey Amerika'da, ağaçlarda yaşayan, kafası tilkiye benzeyen, uzun kuyruğu alaca halkalı, boyu yaklaşık 90, kuyruğu 30 santimetre olan kürklü hayvan (Procyon lotor)

KORKU


[isim]
  • Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan kaygı, üzüntü

    Yarı çocuk kalbimde korku, kapıya yaklaştıkça büyüyor. - Yusuf Ziya Ortaç

[ruh bilimi]
  • Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, solunum ve kalp atışı hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korku dağları bekler (veya aşırır)
  • korkudan çıldırmak
  • korku düşmek
  • korkunun ecele faydası yoktur
  • korku saçmak
  • korku salmak
  • korkusundan altına etmek (veya kaçırmak veya yapmak)
  • korku vermek
  • korkuya kapılmak
  • korkuya kesmek

Birleşik Kelimeler: korku damarı, alan korkusu, can korkusu, ışık korkusu, kapalı yer korkusu, konuşma korkusu, meydan korkusu, ölüm korkusu, su korkusu, yenilik korkusu, yükseklik korkusu


KUTLU


[sıfat]
  • Uğurlu

    İşte akşam oldu, bizim artık her yer / Doldur kutlu ellerinle kadehimi - Ahmet Muhip Dranas

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kutlu gün doğuşundan bellidir
  • kutlu olsun


KUTNU (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭnī)


[isim] [halk ağzında]
  • Pamuk veya ipekle karışık pamuktan dokunmuş kalın, ensiz kumaş türü

    Kutnu kumaş dökülmüş, şala kim bakar / Ger Ali'nin kurşunu dağları yakar - Halk türküsü


KUTSİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳudsī)


[sıfat]
  • Kutsal

    Falih Rıfkı, Türk gazeteciliğini bir vatan hizmeti telakki etmiş ve kutsi bir vazife gibi ifa ediyor. - Yahya Kemal Beyatlı


KUTUR (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭr)


[isim] [eskimiş] [matematik]
  • Daire ve kürede çap

Birleşik Kelimeler: nısıf kutur


KURAM


[isim]
  • Uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi

Birleşik Kelimeler: bilgi kuramı, bilim kuramı, değer kuramı


KURMA


[isim]
  • Kurmak işi
[sıfat]
  • Prefabrik

    Kurma ev.

Birleşik Kelimeler: yeniden kurma