İçinde Ke Bulunan 10 Harfli Kelimeler



İçerisinde KE olan 10 harfli 180 kelime bulunuyor. İçinde KE olan 10 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ke ile başlayan 10 harfli kelimeler. ke ile biten 10 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÖFKESİZLİK26, KEVVENAT25, VAKFIKEBİR25, BOĞAZKESEN24, PEKMEZKE24, KEYYİFAT23, ÖFKELENMEK23, ÇÖKERTİLİŞ22, ÇÖKEBİLMEK22, ÇAKIRKEYİF22, KEÇİSEDEFİ22, KERVANBAŞI22, KEŞFEDİLME22, PREFABRİKE22, PALANDÖKEN22, ARKEOLOJİK21, GÜLBEŞEKER21, KEBAPÇILIK21, KEFENLEYİŞ21, KEPÇEBURUN21, KELEPÇESİZ21, BAŞKEMANCI20, ÇÖKERTİLME20, ÇÖKELTİLME20, DEVRİKEBİR20, İŞKENCESİZ20, İŞKEMBESİZ20, KEHRİBARCI20, KEYFEKEDER20, MÜREKKEPÇİ20, KEZLETME20, KEZLENME20, KEZLEMEK20, KEYİFLENME19, KETHÜDALIK19, MÜZAKERECİ19, MÜTTEFİKEN19, PAKETLEYİŞ19, ANKETÖRLÜK18, KEYLEŞME18, FİSKELEMEK18, HAREKETSİZ18, KARGABÜKEN18, KEPÇELEMEK18, POKERCİLİK18, PARAKETACI18, TEHLİKESİZ18, KEBİLMEK17, BANKERZEDE17, ÇEKEMEZLİK17, KENLENME17, KEÇELEŞMEK17, KEÇİLEŞMEK17, KEDİYALADI17, KEFENLEMEK17, KEŞİKLEŞME17, KEPEKÇİLİK17, KELEPÇİLİK17, MÜTEKEBBİR17, MÜREKKEPLİ17, NEZAKETSİZ17, PAKETLENİŞ17, PARKECİLİK17, ŞEKERLEŞME17, BEREKETSİZ16, ÇEŞİTKENAR16, ÇİLEKEŞLİK16, ÇAKIRDİKEN16, ÇEKEBİLMEK16, KENLEŞME16, KEÇİMEMESİ16, KEDİGİLLER16, KEMANCILIK16, KENDİGELEN16, KENDİSİNCE16, KEMOTERAPİ16, MÜŞTEREKEN16, MAHKEMELİK16, MERKEZİYET16, ORKESTRACI16, SİLKELEYİŞ16, ŞEKERCİLİK16, ÜRKEKLEŞME16, BAŞKENTLİK15, KENCİKLİ15, KEBİLMEK15, EDEBİKELAM15, HAREKELEME15, KEÇİSAKALI15, KEDERLENİŞ15, KESATLAŞMA15, KESİMCİLİK15, KESİNLEŞME15, KESİNTİSİZ15, KESTİRMECE15, KEPEKLENME15, KELEPLEMEK15, KEMİKLEŞME15, KEMMELEN15, MÜSTEMLEKE15, MEMLEKETÇİ15, MERKEZLEME15, PAKETLEMEK15, PAKETLENME15, PAKETLETME15, PARKELEMEK15, PARKELETME15, SİRKELEŞME15, ASKERCİLİK14, ERKEKLEŞME14, İSKENDERUN14, İLKELEŞMEK14, İLKELLEŞME14, KEÇELENMEK14, KERATİNSİZ14, KESTANECİK14, KENTLEŞMEK14, KENTTAŞLIK14, LEKESİZLİK14, MÜTEKELLİM14, MAKETÇİLİK14, SİRKECİLİK14, ŞEKERLENME14, ŞEKERLEMEK14, TEKELLEŞME14, TEBERRÜKEN14, ANKETÇİLİK13, BRİKETLEME13, ERKENCİLİK13, İLKELCİLER13, İLKELCİLİK13, KARAKEÇİLİ13, KEDERLENME13, KENARORTAY13, KENETLENİŞ13, KERREREN13, MASKELENME13, MASKELEMEK13, ORKESTRALI13, TEKERLEKÇİ13, TEKELCİLİK13, ÜLKESELLİK13, YELKENLEME13, ARKEOMETRİ12, KESEKLENME12, KESELENMEK12, KESELETMEK12, KESTİRİLME12, KELEBEKLER12, KEMENTLEME12, KEMERLEMEK12, KEMİRİLMEK12, KEMRELEMEK12, MEMLEKETLİ12, SİLKELENME12, SİLKELEMEK12, SİRKELENME12, SİKKELEMEK12, TAKEOMETRE12, TEKESAKALI12, ÜRETKENLİK12, ERKEKLENME11, ERKEKSİLİK11, ETİKETLEME11, KERESTELİK11, KERTİKLEME11, KESİNLİKLE11, KESTANELİK11, KENETLEMEK11, KENETLENME11, LEKELENMEK11, LEKELETMEK11, KELLEMEK11, TENEKELEME11, TEKERLENME11, TEKERLEMEK11, İLETKENLİK10, KERTENKELE10, TRAKELİLER10, TEKERLEKLİ10


İLETKENLİK


[isim]
  • İletken olma durumu

KERTENKELE


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kertenkelelerden, uzun vücutlu, sivri kuyruklu, çevik, böcekçil, küçük sürüngen hayvan (Lacertus)

    Dibinde, kıyılmış kertenkele ve yılan parçaları varmış gibi midesini bulandırmıştı. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: Hint kertenkelesi


TRAKELİLER


[isim] [hayvan bilimi]
  • Eklem bacaklıların, solungaç yerine özel bir soluk borusu taşıyan takımı

TEKERLEKLİ


[sıfat]
  • Tekerleği olan, tekerli

    Tekerlekli iskemlesini hareket ettirerek peşim sıra geliyor. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: tekerlekli kayak, tekerlekli koltuk, tekerlekli sandalye


ERKEKLENME


[isim]
  • Erkeklenmek işi

ERKEKSİLİK


[isim]
  • Erkeksi olma durumu

ETİKETLEME


[isim]
  • Etiketlemek işi

KERESTELİK


[sıfat]
  • Kereste yapılmaya elverişli (ağaç)

KERTİKLEME


[isim]
  • Kertiklemek işi

KESİNLİKLE


[zarf]
  • Kesin bir biçimde, kesin, kesin olarak, kesinkes, yüzde yüz, her hâlde, her hâlükârda, mutlak, mutlaka, katiyen, banko

    Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de kesinlikle o idi. - Tarık Buğra


KESTANELİK


[isim]
  • Kestane ağaçları çok olan yer

    Kestanelikte ağaçlardan düşen yapraklar üstünde koşar, yerlerden kestane toplardık. - Abdülhak Şinasi Hisar


KENETLEMEK


[-i]
  • Kenetle tutturmak veya kenetle birbirine bağlamak
[mecaz]
  • Birbirine geçirerek bağlamak

    Ellerini dizine kenetleyerek başını önüne eğdi, kaldı. - Peyami Safa

[mecaz]
  • Sıkıca birbirinin üzerine kapamak

    Baygınlığım sırasında bütün sözleri işitir, doktorun nabzımı tuttuğunu bilir ama dudaklarımı kenetler, ısırır, köpükler saçardım. - Sait Faik Abasıyanık


KENETLENME


[isim]
  • Kenetlenmek işi

LEKELENMEK


[nesnesiz]
  • Leke oluşmak
[mecaz]
  • Kötü tanınmak

LEKELETMEK


[-i]
  • Lekeli duruma getirmek